Tuncer ERGÜVEN

Tuncer ERGÜVEN

AYNAYA BAKMADAN ?

AYNAYA BAKMADAN , İSTİSMARA DÖNÜK, GERÇEĞİ YANSITMAYAN ,  SÖZDE YORUMLAR  VE KONUŞANLAR

Geçtiğimiz günlerde Gelişim TV de yaptığımız bir söyleşi Rize gazetelerinde haber değeri bulmuş ,bunu bahane eden bazı kişiler ortaya çıkıp bizi taşeronlukla veya devlet yetkilileri adına konuşma ile ve talihsiz bir konuşma gibi açıklamalarla göre suçlamışlar.
Önce bir sivil tolum lideri olduğunu zanneden arkadaşa ,sonrada Sn.Nejat Ural! a sitemim var.
Siz anlamadığınız,bilmediğiniz hususları konumunuz gereği  ezber söylemlerle çarpıtmayın,ezber ve mesnetsiz konuşarak konuşmuş olmak için konuşmayın.Önce kendi işinizi yapın.
Bu açıklamamı okumadan şu kaynakları tarayın ve bilgi sahibi olun.
Çay TV deki sektör yorumlarımı, Borsada Ulusal çay konseyi çalışmaları paralelinde yapılan Çay kanunu taslağı ve Ekrem Yüce tarafından hazırlanan çay üst düzenleme kurulu kanun tasarısı hakkındaki tavrımı ve katkımı öğrenin.
Sn. Hayatı Yazıcının bulunduğu Çay çalıştayında ki son gün kü konuşmamı orda olanlardan öğrenin.
Bilgisayarınıza girin Çay TV'nin www.haberkaradeniz.net  sitesinde Tuncer Ergüven i tıklayın ve bölgemiz hakkında ki,çay-kur ve sektör hakkındaki makaleleri okuyun. Bunları yapma zahmetine ne dediğimi öğrenmeniz için değil neler oluyor ve olabileceği hakkında biraz bilgi sahibi olmanızda yarar görmekteyim.
 
Üreticinin yıllarca yükleme parası ödemelerine , banka kartları kullanımı ile harcanan kart aidat ve kart işlemlerine ödenen paralara sessiz kalanlar,Üreticinin çay paralarından kazanılan kaynaklara üreticiye yansıtılmamasında, özel sektörün 40 kuruşa-80 kuruşa çay almasına seyirci kalarak bo bozuk devranın devamına ses çıkarmayanların  taşeron olduklarını unutup,sadece üreticiye selam, denilip denilemeyeceğini anlayan birine sorun ondan sonra konuşun.
 Çay üreticisi kanuni kuruluşu olan  ziraat odasına ne kadar aidat verir ;pancar veya fındık üreticisi ne kadar aidat verir onu bir açıklığa kavuşturmanızda yarar vardır.Bunları üreticilerimizde bilsin.
Sn.Ural aşağıdaki hususların özel olarak sizin okumanızda yarar görmekteyim.Belki hafızanızda sizin de yer aldığınız,uyguladığınız veya engellemeye çalıştığınız unutulmuş hususlar olabilir.Hepimizin ,her zaman anlamadığı ,üzerinde çalışmadığı hususları Konuşmadan ,ortaya çıkmadan birkaç kez aynaya bakması gerekir.
-Çay-kurun kuruluş kanunu nu iyi bir okuyunuz.Bu kanunun hazırlanışından belki bilginiz yoktu fakat,eğer hazırlık dosyalarına ulaşırsanız orada bilgi sunan ,yönlendirme yapan bazi isimlere rastlayabilirsiniz. Bu kanunda  1980 den sonra başlayan değişikliklere ve uygulamadaki değişikliklere kimin karşı çıktığını hatırlamanız gerekir. Siz o dönemlerde görevleriniz gereği çıkan sonuçlardan kendinizi de sorumlu görmeniz gerekir.
