10 Nisan 1845 (12 Rebîu’l-Evvel1261); Türk Polis Teşkilatının doğum günü…

10 Nisan 2019; Türk Polis Teşkilatını 174. Yaş günü…

 

***

Canlılar yaşlanınca, ihtiyarlayınca enerji ve güçlerini kaybederler.

Kuruluşlar ise yaşlanınca edikleri tecrübeleriyle faaliyet güçlerini daha da artırır ve gençleşirler.

 

174. yaş günü kutlayan Polis teşkilatımız da ilerleyen yaşına rağmen alt yapısını modern çağın teknolojisine göre donatmış,  tecrübeli personeliyle donanmış,  motivasyonu yüksek, enerjisi yerinde, diri ve genç bir teşkilat!

 

Dahası Eski Türkiye’nin tepeden bakan, burnundan kıl aldırmayan müdür ve amirlerin yerlerini Yeni Türkiye’de Bakanından Genel Müdürüne, İl müdürlerinden Amirlerine, masa başındaki sivil memurundan arazideki üniformalı polisine kadar topyekûn milletiyle kucaklaşan, kendilerini halktan biri gibi gören, hizmet aşkıyla yanan güzide bir teşkilat.

 

 

 

***

Yeni Türkiye’de eskiye göre çok şeyler değişti. Bu değişime ayak uyduran kuruluşlarımızdan biri de polis teşkilatımızdır.

 

Fazla değil, 15-20 yıl öncesiyle mukayese edildiğinde hem hizmet kalitesinde, hem de vatandaşa yaklaşım  (hitap)  tarzında fevkalade farklılıkları fark etmemek mümkün değildir.

 

Trafik polislerinin (sırf ceza(!) kesmek için) kuytu yerlere gizlenip (pusuya yatıp) kontrol yaptığı dönemler; hamdolsun tarihe karıştı…

Artık radarlı hız kontrollerinde bile “Dikkat! İleride radar kontrolü var, hızınızı önce siz kontrol edin!” ikazı yapılır hale geldi.

 

Yapılan rutin kontrollerin vatandaşa ceza kesmek için değil de emniyeti sağlamak, trafiği rahatlatmak için yapıldığı görmek ayrı bir mutluluk vesilesi.

 

Keza Trafik Polislerinin sürücülere hitaben “emredici ve etraftakileri de rahatsız edici, yüksek sesli” anonslarının yerini; “lütfen…”li nezaket ifadelerinin alması, küçümsenemeyecek derecede büyük bir değişiklik.

***

Ancak kuruluş yıl dönümleri, sade, klasik kutlama mesajlarıyla geçiştirilmemeli;

Bir iç muhasebenin yapılmasına vesile olmalı… 

Güzellikler takdir ve teşvik edilmeli… Eksiklikler, olumsuzluklar, dert ve sıkıntılar gündeme taşınmalı.

 

Mesela; mesaisini masada oturarak değil arazide (halkın arasında) çalışarak geçiren… 

Halkın derdini dert edinen… 

Bir müdür gibi değil bazen dertli bir vatandaş, bazen dert dinleyen bir psikolog gibi, halkın arasında dolaşan, dert dinleyen ve çözüm arayan amir ve müdürler takdir ve tebrik edilmeli…

Bu kutlama günleri aynı zamanda, operasyonlarda ve çalıştığı birimlerde başarılı olan personelin ödüllendirildiği günler olmalıdır.

***

Polis bizimdir!..

Fedakâr ve cefakâr Türk Polisi; bu milletin öz evlatlarıdır.

Necip Türk Milleti (bürokrat olsun siyasetçi olsun) kendine hizmet edeni, hele hele kendine sevgiyle yaklaşan, güler yüz göstereni asla unutmaz, bağrına basar…

 

Milleti için kan ve ter dökmeyi şeref addeden kahraman polisimizin derdi; bizim derdimiz, kederi; bizim kederimiz, sevinci; bizim sevincimizdir.

 

Vatan ve millet düşmanları, asker ve polisimize de düşmandır.

Asker ve polisimize düşman olanlar, vatan ve millet düşmanlarıdır!

Asker ve polisimizin düşmanları bizim de düşmanımızdır.

 

Aziz milletimizin can ve mal emniyetinin tesisi ve huzuru için, mesai mefhumu gözetmeksizin üstün bir vazife aşkıyla hizmet veren, bir nevi güvenliğimizin sigortası olan Polis Teşkilatımızın fedakâr, cefakâr ve kahraman mensuplarının 174. Kuruluş yıl dönümü kutlu olsun…

 

Vazife başında şehid olan kardeşlerimize rahmet, kahraman gazilerimize acil şifalar, emekli kardeşlerimize sağlıklı ve hayırlı uzun ömürler, vazife başındaki kardeşlerimize sıhhat ve afiyet içinde hayırlı hizmetler diliyoruz.

 

***

“Halka hürmet edenler hürmete mazhar; halkı tahrik edenler hakarete layık olurlar. Halka saygınlık veren kişi, saygın tutulmuştur. Halkı küçümseyenlerse saygı görmemişlerdir.” (Hz. Ali)

 

Vesselam…

Ahmed Çıtlakoğlu  

10 Nisan 2019 Çarşamba / 05 Şaban 1440