Alışveriş merkezlerinin çok büyük sermayelerle çalıştıkları için küçük esnafı perişan ettiğini duyuyoruz, biliyoruz. "Rize bu anlamda ekonomik yapı olarak çok güçlü olmadığı için, buna dayanabilir mi; Dayanamaz mı?" Sorusuyla karşı karşıya kalıyoruz. Çünkü sokak bu sorularla şimdilik çalkalanmaktadır.
 

 İlimizde artık bu AVM (Alış veriş merkezi) kısa bir zaman sonra açılacaktır. Çevre düzenlemelerinin henüz başlamadığı, yıkılması planlanan binaların henüz istimlaklarını nasıl gerçekleştirileceği tartışılıyor. Mağduriyetler yaşanmadan bu işin sonuçlanması başta en büyük temennimizdir.
 

 Alışveriş merkezleri Türkiye'de vahşi kapitalizmin en net şekilde kendini ortaya çıkardığı çok büyük sermayelerin arkasında olduğu merkezlerdir. Bu merkezlerde vatandaşlarımız belli marka, model alışveriş şekline yönlendirilmektedir. Bu alışveriş şekilleri gıdada, giyimde, teknolojide insanları belirli marka ve modellere nerdeyse bağımlı hale getirmektedir. Onun için Rize  gibi küçük vilayetlerde esnafın yapısının çok güçlü olmadığını düşündüğümüz zaman, dünyadaki büyük sermayeye rekabet etmesi ve geçimini temin etmesi, ailesine bakması, işçi çalıştırması açısından da değerlendirdiğimiz zaman, hem ekonomik hem de sosyal açıdan çok ciddi ölçüde zarar verecektir. Bu, insanlara zarar verdiği zamanda ilimizdeki sosyal yapı ve kültür değişecektir muhakkak.

Çünkü onların bize dayattığı veya gösterdiği beynimizin içine soktuğu şekilde giyinilecektir. Bu şekilde yeme içme kültürü oluşacaktır. Büyük şehirlere de dikkat edersek alışveriş merkezleri çok büyük sermayelerle çalıştıkları için küçük esnafı perişan etmiştir. 
 

Rize’de ekonomik yapı olarak çok güçlü olmadığı için buna dayanamaz diye düşünüyorum. Mesela, Trabzon’da var. Trabzonlu esnaflarla insanlar gitsin konuşsun. Bir bakılsın Trabzon esnafı ne halde. Onun için denenmiş bilinen böyle bir yapının Rize’de kurulmasına bir şekilde müsaade edildi. Bundan sonra yapacak çok fazla bir şey kalmamıştır.

Hayırlı uğurlu olsun.