-1972 deki 4.00 Tl.Kg yaş yaprak bedelinin önce 4.5 tl/kg ma sonra 6.25 TL/Kg ma kimin bakanlık danışmanı olarak raporu ile yükseldiğini hatırlamanızda yarar vardır.
-Dünyadaki özelleştirme –globalleşme ve küreselleşme politikaları ekonomide neyi ifade eder.Bunu anlamak için gazete haberini okumak veya TV de konuşma dinlemekle olmaz.Mikro ve makro ekonomi ve dünya ekonomisini izleyebilecek bilgi ve kabiliyetin olması gerekir.Türkiyenin özelleştirme politikalarını ve tarihini bilmekte yarar olacaktır.
-Özelleştirme kavramı 24 Ocak kararlarında , 1982 anayasasında nasıl yer almıştır.Ülkenin iktisadi kaynaklarının devlet elinden alınması ile özelleştirilmesi  hükümleri ne zamandan beri anayasada yer alır öğrenirsiniz
-1983 de 1.Özal kabinesinin ve Anavatan partisinin programlarını okursunuz,Orada bu konudaki programları görürsünüz.
- 24.11.1994 tarihinde 4046 sayılı kanun çıkar.Bu kanunun adı Özelleştirmedir.
 14.12 1994 günü 3092 sayılı kanunla Çay sektöründe özelleşme başlar,.Çay-kurun yatırımları durur yerine ekonomik yandaş bir guruba 10 diğerine beş fabrika yapma teşviki verilirken ,Çay-kurun beş fabrikası için talepler gelmeye başlar.Üreticinin nasıl sahipsiz kılındığını ve bu yasaya kimin sahiplendiğini sonradan Başbakan olan o günkü Bakanın kim olduğunu , kimlerin alkışladığını nerede olduğunuzu düşünün.
 1985-1986 da Çay-kur da yapılan ve heyecanlandığınız panelde ,Rize de çayda kurulan özel fabrikaların kuruluş modeline kimin karşı çıktığını hatırlamaya çalışın,fakat siz o zaman sahi , ne yapıyordunuz.Görevde miydiniz ,neden bakanınıza yol göstermediniz ,bu engin fikirlerinize o zattan esirgediniz de yanlış yaptırdınız.İsterseniz hatırlar ve öğrenirsiniz,
-1980 ihtilal in de Çay-kurun M.G konseyine aldırdığı 9 madde kararı  ile 485 000 ton yapraktan 185 000 tona kimlerin raporları ile düştüğünü ve kimin karşı çıktığını ,kimin karşı fikirleri hükümete götürüp Çay-kurun 1983 de tekrar 445 00 ton yaprak alımına nasıl çıktığını,tarlada kalan yapraklara kimlerin mücadele ettiğini hatırlayınız.Bunlar olurken siz neredeydiniz.Şimdi konuşan STK ciler neredeydi ,hatırlarsanız iyi olur kanaatindeyim.
- 5 yıllık kalkınma planlarında kimin çay-kurun kapasitelerinin 7000 ton /gün kapasitelere çıkması gerektiğini yazdığımı ve komisyon başkanı olarak  sizi de üye olarak çağırdığım Özel İhtisas Komisyonuna (DPT) kabul ettirdiğimi  hatırlamanda ve öğrenmende fayda vardır.
-Bu palan gereği Çay-kur dan kimlerin 1981 de  fabrikalar gereksizdir deyip fabrikaların bir kısmının yaptırtmadığını ve kimin onların yerine 5-10 ar fabrika yapımını özel sektöre kaydırılmasına seyirci kaldığını bilmeniz veya hatırlamanız gerekir.Sizin nerede ne ile iştigal ettiğinizi hatırlamanızda sizin için fayda görmekteyim.
