Başbakan 4+4+4'ü savundu

Başbakan 4+4+4'ü savundu

"TÜSİAD işine baksın, önce 28 Şubat'taki rolünü sorgulasın"

Başbakan Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında partililere seslendi. Başbakan, ikinci ameliyatı sonrasında pazar akşamı Ankara'ya gelmişti. Ameliyat sonrası ise ilk kez grup toplantısına katıldı.

Konuşmasına ameliyatı sonrasında kendisine geçmiş olsun dileklerini ileten herkese teşekkür ederek başlayan Başbakan Erdoğan, 28 Şubat, yeni eğitim sistemi, CHP'nin kurultayları ve terörle mücadele konularına değindi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve TÜSİAD'a çok sert eleştiriler yöneltti.

Başbakan Erdoğan, bin yıl sürecek denilen 28 Şubat sürecinin mimarlarının 15 yılda tarihten silindiğini ancak kendilerinin, dönemin mağdurlarının ve TBMM'nin "dimdik ve onurlu bir şekilde" ayakta olduklarını belirtti. 28 Şubat'ın, Türkiye'nin hem demokrasisinde hem de ekonomisinde büyük tahribata yol açtığını belirten Başbakan, 28 Şubat'ın demokrasi tarihimizdeki kara bir leke olduğunu söyledi.

CHP'nin pazar ve pazartesi günleri gerçekleştirdiği kurultaylara da değinen Erdoğan, 'Demokrasi şöleni' sloganıyla yapılan kurultaylarda bile demokrasi olmadığını iddia etti. CHP milletvekili İsa Gök'ün kürsü önünde tartaklandığını ancak Kılıçdaroğlu'nun bir müdahalede bulunmadığını söyleyen Erdoğan, "Millet dizi izlemeyi bıraktı CHP'yi izliyor. Entirika, kumpas ne ararsanız var" dedi.

Eğitim sistemindeki 4+4+4 sistemine getirilen eleştirilere ise çok sert cevaplar veren Başbakan Tayyip Erdoğan, "Kız çocukları okula gidemeyecek" eleştirisi yapan TÜSİAD'a ise "Kusura bakma TÜSİAD senin değil milletin arzusu gerçekleşecek" dedi. Erdoğan ayrıca TÜSİAD'ı 28 Şubat sürecindeki ve ekomik krizdeki rolünü sorgulamaya çağırdı.

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde;

 

"DİK DURDUK DİKLEŞMEDİK"

Ameliyatımdan sonra geçmiş olsun dileklerini ileten, sevgi mesajlarını gönderen herkese kalpten muhabbetlerimi gönderiyorum.

Gençlerimiz Ankara'ya gelişimde bir mesaj verdiler sloganlarıyla, 'Dik dur eğilme bu gençlik seninle' Milletimin bu güveni boşa çıkmayacak, hepsinin içi ferah olsun. Bugüne kadar hep dik durduk, dikleşmedik. Bu can bu bedende olduğu sürece hizmete devam edeceğiz.

Biz aldığımız oyla değil kazandığımız gönüllerle hareket eden bir partiyiz.

HOCALI MİTİNGİNDEKİ IRKÇI PANKARTVE SLOGANLAR

Pazar günü Hocalı katliamını tekrar protesto ettik. Hocalı'da katledilen kardeşlerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyoruz. Burdan bir kez daha Azeri kardeşlerimize desteğimizi iletiyoruz. İstanbul'daki mitingde marjinal bazı slogan ve pankartların olması Hocalı'ya dair görüşlerimizi değiştirmez. O acıyı anmamızı engellemez.

Türkiye'nin bütün vatandaşları etnik kimliğine, dinine ve kökenine bakılmadan eşittir. Taksim'deki mitingde marjinal fikirlerini öne çıkarmak isteyenlere karşı da tetikte olmaya devam edeceğiz.

Merhum Hocamız Necmettin Erbakın'ı da seneyi devriyesinde rahmetle anıyor, mekanı cennet olsun diyorum.

DIŞ POLİTİKA

Haftaiçi birçok dış politika görüşmesi yaptık. Türkiye'nin yoğun çalışmaları neticesinde Somali dünya gündemindeki yerini koruyor. Bizim öncülüğümüzde Londra'da konferans toplandı. Yine haftaiçinde Tunus'ta 60'dan fazla ülkenin katılımıyla Suriye'nin Dostları grubu toplandı. Burada da aktif rol oynadık. Mart ayı içerisinde de İstanbul'da bir toplantı düzenlenecek.

"28 ŞUBAT DEMOKRASİ TARİHİMİZDEKİ KARA BİR LEKEDİR"

Ülkemizin yakın tarihinde maalesef milletçe hatırlamak istemediğimiz tarihler var. 27 Mayıs, 12 Eylül gibi bugün de bir demokrasi faciasının yıldönümünde grup toplantımızı gerçekleştiriyoruz. 28 Şubat demokrasi tarimize bir kara leke olarak yazılmıştır.

28 Şubat müdahalesi 27 Mayıs, 12 Mart ve 12 Eylül'ün devamı niteliğinde, aynı ideolojinin yaptığı bir müdahaledir. Milletin iradesi ve milletin kendisi hedef alınmıştır.

