Samimi dostlardan sık sık şöyle bir eleştiri alıyordum:
“Sevdiğimiz Ahmed Çıtlakoğlu ağabeyimiz son zamanlarda muhalefetten daha fazla iktidarı eleştiriyor, bunu anlamakta zorlanıyoruz, acaba bunun sebebi ne olabilir” diye soruyorlar.
***
Bugün de bir dosttan böyle bir samimi eleştiri aldım. Buna cevap vermem istenildi.

Dedim: Yanlış mı yazdığımı, hakikati yazmadığımı mı söylüyorlar… 
Dedi: Hayır…

Peki, doğruyu, hakikati yazmayalım mı?.. 
Yanlışın yanlışlığını yazmayalım mı?.. 
Görülen yolsuzlukları, yapılan usulsüz ve haksız uygulamaları alkışlayalım, takdir mi edelim?..

Dedi: Hayır… Ama yine de açıklama yapsanız iyi olur.

***
Bunun gerekçesini daha önceki yazılarımda da yazmıştım, amam tekraren yazalım:
Yazılarımda kullandığım tavsiye babındaki ifadelerim, demek ki bazı kesimler tarafından ya iyi niyetle yanlış anlaşılıyor ya da ön yargıyla bilerek yanlış değerlendiriliyor!..
***
Muhalefet kesimin iktidarı ve haliyle Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan’ı eleştirmeleri; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve AK Pati’yi iktidardan uzaklaştırmak içindir.

Bendenizin eleştirileri ve acizane dikkat çektiğimizi hususlar (muhalefet diliyle örtüşüyor gibi olsa da); Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’nin iktidardan düşmemesi içindir!..

“Atanmış ve seçilmiş siyasetçi ve bürokratların yaptığı usulsüzlükler, ihmalkarlıklar, vurdumduymazlıklar tedbir alınmaz da devam edecek olursa; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve AK Parti’nin iktidardan uzaklaşmasına vesile olacaktır” diye dikkat çekmektir.
***
Evet, doğrudur: 
-    Anlamak istemeyene bir şey anlatamazsınız. 
-    Ön yargılı kişiler değil herhangi bir beşerin yazısını Kur’anı Kerim de okusalar anlamazlar!
***
“Senin iyiliğini isteyen kimse, “yolunda şöyle bir diken var” diyendir. Yolunu kaybedene iyi gidiyorsun demek şiddetli bir zulümdür.” (Şeyh Sâdî Şîrazî)

Vesselam…
Ahmed Çıtlakoğlu
01 Kasım 2020 Pazar / 15 Rebiulevvel 1442