-1986 Çernobil olayında Çay-kur fabrikalarının 65 000 ton kadar çayına sakıncalı ve imha raporu verilirken özel sektöre kimin kontrol yaptırmadığını ve buna kimin karşı çıktığını, sizinde yönetimde olduğunuz Çay-kurun neden sessiz kaldığını ,hatırlayıp , öğrenirsiniz,
-Haftada bir gün tatil ,bir gün münevebe ile alım yapmayan dekara 10 kg çay toplattırıp . mayıs sürgününü 45-50 günlere taşıyıp özel sektöre üreticinin çayını kimin ikram ettiğini ,nasıl uygulamaya koyduğunuzu ,sizin de dahil olmak üzere nasıl alkışladığınızı hatırlarsınız,
-Ambarlı fabrikasının açılışında ‘’ devlet 4 senede bir fabrika yaptı,biz özel sektörümüze verdiğimiz olanaklarla 6 ayda 10 fabrika yaptık,seneye 10 daha yaparsa Çay-Kuru da onlara özel sektöre veririz ‘’ deyince susan Çay-kur yöneticilerini ve şapkayı sevinçten göğe atanları hatırlayabilirsiniz,
-1985-1986 da DPT yabancı sermaye başkanlığından 4-5 fabrikanın devrini isteyen yabancı kuruluş yetkilileri Çay-kur dan kimlerle görüşmüşlerdir.Bu 4-5 fabrika için ham maddemiz yok bilgilerini YASED e kimler vermiştir .İşin bitme aşamasında nikahı kim ve hangi kooperatif başkanları bozmuştur, belki bilirsiniz ,bilmiyorsanız araştırıp öğrenmenizde yarar vardır.
- 1987 ler de ABD firmasına Çay-Kur iştiraki ile yaptırılan ve halen Çay-kur raflarında bulunan ÇAY-KUR özelleştirme raporunu kimler hazırlamıştır,acaba sizden de bilgi almışlarmıdır.
- Maliye bakanı Adnan Kahvecinin zamanında hazırlanan özelleştirme modeli ve ilk uygulamanın Bölümlü den başlamasını öngören ,bakanlar kurulu imzalarına yer açılmış hazır bekleyen ,1991 erken seçimi ile uygulanamayan özelleştirme raporunu kim hazırladı.Siz Genel müdür olarak muhalefet yaptınız ve Bakan ve Başbakanınıza hayır özelleştirme yanlıştır dedinizmi.
Demek ki talihsiz raporları hazırlayan bakan,başbakan,genel müdürlerimiz ve susan STK liderlerimiz geçmişte bol miktarda varmış.
Konuya devam edelim.
-1992 ye kadar Çay-kurun kurulu kapasitesinin 6600 ton olmasına rağmen neden kullanılmadığını ve 1992 den sonra kimin kullanmaya başladığını  unuttunuz ise öğrenmenizde yarar olacaktır.Bu kapasiteyi kullanmayan veya kullandırmayanlar üreticinin       nasıl yanında yer almışlardır.
-1992 de kimin tüm yaprağa talip olduğunu ve o Genel müdürün kim olduğunu öğrenin,Öncesinde de Bir bakanın talimatı ile ilgili bakanın toplantısında bazı firma yetkilileri ile genel müdür veya yardımcılarının toplantıya çağrılarak üretici den özel sektörün kolay yaprak alabilmesi için düzenleme görüşmeleri yapılmış olabilir mi,belki duymuşsunuzdur.
-1991 senesinde temmuz –ağustosunda 1990 yılının çay paralarının ödendiğini , özel olarak desteklenen büyük sayılan şirketlerin üreticiye ödemelerini 3-4 senedir ödemediklerini ve buna kimin son verdiğini hatırlayınız,
-Özel sektörün çay yaprağı nı üreticiden almak için üreticinin tarlasına,ayağına peşin para ve kantarla kimin zamanında alım yerine ve bahçeye  gittiğini iyi hatırlayın.
-Çay parasını zamanında ödeyince üretici kışın ne yiyecek diye ayağa kalkanları muhalefeti hatırlayın.
