Hanefi Avcı tahliye sonrası konuştu
Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, tahliye oldu. Avcı, tahliyesi sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu
Anayasa Mahkemesinin hakkındaki "ihlal" kararının ardından, Yargıtay 9. Ceza Dairesince tahliyesine karar verilen eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Silivri Cezaevi'nden çıktı.
ŞÜKÜR NAMAZI KILDI
Avcı daha sonra yaklaşık 60 kişiyle yakınlardaki bir tesise gitti. Avcı tesisin mescidine girip şükür namazı kıldı, arkadaşlarıyla oturup hasret giderdi.
Hanefi Avcı "“Bu yapılan haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin sadece benim şahsıma değil, tüm Türk toplumuna yapıldığını ve en son mağdurunun da hükümet olduğunu görüyoruz. Poyrazköy'e silahları gömenler o silahları bulanlardır. Bunları öylesine söylemiyorum yakında göreceksiniz" dedi.
"GERÇEK MAĞDURLAR İÇERİDE"
Silivri Cezaevi’nden tahliye edilen eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Malum olduğunuz üzere hükümete darbe deniyor. Bunun en çok mağdurları en çok bilinenleri Ergenekon, Poyraz ve Balyoz davalarıdır. Ama bilinmeyen mağdurları da var. Binlerce insana korkunç cezaları veriliyor. Gerçek mağdurlar bu cezaevinde yatıyor. Ama bu sahipsiz insanların burada yatan mahkumların davasını kimse bilmiyor, Sahip çıkamıyor. İnsanlara inanılmaz cezalar veriliyor”
"SIRADAN GÖSTERİLER BİLE SUÇA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ"
Özel Yetkili Mahkemeleri eleştiren Avcı, “Bu Özel Yetkili Mahkemeler korkunç bir tahribat yaptı. Terör örgütü diyerek birçok insanı, sıradan gösterileri ve öğrencileri bile suça dönüştürdüler. Esasen bu sistemi daha önce yargı kendi içerisinde görmeliydi. Ama şu da var; Türkiye’de gerçekten hakimlerde var. Umudumuzu kaybettiğimiz bir zamanda Anayasa Mahkemesi gecikmişte olsa adaletin olduğunu en az bizler kadar bu kararın yanlış olduğunu gösterdiler. Buda kendilerine teşekkür etmemizi gerektiriyor” diye konuştu.
"SON MAĞDUR HÜKÜMET"
Yapılan hukuksuzluğun öncelikle Türk toplumuna ve ardından hükümete yapıldığını belirten Avcı, “Bu yapılan haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin sadece benim şahsıma değil tüm Türk toplumuna yapıldığını ve en son mağdurunun da hükümet olduğunu görüyoruz. Ama şu var, ben yazmasaydım, içeri girmeseydim, Ahmetle Nedim gibi insanlar tutuklanmasaydı sizler duyarlılık göstermeseydiniz, yine bu kadar büyük hatalar yapmasalardı, bu 7 Şubat yaşanmasaydı, bir başbakanın ofisine böcek konulmasaydı, beki bugün bu olaylar bu kadar kolay anlaşılamazdı. Belki de bu yargı operasyonu başarılı olurdu. Hükümeti değiştirecek hale gelirdi” dedi.
“YAZDIKLARIMIN YÜZDE 99’U DOĞRULANDI”
Avcı, “Ergenekon gömüsü, şunun gömüsü, bunun gömüsü, Poyrazköy’de, Zirveyle ilgili gömülü bulunan şeyler sahte. Göreceksiniz bu silahları gömenler aynı zamanda kullananlardır. Toplumun hassasiyetlerini kullandılar. Türk toplumu yönlendirdiler. Bugün benim yazdıklarımın yüzde 99’u doğrulandı. Savcılıklara üç kez ifade verdim. Neyi nasıl bulacaklarını dahi tarif ettim. Yani sahtekarlığın bu kadar büyük olabileceğini, hukukun, mahkemelerin bu işlere alet olabileceğine inanamazsınız. Ama bence Türk toplumu büyük dersler almalı” diye konuştu.
"ÖZEL BİR PROGRAMIM YOK"
Tahliyesinin ardından özel bir programının bulunup bulunmadığı sorulan Avcı, “Çok özel bir programın yok. Bugünden sonra ne yapacağımı düşüneceğim. Ama şunu söylemek isterim. Burada kaldım diye üzülmüyorum. Ben inançlı bir insanım. Kaderdi, burada yatmamdan kazançlı da çıktım” dedi. Bir gazetecinin ‘yeni kitap yazacak mısınız?’ sorusu ise espriyle yanıt veren Avcı, “Belki ileride yazarım ama şimdi erken hele bir dışarıda gezeyim. Biliyorsunuz toplumda kitap yazmak çok ağır suçtur” diyerek yanıt verdi.
