Orhan YAZICILAR
Ç. RİZESPOR SOLUNUM CİHAZINDA!...
Yanılmadım!…
Önceki gün kendi sahasında Antalya maçını kaybedince, bu takımın, hiç kimse kusura bakmasın, tabir caizse ‘’Solunum cihazına bağlanarak’’ bundan sonraki hayatiyetini böyle sürdürmesi gerekecektir.
Tabii ki bu söylediklerim işin teknik boyutundan ziyade; tepki boyutudur.
Gelelim maça: Ç. Rizespor ilk yarı kazanma adın hiçte olumlu bir varlık gösteremedi. Göstermesi de mümkün değildi. Çünkü elinde ki malzeme o kadar kötü ve zayıf ki; rakip takımlar için (Her hangi takım olursa olsun) adeta dalga geçerek, çok da dikkate almadan yenip gidiyorlar.
Çünkü böyle bir takım kadrosu olmaz.
Bir bakın ki; şu takımda bu ligde oynayabilecek kaç adam var?..
Ben bir iki kişi diyorum; siz bunu üçe çıkarın. Var mı başka? Yok!.
O halde kimse kusura bakmasın. Hikmet Hoca’nın aldığı tüm adamlara bir bakın..
PTT Liginin vasat oyuncularından hiç de farkları yoktur.
Rıza Çalımbay’ın Ç. Rizespor da iken aldığı futbolcular bugün gittikleri takımlarda takır takır futbollarını oynuyorlar.
İşte size Kweuke örneği. Onu da Rıza Hoca almış; sende ki en iyi futbolcu ve en iyi kurtarıcı.
Neyse yapacak fazla bir şey kalmamıştır.
Nasıl olsa her mağlubiyet sonrası Hikmet Hoca yaptığı açıklamalarla yüreğimize su serpiyor.
Değil mi?
Bu fantezi açıklamaları bize yeter de artar.
Bir şeyi açıklama gereği duyuyorum:
O da şu..
Şeref tribünün de oturan çok değerli dostlarımızın 90 dakika çektikleri acıyı bir gazeteci olarak gözlemliyorum.
Tabii ki çok üzülüyorum.
Bunlardan bir kaçı..
Galeri Muzaffer Arslan abiy. Hacı ve Umre arkadaşım Yılmaz Sevimli. Sesi kısılana kadar bağırdı ve tepkisini dile getirdi. Yine hiç durmadan bağıranlar arasında Şükrü Cevahir. Yılmaz Zehiroğlu. Hiçbir maç kaçırmayan ameliyat sonrası o soğuk tribünde yerini alan Yılmaz Katmer ve onu hiçbir zaman yalnız bırakmayan hasta taraftar Emin Öksüz. Geçen hafta maç bitmeden tepkisinden dolayı sahayı terk eden eski yönetici Muharrem Kürkçü. İlerlemiş yaşına rağmen yıllar öncesi gibi heyecanı devam ediyor.
İşte bu ve bunun gibi bir çok Rizeli hemşerilerimiz maçlar da tabir yerinde ise ölüp ölüp diriliyorlar. Kimsenin bu insanlara bu işkenceyi çektirmeye hakkı yoktur.
Ne diyelim: Necati Hoca’ya bir kez dua ettirmiştim. Takım ciddi anlamda düzelmiş ve o sene ligde kalmıştık.
O duamıza Hikmet Hoca tepki göstermişti. Duamıza inanmamıştı.
Dün bir çok dost bana; hocam son kez Necati Hocaya bir dua daha yaptır diyorlar. Ama bu saatten sonra yapılacak dua; ne Hikmet Hocaya ve ne de futbolculara fayda sağlamayacaktır.
Orhan YAZICILAR