- 1994-1995-1996-deki %100 lere varan yaş yaprak fiyat belirleme yöntemi kimindir ,bu yöntemi kim bozmuştur bilmiyorsanız öğrenmenizde yarar vardır.
-1992 den  önce ithaline izin verilerek kaçak çay ithaline yol açan Paraguay çayının (sağlık amacıyla) ithaline ne zaman ve kim yasak getirtmiştir, öğrenmenizde yarar olacaktır.
-Çay ithalatına 3 dolar kg başına fonu kim koydurmuştur.(Devlet bakanı Eyüp Aşığın zamanında 3 dolar/kg fon %150 gümrüğe dönüştürülmüştür).daha sonra Dünyada 3 &USD /kg altında çay yoktur deyip alınan hukuk dışı idari tedbirlerle kaç ton çay ithalatına yol açılmıştır , kazanılan ve tazminata dönüşen davalar sonucu ,ithalata nasıl  yol açılmıştır.Sebebi kimlerdir.Öğrenirseniz iyi olacaktır.
-Bakanlığa 1991 de bildirilen 903 000 dekar çaylığı 1993 de ölçtüğümüzde 722 000 dekar kadar mevcut çaylık olduğu ,180 000 dekar hayalı çaylığın ruhsatı ile çay satışlarında kimlere haksız kontenjanlar yaratılmışken ,hayalı çaylıkların iptali ile tüm üretici bu miktarın ilave edildiğine yapılan itirazları yapanları ve bu bozuk düzeni kimin kurduğunu bilmiyorsanız öğrenmenizde yarar olacaktır.
 
-1993 de bahçelerin gençleştirilmesi için çıkarılan 1/5 budama ve ürün tazminatı uygulamasına neden ,kimin ve kimler tarafından karşı çıkıldığının , bugüne kadar üreticinin almış olduğu 1.2 milyar dolarlık desteklemeye karşı çıkanların kimler olduğunun,bu destekleme plan ve uygulamasının kimin eseri olduğunun hatırlamanızda yarar olacaktır.
Budama programını uygulamada 1997 den itibaren kim savsaklamış ve sonra 1/7 ye çıkarırken sektöre verilen zarara kimler göz yummuştur.
-          1992 den önce ,her üretici sattığı çayın brüt tutarından %4 stopaj vergisi vermekteydi.1994 den beri bu uygulama kaldırılmıştır.Bu işlemde bakanlık talimatı veya bakanlar kurulu kararı yoktur.Borsa kurucu başkanı ve genel müdür aynı kişiliktir.
 Bunun anlamı bugün için 100 kuruş olan yaş çay fiyatından alınması gereken 4 kuruş verginin 2 kuruşunun üreticiye bırakılmasıdır. Bu kaynağın 1994-2012 arası,Boyutu ile 60 milyon dolardan fazladır ve üreticinin cebine giderken kimin imzası ve sorumluluğunda uygulanmaya konulduğunun ve hem budama tazminatını ve bunu kaldırmak isteyen genel müdürlerinin  kim olduğunun öğrenmenizde ve bilmenizde yarar olacaktır,
-          1991 sonu YDK raporuna göre Çay-kurda paketlenen çayın %85 ini 9 firmanın,bunun %79 unu 5 firmanın tekelindeki bozuk pazarlama düzenin sonucu 75 000 tonlara düşen Pazar hacminin 100 000 tonlara taşıyan her ilde asgari 2-3 bayımız olan sistemi kuran kimdir,bu sistemi tekrar bozarak bölge ve bayi şirketleri kurarak ,çay sektörü kaynakları ile şeker fabrikaları kurmak ve reklamına aracı olmak,bayi karlarını %15-20 ler den %30-32 le re çıkararak sene sonu depodaki malın kağıt üzerinde  satışlarını tekele veya bayı şirketlerine kazançlar sağlayan ,hatta Çay-sanın arsalarını bu paralarla alınmasına zemini hazırlayan,aralık son 5 gününde 10-25 bin ton satıp ocak-şubat-mart gelirlerinden mahrum bırakılan çay-kur ve bunun sonucu mağdur edilen üreticinin durumuna STK liderleri ve bu işleri bilenlerden kalanlar  seyirci ve sesiz kimlerdir,karşı çıkanlar kimlerdir,hiç ses çıkarmayanlar kimlerdir.