ŞÜKÜR NAMAZI KILDI
Avcı daha sonra yaklaşık 60 kişiyle yakınlardaki bir tesise gitti. Avcı tesisin mescidine girip şükür namazı kıldı, arkadaşlarıyla oturup hasret giderdi.
Hanefi Avcı "“Bu yapılan haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin sadece benim şahsıma değil, tüm Türk toplumuna yapıldığını ve en son mağdurunun da hükümet olduğunu görüyoruz. Poyrazköy'e silahları gömenler o silahları bulanlardır. Bunları öylesine söylemiyorum yakında göreceksiniz" dedi.
"GERÇEK MAĞDURLAR İÇERİDE"
Silivri Cezaevi’nden tahliye edilen eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Malum olduğunuz üzere hükümete darbe deniyor. Bunun en çok mağdurları en çok bilinenleri Ergenekon, Poyraz ve Balyoz davalarıdır. Ama bilinmeyen mağdurları da var. Binlerce insana korkunç cezaları veriliyor. Gerçek mağdurlar bu cezaevinde yatıyor. Ama bu sahipsiz insanların burada yatan mahkumların davasını kimse bilmiyor, Sahip çıkamıyor. İnsanlara inanılmaz cezalar veriliyor”
"SIRADAN GÖSTERİLER BİLE SUÇA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ"
Özel Yetkili Mahkemeleri eleştiren Avcı, “Bu Özel Yetkili Mahkemeler korkunç bir tahribat yaptı. Terör örgütü diyerek birçok insanı, sıradan gösterileri ve öğrencileri bile suça dönüştürdüler. Esasen bu sistemi daha önce yargı kendi içerisinde görmeliydi. Ama şu da var; Türkiye’de gerçekten hakimlerde var. Umudumuzu kaybettiğimiz bir zamanda Anayasa Mahkemesi gecikmişte olsa adaletin olduğunu en az bizler kadar bu kararın yanlış olduğunu gösterdiler. Buda kendilerine teşekkür etmemizi gerektiriyor” diye konuştu.
"SON MAĞDUR HÜKÜMET"
Yapılan hukuksuzluğun öncelikle Türk toplumuna ve ardından hükümete yapıldığını belirten Avcı, “Bu yapılan haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin sadece benim şahsıma değil tüm Türk toplumuna yapıldığını ve en son mağdurunun da hükümet olduğunu görüyoruz. Ama şu var, ben yazmasaydım, içeri girmeseydim, Ahmetle Nedim gibi insanlar tutuklanmasaydı sizler duyarlılık göstermeseydiniz, yine bu kadar büyük hatalar yapmasalardı, bu 7 Şubat yaşanmasaydı, bir başbakanın ofisine böcek konulmasaydı, beki bugün bu olaylar bu kadar kolay anlaşılamazdı. Belki de bu yargı operasyonu başarılı olurdu. Hükümeti değiştirecek hale gelirdi” dedi.
“YAZDIKLARIMIN YÜZDE 99’U DOĞRULANDI”
Avcı, “Ergenekon gömüsü, şunun gömüsü, bunun gömüsü, Poyrazköy’de, Zirveyle ilgili gömülü bulunan şeyler sahte. Göreceksiniz bu silahları gömenler aynı zamanda kullananlardır. Toplumun hassasiyetlerini kullandılar. Türk toplumu yönlendirdiler. Bugün benim yazdıklarımın yüzde 99’u doğrulandı. Savcılıklara üç kez ifade verdim. Neyi nasıl bulacaklarını dahi tarif ettim. Yani sahtekarlığın bu kadar büyük olabileceğini, hukukun, mahkemelerin bu işlere alet olabileceğine inanamazsınız. Ama bence Türk toplumu büyük dersler almalı” diye konuştu.
"ÖZEL BİR PROGRAMIM YOK"
Tahliyesinin ardından özel bir programının bulunup bulunmadığı sorulan Avcı, “Çok özel bir programın yok. Bugünden sonra ne yapacağımı düşüneceğim. Ama şunu söylemek isterim. Burada kaldım diye üzülmüyorum. Ben inançlı bir insanım. Kaderdi, burada yatmamdan kazançlı da çıktım” dedi. Bir gazetecinin ‘yeni kitap yazacak mısınız?’ sorusu ise espriyle yanıt veren Avcı, “Belki ileride yazarım ama şimdi erken hele bir dışarıda gezeyim. Biliyorsunuz toplumda kitap yazmak çok ağır suçtur” diyerek yanıt verdi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.