Trafikte yanan otobüslerin nedeni gazlı yağ

Son günlerde giderek artan seyir halindeki otobüslerin alev alma vakasının nedeninin gazla karıştırılan 10 numara yağ olduğu anlaşıldı.

Son günlerde otobüslerde yaşanan yangınlarla birçok iddia gündeme geldi. Araçların bakımsızlığı, yeterince sıkı denetim yapılmaması, yasadışı şekilde yakıt olarak on numara ve beş numara yağların kullanılması bu iddialar arasında. Ancak asıl nedenin 10 numara yağı içine solvent katıp incelterek mazot seviyesine getirilip kullanılması olduğu anlaşıldı.

Makine Mühendisleri Odası (MMO) Bursa Şubesi Başkanı Ali Ekber Çakar, 10 numara yağın araçlarda kullanılmasının yasak olduğunu ifade ederek, “10 numara yağ, ısıyı yükselterek motorun yan tarafındaki kabloların tutuşmasına sebep olur. Bu yağ yasak olmasına rağmen maalesef araçlarda kullanılıyor” dedi.

SOĞUTMA SİSTEMLERİ FARKLI

MMO Başkanı Çakar, 10 numara yağ hakkında İHA’ya açıklamalarda bulundu. Çakar, “Üreticiler araçları yakıt sistemine göre üretir. Aynı zamanda aracın konforunu da ön planda tutarlar. Benzin ve mazotlu araçların özellikleri birbirinden farklıdır çünkü kimyasal özellikleri, yanma ve tutuşma noktaları benzin ile mazotun birbirinden farklıdır. Soğutma ve diğer sistemlerini ona göre tasarlarlar” diye konuştu.

EGZOZDAKİ SİYAH KURUMLAŞMIŞ YAĞ

10 numara yağın ithal edildiğine dikkat çeken Çakar, "10 numara yağı içine solvent katıp incelterek mazot seviyesinde ülkemize getiriyorlar. Enjektörlere giden yağın bir kısmı yanar, bir kısmı da yanmadan egzoz kısmından çıkar. Bazı otobüslerin egzoz kısmına bakın, siyah kurumlaşmış bir tabaka görürsünüz. Bu, yanmamış 10 numara yağın dışarıya çiğ olarak atılması anlamına gelir” dedi.

“BÜTÜN M2 VE M3 SINIFI OTOBÜSLERDE ALARM SİSTEMİ OLMASI GEREKİYOR”

10 numara yağın araçlarda kullanılmasının yasak olduğunu belirten Çakar şunları söyledi: “Isı yükseldikçe soğutma sistemi onu düşüremez. Motorun yan tarafında birtakım kablolar vardır ve onların tutuşmasına sebep olur. Dolayısıyla 10 numara yağın araçlarda kullanılması yasaktır. Ama bütün bunlara rağmen araçlarda kullanılıyor. 2005 model öncesi üretilen araçlar yangın algılama sistemi ve alarm sistemlerini takacaklar. Bu sistem 2014 Ocak ayı itibariyle bütün araçlar için mecburi oldu. Şu anda ülkemizde 200 bin civarında M3, yani otobüs sınıfında araç var. M2, yani minibüsün bir üstü ile otobüs arasındaki araç sayısı da 200 bin civarında. 350-400 bin civarında M2 ve M3 sınıfına dahil olan araç var. Bu araçların hepsinde 2014 yılı itibarıyla yangın algılama ve alarm sistemi olması gerekiyor.”

“İSTANBUL’DAKİ OTOBÜSTE YANGIN ALGILAMA VE ALARM SİSTEMİ YOKTUR”

İstanbul’daki otobüs faciasını da değerlendiren Çakar, “İstanbul’daki yangın çıkan otobüs 2013 modeldir. Bu araçta yangın çıktıysa bunda yangın algılama ve alarm sistemi yoktur. Yangın algılama ve alarm sistemi takılmış olsaydı, yangını çok önceden haber vermiş olacaktı. Yangın algılama ve alarm sistemleri 250-300 euro, yangın söndürme sistemi 750 ile bin 250 euro civarındadır. İnsanını canı malından çok daha önemlidir. Bir insanın ölmesini hiç kimse arzu etmez. Onun için yerel yönetimler bu denetleme görevini yerine getirmek durumundadır. Biz bunun için her türlü desteğe hazırız” şeklinde konuştu.