-          1994-1995 de Özelleştirme kanunu çerçevesinde yer alan tüm KİT ler gibi Çay-kur da çerçeve kararları için yer almaktaydı. Hükümetten ve Öİ.başkanlığından 1992 öncesinde olduğu gibi bir özelleştirme hakkında  bir talep yoktu.
-          Ancak ileriki yıllarda Öİ Başkanlığınca yapılacak bir çalışma ve özelleştirmenin Çay sektörüne dinamit koyabileceğine inandığım ve gördüğüm için hükümetten özelleştirme hazırlık yetkisinin genel müdürlüğümüze verilmesini istedim.Bunu 1995 den beri söylemekteyim.
Eğer 1995 sonu erken seçimi yapılmasaydı bu yetkiyi kullanacak ve üreticinin sahip olduğu ,ekonomik imtiyazlı bir Çay-kur holdingi olacaktı.Paketlemeler ,fabrikalar,yeni yatırımlar, ithalat izin ve fonları,kaçakçılık mücadele yetkileri olan,bölgede enerji-ulaştırma-yatırımlarını üretici lehine ve bölge ekonomisi yerine organize yetkisi olan bir çay-kur planlanmaktaydı.Peki sizler ve yandaşlarınız tarafından Özelleşme  çalışmaları yapılırken siz ne yaptınız.hayır mı dediniz evet mi.Yoksa yaptıklarınızı konuşamayarak üç maymunlarımı oynadınız.
-          1997 de Özelleştirme idaresi hazırlığı olarak 12 fabrikanın ,kapatılması ,diğerlerinin AŞ ye dönüştürülerek özelleştirilmesi çalışmasında yer aldınız mı. Almadınız ise yardımcınızın o çalışmada ne işi vardı.
-          2000 lere doğru Özelleşme idaresi paketleme fabrikaları ile bölge satış bayiler ile (TEKELDEN KOPYA) kuru çay fabrikalarını iki ayrı gurup olarak satışını yapıp kuru çay fabrikalarını üreticiye bırakma yaklaşımı çalışmaları yapılırken kimler hangi görev ve noktalarda idi,siz nerede görevdeydiniz.
-          Özelleştirme idaresi sitelerinde özelleştirilecek KİT ler arasında Çay-Kur varmıdır. Özelleştirme idaresine bilgileri çay-kur kadroları vermezmi.
-          Çay-kur un özelleşecek KİT lerden çıkarılması için bilmediğimiz bir kanun taslağımı var.
-          Sizler bağırdıkça,insanları itham ettikçe,gerçekleri sakladıkça , erteleme ile daha kötü sonuçlar yerine üretici ve bölge ekonomisi menfaatlerine dönük yeniden bir yapılandırma yapacak özelleşme modeline neden karşısınız.Fikriniz,Bilginiz olmadığı için mi karşısınız.Yoksa anlamadığınızdan veya her zamanki gibi üreticiyi umursamayan davranışlarınız dan mıdır.Umarım özelleşmeyi Türk ekonomi modelinden çıkaracak bir öneriniz vardır ve genel müdür veya STK başkanları olarak Sn.Eski başbakana önerdiniz de yapmadığı bir husus olabilir ,hatta bu gün de söyleyecek önerecek bir fikriniz vardır.Hatta belki SN. Yilmaz döneminde hazırlanmasına katkıda bulunduğunuz özelleştirme modelleri de belki  olmuştur ve karşı çıktığınız olmuştur,ancak kamu oyu bilmiyor.
