Akraba eş ve dostlarını iftara davet edecekler. Her Ramazan ayında olduğu gibi, bu Ramazan da da Belediye’ni iftar çadırı kuruldu. Fakir, öğrenci ve yolda kalmışlara iftar yemekleri ikram ediyor. Bu çadırda yüzlerce  kişi bu iftar açma imkânına kavuşacak. Sıcak bir çorbaya hasret sokaklarda yaşayan aç ve sefiller de bu çadırdan istifade edecek.

“Kim, bu ayda bir oruçluya iftar ettirirse günahları affedilir, cehennem ateşinden kurtulur. İftar ettiren, oruç tutanın mükâfatı kadar sevap alır. Oruç tutanın mükâfatından bir şey eksilmez.” Hz. Peygamber'in bu güzel konuşmasını dinledikten sonra içimizden şöyle diyenler oldu:

“Ey Allah'ın elçisi! Her birimiz, bir oruçluyu iftar ettirecek bir şey bulamayabiliriz. O zaman ne yapalım?”

Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: 

“Yüce Allah, bu sevabı, oruçluyu bir hurma ile iftar ettirene, ona bir yudum su içirene, bir bardak süt ikram edene de verir. Bu ay, evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennemden kurtuluşa vesile olan bir aydır. Kim, bu ayda, elinin altındakilerin (çalıştırdığı işçilerinin) işlerini hafifletirse Yüce Allah, o kimseyi affeder ve onu cehennemden kurtarır.

Kim, oruçlu birine su verirse Yüce Allah da ona benim havuzumdan su verir ve o kimse cennete girinceye kadar bir daha susamaz.”

Müminler işte bu anlayışla hareket edecekler. İftarda ve sahurda tencerelerinde sıcak bir yemek pişirebilmek için ihtiyaç sahiplerine kumanyalar dağıtılıyor ve dağıtmaya devam edecekler.. Bu kumanyalarda bir aylık gıda ihtiyacını karşılayabilecek kadar yiyecek olacak. Fakir aileler bir aylık mutfak ihtiyacının tümünü bu paketlerde bulabilmelidir.

Esnaflar bu ayda sermayelerini hesaplayacak, zekâtını belirleyecek ve ihtiyaç sahiplerine ulaştıracaklar.

Her Müslüman'ın başının zekâtı olan fitre çıkarılacak. Bu sayede bayramlık alamayanlar bayramlık alabilecek.

Yukarıda saydığımız ve sayamadığımız yardımlar sayesinde yakın çevreden başlanarak İslam'ın rahmeti insanların üzerine yağacak. Ülkemizin güney illerinde yaklaşık 3 bin Suriyeli mülteciler de unutulmamalı. bu Ramazan ayında çadırlarda yaşayan mülteciler de unutulmamalıdır. 

Ramazanın rahmetini Müslüman beldelerde yaşayan herkes yaşayacak, görecek ve bu rahmetten istifade edecektir. Mevlamızdan dileğimiz, Özellikle Gazze de terörüist İsrail tarafında Müslüman Filistine yaptığı toplu katliam ve akıttığı Müslüman kanı için; bu kanın akmasına Dünya üzerinde her kim sebep oluyorsa onlara  Ramazan’ın yüzü suyu hürmetine önce ıslah olmaları, bu mümkün görünmediği için, beddua da bulunulmalıdır.

Ramazan rahmet ayı olduğu gibi bereket ayıdır da, çünkü iftarlar, fitreler, sadakalar, zekâtlar ve fitreler verildikçe mallar bereketlenecek. Birken beş olacak. On olacak. Yüz, yedi yüz ve belki daha fazla olacak.

İftar, sahur ve kumanya ihtiyaçlarının karşılandığı esnafların yüzü gülecek. Satışları artacaktır. Ancak bu alışverişler esnaflarda asla bir fırsatçılığa dönüşmemelidir. Nasıl olsa alışveriş oluyor deyip fiyat artışlarına gidilmemeli, tam aksine fiyatlar da merhametten payını almalı ve mümkünse bir nebze aşağı çekilmelidir

Ramazan ayının rahmet ve bereketinden daha iyi istifade edebilmek için, dünya meşguliyetleri azaltılmalıdır. Kur'ân-ı Kerîm çok okunmalı ve bol bol ibâdet edilmelidir. Camilere koşulmalı, teravih namazlarına iştirak edilmeli,vaaz ve sohbetler dinlenmelidir. 

Ramazanın rahmet ve bereketinin tüm İslam âlemini kuşatması temennisi ile Allah'a emanet olun.