TARIM VE ORMAN BAKANI BEKİR PAKDEMİRLİ: 100 BİN TL HİBE VERİYORUZ BUNU BABA OĞLUNA YAPMAZ
Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından hazırlanan ve çok sayıda Anadolu kanalının ortak canlı yayınıyla izleyicilerle buluşan “Anadolu Soruyor” programının konuğu Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli oldu.
Gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bakan Pakdemirli, “Bir projemiz var. 100 bin lira hibe veriyoruz. Bunu baba oğluna yapmaz. 100 bin lira tarımda bir işe başlamak için önemli bir başlangıçtır” ifadelerini kullandı.
Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından hazırlanan ve Türkiye’nin nabzını tutan “Anadolu Soruyor” programının konuğu olan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan, Çay TV Genel Yayın Yönetmeni Hasan Yavuz Bakır, Kon TV Genel Yayın Yönetmeni Yaşar Toy ve Ege TV Genel Yayın Yönetmeni Adem Erdağı’nın sorularını yanıtladı.
PAKDEMİRLİ: 100 BİN TL HİBE VERİYORUZ BUNU BABA OĞLUNA YAPMAZ
Tarım ve hayvancılığın önemine değinen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tarımda hayat var. Son bir buçuk yıldır yaşadıklarımız bize gösterdi ki hiç bitmeyecek olan bir sektör varsa gıda. Asla ölmediğimiz sürece, hayatta kaldığımız sürece bitmeyecek. Artık tarım daha önemli. Biz bunun önemini anlatmaya çalışıyorduk. Gerçekten artık herkes önemini anladı. Türkiye’de şu an çiftçimizin ortalama yaşı 55 civarında. Bu ne kadar korkutucu görünse de diğer ülkelerde 65 yaş civarında. Bir projemiz var. 100 bin lira hibe veriyoruz. Bunu baba oğluna yapmaz. 100 bin lira tarımda bir işe başlamak için önemli bir başlangıçtır. Son 3 senedir ben bakan olduğumdan beri 10 bin eleman aldık. Devlet ihtiyacı oldukça bu çıkar. Bir de kamuda çalışmak ben tercih etmedim bugüne kadar. İlk defa bakan olarak kamuda çalışıyoruz. Ama tercih eden arkadaşlarımız varsa benim onlara tavsiyem bir yerde mutlaka toprağı eşelesinler. Gerekirse sıkıntı çeksinler. Zarar etsinler. Ama o geçirdikleri zamanı, tecrübeleri onlara memuriyetlikten daha çok kıymet verecek. Biz kadınlarımıza, gençlerimize ihtiyacımız var. Üretici olarak ihtiyacımız var. Kamuda da ihtiyaç olursa alırız. Tarım paydaşıysa bizim başımızın üzerinde yeri var herkesin” ifadelerini kullandı.
PAKDEMİRLİ: VATANDAŞIN SAĞLIĞIYLA OYNAYAN FİRMALARA GÖZ AÇTIRMAYACAĞIZ
Taklit ve tahşiş ürünler ile ilgili konuşan Bakan Bekir Pakdemirli, “Kolay para maalesef vatandaşımızı, üreticimizi çekiyor. Böylelikle taklit bir markayı o marka olmadığı halde o markaymış gibi göstermek. Tahşiş ise bu ürün budur deyip başka bir şey olması. Bunların hepsinde önemli bir miktarda bir haksız kar ve haksız rekabet unsuru doğuyor. Bununla ilgili bizim çok önemli bir kanunda değişikliğe ihtiyacımız yoktu. Kanun, yönetmelik vardı. Adamı yakalıyorsunuz, 25 bin lira ceza kesiyorsunuz. Ama o yapmış olduğu tahşiş olayından 10 tonluk tahşiş yaptı. Sizin cezanızı ödüyor, ifşayı da göze alıyor bence bu rezilliktir. Sonradan firma ismini değişiyor devam ediyor. Bu artık bir milli güvenlik meselesi haline geldi. Haksız rekabete göz açtırmayacağız, vatandaşın sağlığıyla oynayan firmalara göz açtırmayacağız. İşini doğru dürüst yapmayanların gıda sektöründe işleri yok. Nereye giderlerse gitsinler. Vatandaşlarımızın şüphelendiği her konuda alo 174 var. Bizi ararlarsa gideceğiz, denetleyeceğiz. Vatandaşlar şüphelendiği konularda bize başvursunlar” şeklinde konuştu.