-          Bu gün ne yapılmalıdır. Bir yanda Ö. İdaresinin elinde sizin döneminizden de kalan özelleştirme modelleri var ve şartlar oluşunca özelleşecek  ,ancak hükümetin önünde gündemde değildir ,denirken gelecek için ne düşünüyorsunuz.Bu konuda fikrinizi söyleyin de bizde öğrenelim.
Sn. Yılmaz ın üreticiyi düşünerek özelleştirme yı yapmamış olması asparagas bir görüş.Yapamadığı ,başaramadığı ise doğru teşhistir.Çünkü özelleştirme adına attığı adımlar ,Özelleştirmeye Türkiye de Çay- sektöründen başlaması ile bellidir.Sektördeki ciddiyetin başı bozukluğa dönüşümü 1981-1985 olduğunu bu işi araştıranlar görür.Elbette siyasi nedenlerle ,seçim dönemleri öncesi hazırlanan özelleştirme projeleri ötelenmiştir.
Fakat öteleme ile,erteleme ile, ne kadar sürecektir.Öteleme veya erteleme bugünkü 40 000 ton çöp üretimini ,bugünkü vasıfsız kuru çay üretimini,yüksek maliyetli çay üretimini,sektörde giderek artan zarar ve stok durumunu ,açık finansman sorununu, ve en önemlisi ÜRETİCİNİN GİDEREK BOZULAN EKONOİK DURUMUNU NASIL KURTARABİLİRİZ.ÜRETİCİNİN 1992 ÖNCESİNDE OLDUĞU GİBİ YALVARARAK ÇAY SATMASINI 40-60 KURUŞLARA İNEN FİYATLARLA SOYULMASINI NASIL ENGELLERSİNİZ.Bu konuda fikriniz nedir.Düşünceniz nedir.Bunlara açıklık getirin.
Devleti yöneten ler. 24 Ocak kararları ile ,MGK ve Kurucu meclis anayasa ve kanunları ile,Anap hükümetince çıkarılan ve ilk uygulaması Çay-sektöründe başlatılan özelleştirme kanunları ve özelleştirme projeleri ile ,DYP-SHP_CHP hükümet programları ve uygulamaları ile ,tekrar Anap ve Ecevit ve 2002 den den sonraki tüm hükümetlerin programlarında yer alan bir kanun ve kanun gereği raporlarda yer alan tüm KİT lerin ve içinde ÇAY-KUR ün özelleştirilmesi de yer almaktadır.
Bu günkü iktidar, yani AKP  iktidarı bu modeli ilk kez kendisi kurmadı,ancak kurulmuş ,uluslar arası ekonomik entegrasyon gereği AB ve ABD,dünya bankası politikaları içinde hazır bulmuş ve devam ettirmektedir.
Özelleştirme idaresi de 1985 kuruluştan beri ülke bazında bu çalışmaları yapmaktadır. Doğru olan sizin görev yaptığınız hükümetlerdeki gibi Özelleştirme çalışmaları ,projeleri hazırlayın diyen bir başbakan veya hükümetin geçmişte olduğudur.
Eğer Sn.Yilmazın sizin dediğiniz gibi ÇAY-KUR u özelleştirmek istemeseydi ilk uygulama Çay-kurdan başlamazdı.Yukarda bahsettiğim modeller üzerinde çalışılmazdı.Daha ötesi Çay-kur gibi tarımsal KİT leri model dışında bırakabilirdi.Aksini yapmıştır,başaramamıştır.
Ancak defalarca ifade ettiğim gibi üreticinin temel hakkını koruyan, sektörü disipline eden,yaprak ve kuru çay fiyatlarını ,ödemeleri koordine eden bir yasal düzenlemeyi Başbakan olarak yapabilirdi.Yapmamıştır,yapamamıştır.Çünkü ona öneri getiren olmamıştır.sadece ne derse siz iyi bilirsiniz evet efendimciler destek vermiştir.
