Ahmed ÇITLAKOĞLU

Ahmed ÇITLAKOĞLU

Aygün Attar aday olmamalıydı!..

 Giresun Üniversitesinin rektörü Aygün Attar, 11. Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah GÜL’ün atadığı rektörlerden…  Görev süresi 28 Mart’ta doluyor. 
Attar, rektörlük seçimlerinde “ben de adayım” dedi. Aday olmasında bir sakınca yok… Kimsenin itirazı da olamaz. 
Lakin keşke Giresun Üniversitesine aday olmasaydı!
 
Sayın Attar, atandığı günden itibaren 4 yıl boyunca Giresun’da Ak Partili siyasetçilerle yıldızı hiç barışık olmadı/olamadı.
Aksine atandığı günden itibaren hep Ak Parti karşıtı çevrelerce desteklendi. 
Belki Ak Partililer onu yalnız bırakınca muhalifler çevresini sardı da denilebilir.
 
Bir bakıma, bir üniversite rektörünün siyasî çevreler ve sivil toplum kuruluşlarıyla iyi diyalog içinde bulunması yadırganacak bir durum değil... Aksine alkışlanacak bir husus.
Lakin Giresun Üniversitesinde yadırganan husus; Ak Parti iktidar döneminde atanan bir rektörün Ak Partili siyasetçi ve iktidara gönül bağıyla yakın sivil toplum kuruluşlarınca eleştirilirken Ak Parti karşıtı çevrelerce alkışlanması!
***
Attar, tekrar rektör atanabilir mi?
Rektör atanma usulü, bilindiği üzere, üniversitelerin seçim yoluyla belirlediği 6 aday, YÖK tarafından 3’e indirilerek Cumhurbaşkanı’na bildiriliyor, Cumhurbaşkanı da bu 3 kişi arasından birini rektör olarak atıyor…
Üniversitelerde adayların belirlenmesi safhasında en çok rey alanlara itibar edilirken, gerek YÖK’ün 6 adayı 3’e indirirkenki seçiminde, gerekse Cumhurbaşkanının rektör atamasında “en fazla rey alan adayı” tercih zorunluluğu bulunmuyor.
 
Rektör Attar Hocanın üniversite seçiminde delegelerin ekserisinin reyiyle 1’inci olma ihtimalinin yüksek olduğu ifade ediliyor…
Ancak tarafsız siyaset tahlilcileri, Sayın Attar’ın rektör atanma ihtimalinin (son noktada) zayıf olduğu kanaatinde hem fikirler. Sebep olarak da ona destek çıkan, tekrar rektör seçilmesinde ısrarcı çevreler gösteriliyor.
 
Öyle ki, nerdeyse Ak Parti karşısı bütün çevreler; eskisiyle yenisiyle bütün muhalefet partili siyasetçiler, Ak Parti’yi hazmedememiş veya Ak Partililerle problemli bütün sivil toplum kuruluşları; Attar’a destek yarışına girmişler.
 
Ne garip ki, rektörü atayacak olan; statü gereği tarafsız görülse de gerçekte Ak Parti’nin tabii lideri Cumhurbaşkanı Erdoğan… Rektörün atanmasında ısrarcı olanlar ise Ak Parti karşıtı çevreler!
 
İlk anda, bazı özel sebeplerden dolayı Sayın Attar’ın tekrar atanma ihtimalinin olduğu söylenilmiş olsa da, son günlerde sergilenen seçim taktikleri; atanma ihtimalini zayıflatmış gibi görülüyor.
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı tanıyanlar gayet iyi bilir ki o, dışarıdan gelecek dayatmalara kesinlikle itibar etmez… Aksine, tam zıddı bir tavır sergiler! Erdoğan, başkasının gündemine tabi olmaz… Başkaları onun gündemine tabi olur.
 
Peki, Ak Parti karşıtı çevreler, Sayın Erdoğan’ın bu vasfını bilmezler mi? Bilmemeleri mümkün değil.
Bilmeyi bilirler de, gaye üzüm yemek değil de bağcı dövmek, şov yapmak olunca, bu tür tavırlar da kaçınılmaz oluyor.
Şayet bu çevrelerin beklentileri olmazsa, hiç kimse “hani demokrasi, hani adalet, hani liyakat, hani hizmet” demeye kalkışmasın!
Özellikle Ak Parti’nin 14 yıllık iktidar döneminde yaptığı hiçbir faydalı ve olumlu hizmeti söylemeye dili, alkışlamaya eli olmayanların, muhalefet cephesinin talepleri hilafına bir icraat vukuunda eleştirmeye de dilleri olmamalı.
 
Keşke Sayın Attar, bu muhalif çevrelerin desteğiyle adaylığını açıklamakla o çevrelerin adamı gibi gözükmemiş olsaydı da, bürokratik geleceğini de riske atmamış olsaydı!
Keşke Sayın Attar, Giresun’da değil de başka üniversitelerden aday olsaydı.
***
Akademi siyasi iradeye ram olmamalı… Lakin siyasî iradeyle çatışma içinde de olmamalı.
Rektör, bir hizbin, bir grubun adamı olmamalı… Herkesle uyumlu, yöneten değil “idare eden” olmalı.
 
“Sana rağbet ve muhabbeti olan kişiye rağbet etmemen, nasibinde noksana düşmendir. Senden hoşlanmayana rağbet etmense alçalmandır” (Hz. Ali (r.a)
 
Vesselam…
29 Şubat 2016 / 20 Cemaziye’l-evvel 1437 
 
Önceki ve Sonraki Yazılar