PAKDEMİRLİ: TÜRKİYE’DE 7’DEN 70’E HERKES KAMPANYAMIZA KATILDI
İsraf sorununa değinen Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, “Gelir artışıyla beraber bunu hem üzülerek söylüyorum hem normal karşılıyorum. Çünkü tüm ülkelerde israf artıyor. Orada kalan parçaların, kırıntının önemli olmadığı düşünülüyor. Ama o parçaları bir araya getirdiğimiz zaman çok israf oluyor. Senede 2.7 milyar lira çöp oluyor. Biz bir de geleceğe nefes diye bir kampanya başlatmıştık. O kampanya bakanlığın kampanyası olarak başladı ama vatandaşın kampanyası olarak devam ediyor. Ne için çağırırsanız çağırın kimse gelmez ama Türkiye’de 7’den 70’e siyasi düşüncesi ne olursa olsun herkes geldi. Bu bizim önemli bir mesele olarak gördüğümüz gıda israfının önüne geçer miyiz diye düşündük ve yola çıktık. Çitayı çok yüksek tuttuk. Sofranasahipçık.com bir online söz veriyorsunuz. Buna 10 milyon insanımız söz verdi. Bu da dünyadaki online kampanyalardan biri haline geldi” dedi.
PAKDEMİRLİ: KİMSE BİZİM TABİAT SEVGİMİZİ SORGULAMAYA KALKMASIN
Çölleşme ve erozyonla mücadele çalışmaları hakkında bilgi veren Bekir Pakdemirli, “Bu hafta çok önemli bir gün vardı. Dünya çölleşme ve kuraklıkla mücadele günü. Gerçekten artık iklim değişecek. Geçen yıldan bu yana Türkiye’nin 1.5 derece ısısı arttı. Dünyada her yerde var. Kötü senaryolarla karşı karşıyayız. Yağan her türlü damlaya sahip çıkmamız lazım, yeşilimizi arttırmamız lazım, sulanmayan yerleri sulanmaya açmamız lazım. Son 30-40 senede çok önemli yatırımlar yapıldı. 265 baraj Cumhuriyet tarihinden 2002’ye kadar yapılan. AK Parti döneminde; biz de üzerine 600 tane baraj yapmışız. Bizim bir davamız var. Bu davada da vatandaş, millet bizim Cumhurbaşkanımızın yanında oldu. Türkiye’de yatırımlar bitmedi. Çok hızlı yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz. Şu 18 yılda yaptıklarımız bundan sonra da yapacaklarımızın taahhütlüdür. Avrupa’da fidan dikiminde birinciyiz. Hiç kimse çevreyle ilgili, tabiatla ilgili bizim ve en başta Cumhurbaşkanımızın sevgisini sorgulamaya kalkmasın. Bu çalışma hakikatten geleceğimizin çalışmasıdır. Kim için? Evlatlarımız için. Tüm sivil toplum kuruluşlarımızın başımızın üzerinde yeri var. Ama daha fazla gayret etmemiz lazım, konuşmaktan daha çok iş yapmamız lazım” diye ifade etti.
PAKDEMİRLİ: BİZİM YAPTIĞIMIZ ÇALIŞMALARDAN HABERLERİ YOK
Dijital değişime değinen Bakan Bekir Pakdemirli, “Herkes bunu biliyor ki önümüzdeki 10 yıl bilgi çağı olacak. Bilgi kimin elindeyse o değerli olacak. Hatta bilgi kimin bilgisayarındaysa o önemli hale gelecek. Bilgiden yeni bir karar çıkarmak, yeni bir yön çıkarmak mümkün. Tarım da bunların dışında tutulacak bir şey değil. O zaman teknolojiyle tanışmamız bir kitle olma ihtimali var mı? Olamaz. 4.0 modeli hep konuşulur. Pilot proje olacak diye. Çıktım dedim icraat yapın. Bizim yaptığımız çalışmalardan haberleri yok. Bana göre ilk hareket eden hem dünyada hem Türkiye’de lider olur. Bu konuda lider teknoloji ile traktör üretebilmemiz çok yüksek. Dijital pazarlamamız var, kulak küpesi var. 18 milyon tane hayvan var. Biz bunları takip etmeye çalışıyoruz. Hem bizim koyduğumuz kurallar var, vatandaşın bunları zaman zaman esnetmesi var. Önemli olan hayvan varlığını teknoloji sayesinde nasıl arttırırız? Aklıma bir fikir geldi; teknoloji ortada teknoloji şu her hayvanımızın kulağına bir tane cep telefonu asmak. Ama bu cep telefonları küçültülmüş, sürekli açık olmayan, zaman aralığında açılan, merkeze bilgi veren bir küpe. Bunları 200 hayvanda denedik, 20 milyona çıktık en yakın zamanda 2 milyona çıkacak şekilde arkadaşlarımız hazırlık yapıyorlar. İnanılmaz derecede bize fayda sağlayacak. Teknolojiyi kullandığımız zaman size ek arttırması lazım. Elektrikli traktör kullandığınız zaman yakıttan tasarruf” diye kaydetti.