Rizeli bir Başbakana Çay sektörünü ve bölge sorunlarını yılda en az 10 defa birer saat anlatabilirsiniz. Dolayısı ile en mükemmel çalışmayı en iyi bilgilendirme ile yaparsınız.Rizeli olmayan bir Başbakana işinin yoğunluğu ve sistemin gereği Hazine ve DPT müsteşarı,Özelleştirme başkanı gider ‘’ efendim çay-kurun özelleştirme paketi tamam ,emir buyurun ‘’der. Başbakan da aferin derhal yapın emrini verir. İşte o zaman sis kalkarsınız bu kez iyi olmuş diyebilirsiniz.
Siz 2 000 000 milyon kişinin 41 ilde tütün ektiğini ,özelleşme sonucu ne halde olduğunu ,Şeker şirketinin özelleşmesi ile Pancarcının durumunun ne olduğunu . ülkenin tüm KİTlerini sattığını düşündünüz mü.
Daha öncede yazdım ve söyledim fakat size mikrofon uzatan olmayınca işi şahsileştiremediniz. Rize den seçimle göreve gelmiş iki başbakan var.Biri eski başbakan dır.fakat ne partisinin ne ülkesinin lideri olabilmiştir.Bazı konjöktürler onu  oralara taşımıştır.Bu nedenle AKP kurucusu son 10 yılın başbakan Erdoğanın Liderliği ile Yılmazı ayni cümlede kullanmak bile doğru değildir.Bu gün partisine ve Parlamentosuna Hakim Rizeli bir başbakan vardır ve hükümetinin programında tüm KİT lerin ve iktisadı varlıkların özelleştirmesi vardır ,fakat TOKİ gibi geliştirilen bir kamu ticari devlet kuruluşu da vardır.
Beş veya 10 sene sonra AKP veya Sn.Erdoğan başbakan olmayabilir.O zaman çay-kuru özelleştirirlerse sizinde görevde olduğunuz dönemlerdeki modellerden birini uygularlar ise 10 yılda çay sektörü biter o zaman size sorarlarsa ne diyeceksiniz.
İşte bu nedenle bir eğer deneyimlerim ve bilgilerim ,düşüncelerim var diyebiliyorsanız ,çözüm öneriniz.
Çay sektörünün bir düzenleme kuruluna,üreticinin satacağının ve fiyatının teşekkülünde ve ödemelerinin yapılmasında ,Türkiye pazarlarında çay satışları için bir yasal düzenlemeye mutlaka ihtiyaç vardır.Bunun içinde Çaykur da yer almalıdır.
 Özelleştirir, özerkleştirir,holdingleştirip imtiyazlar verin ,isterse tüm kurumu Üreticiye verin bir düzenlemeye mutlaka ihtiyaç vardır ve bunu da Parlamentoya-kamu yönetimine ve iktidar partisine mutlak hakim olan başbakan Sn.Erdoğan döneminde ancak en iyisi yapılabilir.
Benim modelim ,fikrim budur.Bu fikrin siyasi tarafı vardır diyenlerin akıllarından,bilgisinden şüphe ederim.
Sn Ural sizden tekrar ricam şudur.
Çay TV'nin www.haberkaradeniz.net sitesine girin,yazarlar bölümünde Tuncer Ergüven i tıklayın ve makaleleri okuyun.
-          Çay sektöründe Özelleştirme Başlangıcı,Çay üreticisinin istismar edilmesi ve gerçekler .
-          Çay sektöründe finansman sorunu neden çözülemiyor
-          Devlet ve Tarım bakanı ,
-          Lojistik merkez Rize
-          Çay parası kesintileri
 
Yazılarını okuyun , bu yazımı da iyice düşünüp ve anlamaya çalışın , fikrin,bilgin ve mantığın yetiyorsa bayılmamak koşulu ile gelin tartışalım ,yoksa okuduğunuzu anlamadan beyan vermeyin,size yakışmıyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar