"Saymadığın taş; yarar baş" "Kendim ettim, kendim buldum" Vs.Vs...
Dün akşam inanıyorum ki; Ç.Rizespor taraftarı bu sezon izlediği en keyifli maç oldu...Gerçekten çok keyif aldık...
Maça gelelim:..
Galatasaray ağır favori olduğu maça Rizespor’a bir gol avans vererek başladı… Baktı ki, oyun tek taraflı bir mücadeleye döndü, ”bir yetmez iki olsun“ dedi, bir gol daha avans verdi… Rizespor ilk yarı pozisyon bulamadığı; ancak Galatasaray’ın ikramlarıyla iki gol buldu…
Şaka gibi....
Galatasaraylı futbolcuların yerine hiç bir futbolcu olmak istemezdi. Bir ikram, bir gol yiyorsunuz, biraz çabalıyor, ha gayret derken, öne de geçiyor...Rizespor bir darbe daha vuruyor. Sağ kroşe Luyindama’dan, sol kroşe Marcao’dan…
Galatasaray’ın işi gerçekten zor… Rakibi devirmeye mi baksın, kendi stoperlerinden korunmaya mı… Kime önlem alsın, rakibe mi, kendi stoperlerine mi…? 
Neyse...kendi iç meseleleri...!
Yani anlayacağınız; Galatasaray içerden kurşun yemeye devam ediyordu... Bu maçta futbolda vardı, mücadele de vardı. Futbolu izlenir kılan güzelliklerin en güzeli vardı desek yerindedir..

Rizespor ikinci yarıya korkularını atarak başladı… Oyuna ortak olmaya çalıştı… Bu defa da imdadına Yedlin yetişti… Galatasaray’ın sağbeki “Luyindama hata yapar, Marcao yapar, benim yapma hakkım yok mu” demiş olmalı ki, ceza alanı içinde Samudio’ya kamyon çarpış gibi dalıp penaltıyı yaptı… Yedlin hızını alamadı, sonrasında Michalak’ın umut veren atağını faulle kesip takımını bir eksik bıraktı… Yedlin bir gol attı ama takıma yararından çok zararı dokundu…

Ç.Rizespor için ilk yarıdaki bütün olumsuzlukları çöpe atıyorum… İkinci yarıda mükemmel in mükemmeli ni oynadı. Galatasaray’dan çok daha iyi oynadı… Galatasaray da ise hatalar, penaltılar, kartlar, her şey vardı...
Bülent Uygun Hoca‘ya helal olsun… Öne geçtikten sonra hızlı Michalak‘ı oyuna sokarak, zaten ayakta zor duran Galatasaray savunmasını yerle bir etti… Boldrin harikalar yarattı... Maç 5 olurdu, 6 olurdu… Ne konuşuyoruz; oynadığı takım Galatasaray...
Galatasaray bu maçı hakeme bağlarsa kendini kandırır… Penaltı doğru… Yedlin‘in ikinci sarısı doğru… Hatta Marcao sarı kart gördüğü pozisyonda direkt kırmızı kartla oyundan atılabilirdi …
Özellikle şunu da söylemeden geçmiyeyim...
Sumudica'nın "Bu takımdan bir şey olmaz" diyerek gittiği Rizespor'da Bülent Uygun'un elleriyle iki maçı da kazanmasını bildi.
Galatasaray, mutlak favori olduğu Ç.Rizespor'u yenip 3 puan almanın, Fenerbahçe derbide Beşiktaş‘ ı yendiği taktirde 3+3 yapmanın hayallari ve hesaplarıyla avuçlarını ovuşturduğu bir haftada en büyük vurgunu yiyip belki de şampiyonluktan oldu…
Ç.Rizespor; GS kadar galibiyeti istedi. Ç. RİZESPOR'UN tüm futbolcuları defansa çekilmeyip, 90 dakika oyunu çirkinleştirmediler...
Sonuç olarak: Bülent hoca ile art arda alınan iki çok önemli galibiyet sonrası düşme stresini de şu anda askıya almış oldu diyebilirim.
Tüm futbolcularımız'ı cani gönülden kutluyorum.