PAKDEMİRLİ: DÜNYADA ÖRNEK GÖSTERİLECEK BİR PROJE
Dijital tarım uygulaması hakkında bilgi veren Bakan Bekir Pakdemirli, “Dijital tarım uygulamamız var. Bizim ana amacımız dijital tarım çiftçiye ne yağlıyor? Herkesi bir araya getiren bir sistem. Çiftçinin finansman problemini çözüyor, çiftçinin fiyat riski problemini çözüyor. Çiftçinin fiyat riskini biz şu anda çiftçi fiyatını bilmediği bir ürünle karşı karşıya tohumu atarken. Sözleşmeli üretimde tohumu yere atarken ne kadar olduğunu bilecek. Allah’tan bir felaket, kuraklık gelmezse karını bilecek. TM olarak ben çiftçiye fiyatı halen açıklamıyorum. Dijital tarım pazarı özetle şu; yere atılmış bir tohum. Dünyada örnek gösterilecek bir proje. Sıkı bir ekibimiz var. İnşallah dijital tarım pazarımızı biz istediğimiz noktalara getirmek. Amacımız çiftçiyi korumak” şeklinde ifade etti.
PAKDEMİRLİ: BUNLARIN HEPSİ BU TOPRAKLARIN HAZİNESİ
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Önem verdiğim en önemli konulardan bir tanesi tohum. Bununla ilgili ekstra projeler de başlattık. Buradaki en önemli olan şey geçmiş olan gen kaynaklarını korumak. Bunları korumak, muhafaza etmek ve en iyi şekilde üretim sağlamak. Eskiden kalan özlemle özlediğimiz şeylerin geriye gelmesi. Bunlar da biraz verim kaybı olabilir ama arkeolojik kazıdan çıkan da önemli. Bundan ne yapabiliriz diye bakmak bizim için son derece önemli. 55 tane enstitümüz var. Bizim bakanlığımız ayrı zamanda bir bilim merkezi. Ben bu enstitülere gidip geldiğimde bir eksiklik görmüyorum. 2 bankada 4 in 500 türe ait 120 bin tohum saklıyoruz. Diğer dış etkenlerden arındırılmış ortamlarda bunları saklıyoruz. Ayrıca 107 türe de ait 9 bin 800 canlının da örneğini taşıyoruz buralarda. Bunların hepsi bu toprakların hazinesi. Bu topraklarda öyle bitkiler var ki sadece bu topraklarda olan bitkiler. Biz mücadelemize devam ediyoruz, mücadelemizden vazgeçmeyiz. Arkadaşlarımız iyi iş yapıyorlar” ifadelerini kullandı.
PAKDEMİRLİ: SAHADA TARIMLA İLGİLİ MESELE BIRAKMAMAMIZ LAZIM
Bakan Bekir Pakdemirli, “Bizim sahada tarımla ilgili mesele bırakmamamız lazım. Mücadelemiz üreticimizin sürdürülebilir bir şekilde para kazanması. İlk geldiğimde söylediğim laf; üreticimizi koruyacağız, tüketicimizi kollayacağız” dedi.
PAKDEMİRLİ: BURADAKİ MESELELERDEN BİR TANESİ ELDEKİ SUYU İYİ KULLANMAK
İklim şartlarındaki değişiklikler hakkında açıklamalarda bulunan Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, “Kuraklıkla mücadele için önemli adımlar atmamız gerekiyor. Kuraklık artıyor. Bu dünyanın gerçeği. Ülkemizde su stresi yaşayan ülkelerden bir tanesidir. Bunun anlamı da bir adım sonrası kurak ülkedir. Yarın da kurak ülke olma adayıyız. Tarımsal üretimin sürdürülebilirliğini korumamız gerekecek. Bununla ilgii en büyük mücadele barajı yapacaksın. Yağdığı zaman tut, ihtiyacı olduğu zaman kullan. Komşularımızın da ihtiyaçlarını gözetecek şekilde projelerimizi yapıyoruz, uyguluyoruz. Tüm projelerimiz bittiği zaman 275 barajdan 875 baraja son 18 yılda geldik. Cumhuriyet tarihinde yapılan 275 üstüne 600 barajda koyduk. Bana göre bu en büyük eylem planı. Buradaki meselelerden bir tanesi eldeki suyu iyi kullanmak. Depolamayı arttır, kullanımı azalt. Bunu yapmamız lazım. Bu vahşi sulamayla devam ettiğimiz sürece Atatürk Barajı’ndaki suyumuzda yetmeyecek. Türkiye bugün yeni yaptığı yatırımların hemen hepsini kapalı sulama sistemleri yatırımı yapıyor. Biz DSİ olarak açık sulama sistemi yapmıyoruz. Ama halen açık olanların kapalıya dönmesiyle alakalı çok ciddi bir yatırım bizi bekliyor. Sudan ucuz terimini bir kenara bırakmamız lazım. Su altın kadar değerli. Bu göz ile bakmak lazım” diye ifade etti.
PAKDEMİRLİ: KİMSE KENDİNE RANT ÇIKARMAYA KALKMASIN
Kurbanlık sayıları ile ilgili bilgi veren Bakan Pakdemirli, “Her sene kurbana yaklaşırken sorarlar; 2020’de kesilen hayvan 2.8 milyon küçükbaş ve 960 bin büyük baş. Toplamda 3 milyon 744 bin hayvanımız kesilerek vatandaşlarımız dini vecibelerini yerine getirmişler. 2021 yılında 5 milyon kurbanlık hayvanımız hazır. Bunun anlamı geçen sene kesilenin yüzde 50’si hazır. Vatandaşlarımız hiç endişe etmesinler. Dini vecibelerini yerine getirsinler. Biz hayvanların ulaşması için çalışmalarımızı yapıyoruz. Yem fiyatının artışı; süt ve etin maliyetine sirayet ediyor. Biz son 3 senedir dünyanın içinde bulunduğu konjonktürden dolayı artışa maruz kaldık. Elimizdeki doğru maliyetlendirilmiş ürünleri üreticinin daha az fiyatta tüketebilmesi için piyasaya ürün sağladık, ürün sağlamaya da devam ettik. Bu sene bunu biraz daha genişletiyoruz. Ayda 200 bin ton arpa, 200 bin ton da mısır. Sübvanse fiyatlardan vermek kaydıyla bunun yarısını üretici yarısını da yem sanayicilerine vereceğiz. Yem fiyatlarının da buradan sabit kalması, düşmesi ve bir sonraki hasada kadar da artmamasını sağlamaya çalışacağız” şeklinde ifade etti.
PAKDEMİRLİ: TÜRKİYE’NİN SAMAN İHTİYACI YOKTUR
Türkiye’nin samana ihtiyacı olmadığını ifade eden Bakan Pakdemirli, “Türkiye 25 milyon ton kaba yem üretir. Türkiye’nin saman ihtiyacı yoktur. İstisnai bir dönem vardır yaparsınız Türkiye’nin böyle bir gündemi yok. Bunların hepsi sahtedir. Bir bilgi kirliliği içerisinde vatandaşımızın, çiftçimizin mutlu olmasını beklememiz lazım. Yalana inanmıyorlar ama şunu da söyleyeyim; bizim burada bir pozitif ortam yaratmamız gerekmiyor mu? Tarımla ilgili de iyi bir hikaye ortaya koymamız lazım. Bütün rakamlar tarımın büyüdüğünü gösteriyor, dünyada ilk 10’da olduğumuzu gösteriyor. Biz ilk 10’dayız. Hatalı kısım varsa söylesinler. Düzeltin desinler. Biz eleştiriye son derece açığız. Kimse kendine rant çıkarmaya kalkmasın. Biz ne zaman Cumhurbaşkanımıza gitsek, çiftçimizin bir problemi var desek. Bize ‘çözün’ der. Para sormaz. ‘Çiftçimizle ilgili bir problem istemiyorum’ der” şeklinde ifade etti.
PAKDEMİRLİ: ÜRETİCİNİN AVUKATI BİZİZ
Süt üretimine değinen Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, “Benim çiftçim sürdürülebilir politikada üretim yapacak. İşini büyütmeli. Bizim çiftçiye, üreticiye, besiciye bakış açımız bu. Ulusal Süt Konseyi bir toplantı yaptı. O toplantıda sanayicilerin bir talebi oldu. Bugün çok az bir fiyatta sür üreticilerimizin bir talebi oldu. İkisi bir arada buluştular biz de tamam dedik. Tüm paydaşların olduğu bir platformda bu konuşuldu. Elde imkan olduğu sürece üretimcin kimseye ihtiyacı yok. Onların avukatı burada. Devletin imkanları onlarla. Biz her sene desteklerimizi arttırıyoruz. İnşallah yarınlarda üreticimizi daha da memnun edecek işler yaparız” ifadelerine yer verdi.
PAKDEMİRLİ: ÇİFTÇİMİZİ MEMNUN ETMEK MAKSADIYLA ELİMİZDEN NE GELİRSE YAPARIZ
Çay ve fındık fiyatlarına değinen Bakan Pakdemirli, “Çayla ilgili mesele 4 lira fiyat bence de iyi bir fiyat. Burada 4 lira olmasında en büyük katkıyı Cumhurbaşkanımız yapmıştır. Son derece iyi bir fiyat. Eminim ki özel sektördeki firmalarımız da bunu kabullendi. ÇAYKUR’da işleyebildiği kadarını alma konusunda iş yapıyor. Her gün daha fazla alma gayreti içerisinde arkadaşlarımız çalışıyorlar. Biz burada bakanlık olarak dayatıcı bir çalışma yerine üniversitemize çalışma yaptırdık. Bir çalışma yapıldı. Arkadaşlarımız inceliyor. Bu işi daha sürdürülebilir bir noktaya ortak akıl çıkarabilirsek çalışmamızı yapacağız. Teknik çalışmaların ötesinde biraz daha bizim orada üreticiyle, sivil toplumla, yerel siyasette bu konuların konuşulması lazım. Fındıkta da muhtemelen yine aynı politikaları sürdüreceğiz. TMO’nun hububat alımı sürekli görevidir. Ama fındık alımı için biz her sene Cumhurbaşkanımıza gider müsaade alırız. Biz yine Cumhurbaşkanımız gideriz. Çiftçimizi memnun etmek maksadıyla elimizden ne gelirse yaparız. Yine çalışmamıza başladık. Bizim burada rekolteyi görmemiz lazım” diye ifade etti.
PAKDEMİRLİ: EV SAHİPLENDİRME KONUSUNDA HÜKÜMETİMİZİN CİDDİ BİR DURUŞU VAR
İzmir depreminin ardından vatandaşların talepleriyle ilgili açıklama yapan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Her depreme daha da hazırlıklı olmamız lazım. Depremzedelerin taleplerinin hepsi bizim için çok önemli talepler. Bizim yapacağımız ne varsa onları ortaya koyarız. Çevre ve Şehircilik Bakanımız la da konuşuruz, konuyu Cumhurbaşkanımıza da iletiriz. İzmir’e de diğer illerimize yapılan çalışmalardan yapılacaktır. Ev sahiplendirme konusunda hükümetimizin ciddi bir duruşu var. Talepleri nasıl karşılarız gözüyle bakıp bunu değerlendiririz” dedi.
PAKDEMİRLİ: İŞİ DOĞRULARINDAN ÇARPTIRMAMAK LAZIM
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Herkese sorunlu siyaset değil sorumlu siyaset yapmaya davet ediyorum. Elbette siyasette eleştiri olacaktır. İşi doğrularından çarptırmamak lazım. Sonuçta eksikleri de görebiliriz. Sağ olsunlar eskisi kadar sütümüze gelmiyorlar. Onlar da başarının farkındalar. Samanla uğraşmayın, buğdayla uğraşmayın. Siz beni eleştirmek istiyorsanız ben size dosya vereyim hep birlikte çözüm bulalım. 30 yıldır bu arkadaşlar sahada olmadıkları için yanlış perspektiften bakıyorlar. Eleştiriniz varsa çok güzel. Gerçekleri çarptırmayalım. Üreticimizin moralini bozmayın. Benim moralimi kimse bozamaz, bakanlığımızın çalışanlarının moralini bozmalar. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Önemli olan vatandaşımızın kafasını karıştırmamak. Siyasi rant elde etmek istiyorlarsa başka konular var. İstiyorlarsa biz konuları açalım. Diyelim bu konuda çözüme ihtiyacımız var. Gelsin fikir sunsunlar. Biz ana konularda, büyük konularda tüm paydaşlarımızla tüm konuları konuşmaya hazırız. Ben tüm milletvekillerinin A, B, C fark etmez. Hepsinin telefonlarına çıkıyorum, yardımcı oluyorum. Bunu da hepsi bilirler” ifadelerine yer verdi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.