Nerede bir kördüğüm var, illâ Cumhurbaşkanı Erdoğan el atmak zorunda.

Sayın Cumhurbaşkanının çözümde tek adres oluşu, onun idarî gücü tartışılmayacak bir vakıa.

 

Fındık ve üreticiler S.O.S veriyor… 

Fındığı küf değil TEKEL vurdu!..

Fındık mağduru üretici ve yerli tüccarların feryadını siyasetçiler duymuyor/duyamıyor, duysalar da çare olamıyorlar.

Fındık gazeli siyaset kanalını tıkamıştır.

 

***

Fındık, sıradan bir tarım ürünü değil… 

400 bin üzerinde üreticisi ve milyonlarca ailenin geçim kaynağı olan, toplam gıda ve tarım ihracatının da % 17’sini teşkil eden ve ülkeye 3 milyar dolara yakın döviz kazandıran bir ürün. 

Türkiye, dünya fındık üretiminin yaklaşık %70`ini ve dünya fındık ihracatının da % 80’ini gerçekleştiriyor…

 

Bu kadar önemli ticaret ve ihracat metaı olan fındığın haliyle baronları da çok olacaktır.

Lakin fındıkta baron da çok yok, tek!

Türkiye’de fındığının dâhilde nihaî alıcısı ve ülke dışına ihracatı; Ferrero denilen bir İtalyalının tekelinde…  

Genelde serbest piyasa fiyatının tespitinde kriter olan arz ve talep kanunu maalesef fındıkta geçerli değil…

 

Fındıkta fiyat, Ferrero ne diyorsa o!

Bu İtalyan, kedinin yumağıyla oynadığı gibi fındık fiyatıyla, fındık üreticileri ve yerli fındık tüccarlarının kaderiyle oynuyor!

 

***

Çiftçi Kayıt Sistemi`ne göre Türkiye’de 43 ilde fındık yetiştiriciliği yapılıyor. Ancak ticarete mevzu olan üretimin tamamına yakını Ordu, Giresun, Samsun, Trabzon, Düzce, Sakarya, Zonguldak, Artvin, Bartın, Kocaeli, Sinop, Gümüşhane, Kastamonu ve Rize illerinde gerçekleştiriliyor.

 

Fındık yetiştiren bölge illerin toplam milletvekili sayısı; 59

Bu illerde doğup büyüyen ve fındığı gayet iyi bilen, ancak diğer seçim bölgelerinden seçilen milletvekillerinin sayısı bu toplama dâhil değil.

Kabinede fındık üretim bölgelerinden 2 Başbakan Yardımcısı ve 6 Bakan bulunuyor.

Maalesef bu kadar güçlü siyasî kadro fındık tekelini kıramıyor.

 

Bir tarihlerde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, fındık fiyatlarının düşmesi halinde Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) muhakkak suretle uygun fiyatla fındık alarak piyasaya gireceği sözünü vermişti ama o tarihten sonra bir daha sesi duyulmadı!

 

Bakanların müdahale edemediği bir ortamda, üreticilerden aldığı fındığı tekel firmaya satmak zorunda olan yerli tüccarları (bugünkü şartlar altında) “tekel firma karşısında niçin sesleri çıkmıyor?” diye suçlamak da anlamsız ve haksızlık olur… Tüccarlar akıllı hareket ediyor. Zira böyle bir ortamda sesini çıkartan tüccarı piyasadan silerler!

 

Bu öyle bir firma ki, nedense Tarım ve Ticaret Bakanları dahi bu firmanın maniple oyunlarına müdahale edemiyorlar…

 

Demek ki, fındıktaki kördüğüm ve tekel vakıası yetkili Bakanları ve siyasetçileri aşan bir durum!

Demek ki, fındık kördüğümünü hükümet üyeleri ve siyasetçiler çözemiyor!

 

 

Fındık ve üreticisi bitmeden fındık TEKELİ bitirilmeli, haddini bilmeyen fındık TEKELİ’ne haddi bildirilmelidir. Bu fındık tekeline haddini bildirecek tek güçlü ses; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sesidir!

 

Fındık kördüğümünün çözümünde (her kördüğümde olduğu gibi) Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın neşterine ihtiyaç var.

 

Fındık mağdurları Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşmalı ve fındığın acı raporu direk Sayın Cumhurbaşkanına anlatılmalı!

 

“Yolda laf atmak değil, adım atmak lazım. Yürümedikten sonra lafın manası kalmaz.” (Şirazi )

 

Vesselam… 

17 Kasım 2016 / 17 Safer 1438