"28 ŞUBAT'IN MAĞDURLARI DİMDİK AYAKTA MİMARLARI TOPLUM İÇİNE ÇIKAMIYOR"

28 Şubat ardından çok büyük bir enkaz bırakmıştır. En başta demokrasi ve ekonomi çok büyük yara almıştır. Türkiye yoksulluğa, yoksunluğa ve yokluğa mahkum edilmiştir. Yüzlerce insan görüşleri, inançları, kıyafetleri nendeniyle suçlu ilan edilmiştir. Binlerce insan fişlenmiştir. Bürokraside cadı avı başlatılmıştır. Toplum mühendisliği yapılmıştır. Üniversite kapılarında milletin evlatları rencide edilmiştir. Kılık kıyafettinden dolayı eğitim hakkından mahrum bırakılmıştır.

Bizler bugün 28 Şubat'ın mağdurları olarak ayaktayız; onurla ve gururla ayaktayız. TBMM 28 Şubat'ın mağduru olarak burada onurlu bir şekilde ayakta. Ama inanın 28 Şubat'ın mimarları toplum karşısına çıkmaktan utanıyorlar.

Tarih 28 Şubat'ın sadece mimarlarını değil onların taşeronu STK yöneticilerini, medya üyelerini ve yazarlarını bin yıl boyunca unutmayacaktır. Onları bin yıl geçse de affetmeyecektir. 12 Eylül'ün yargılanması için yol açılmıştır. Hiç kimsenin şüphesi olmasın 28 Şubat'la da hesaplaşılacaktır.

'KİNDAR GENÇLİK' POLEMİĞİ

AK Parti Gençlik Kongresi'nde kullandığım üstad Necip Fazıl'ın ifadeleri üzerinden bir kısım fırtına kopartıyor. Ne diyor üstad, "Dilinin, dininin, ırzının, kininin davacısı bir nesil" diyor. Bazı CHP'liler nasıl olduysa Yunus Emre'yi hatırlatmış bize. Biz kime karşı Yunus Emre ile kime karşı Köroğlu ve Dadaloğlu ile cevap vereceğimizi iyi biliriz. Biz mazluma karşı Yunus Emre ile zalime karşı Dadaloğlu ve Köroğlu ile konuşuruz.

"DEMOKRASİ DIŞI KURUMLARIN  YASAMA YÜRÜTME YARGIYA MÜDAHALE ETME HAKKI YOK"

Vesayetçi sistemin, özellikle millet iradesine musallat olmasına hiçbir zaman izin vermeyeceğiz. Demokrasilerde karar da yetki de milletindir. Demokrasi dışı kurumların yasama, yürütme, yargıya müdahale etmeye hakkı yoktur. Vesayetçi anlayışa müsaade etmeyiz. Genç nesillerin istikbalinin gölgelenmesine izin vermeyiz. Kendisini milletin üzerinde gören seçkinci, ukala zihniyet millet iradesini zedelemekten çekinmedi.

"TÜRK SOLU GEÇ UYANIR ÇÜNKÜ BİR GECE ÖNCE ÇOK İÇMİŞTİR"

Kurultaylarında bile demokrasi yok. Ama peki, demokrasiye bu kadar aşıktınız da 28 Şubat'ta neredeydiniz? 27 Mayıs'ta ne yaptınız? Bunların demokrasi anlayışı platonik. CHP'nin jetonu geç düşüyor.

Yazar merhum Oğuz Atay'ın bir lafı var: "Türk solu geç uyanır çünkü bir gece önce çok içmiştir." Bakın ben demiyorum Oğuz Atay diyor. Bunlar 28 Şubat'a da geç uyandılar. Ergenekon konusunda da geç uyanacaklar. O zaman biz de onlara günaydın diyeceğiz.

Kaset operasyonundan sonra iktidara gelen bir genel başkanının vesayete karşı duruşunu zaten hiç beklemedik. Kılıçdaroğlu, geçmişleriyle gurur duyduklarını söyleyerek tek parti dönemine sahip çıktı. Dersim katliamından dolayı da, İstiklal Mahkemeleri konusunda da gurur duyuyor musunuz? CHP'den aldığı enkaz ülkeyi 10 yılda ayağa kaldıran Demokrat Parti'ye yaptığınız 27 Mayıs darbesiyle de gurur duyuyor musunuz?

"MİLLET DİZİ İZLEMEKTEN BIKTI SİZİ İZLİYOR"

'Başbakan CHP'den korkuyor, bütün konuşmalarını bize ayırıyor' diyorlar. Yahu aynaya bakın aynaya, millet dizi izlemeyi bıraktı sizi izliyor. Entirika, kumpas ne ararsanız var. Tekrar söylüyorum biz Kılıçdaroğlu'dan ziyadesiyle memnunuz. CHP'den çok memnunuz. CHP'nin başında böyle bir genel başkan olduğu sürece biz gücümüze güç katacağız.

Kurultayda çok ilginç bir şekilde kürsünün önünde kendi vekillerinden biri linç ediliyor. Kılıçdaroğlu şirazesinden çıkmış bir şekilde korumalara "Beni CHP'lilerden korumayın" diyor. Yahu orada linç edilen senin kendi milletvekilin. Konuştuğu kürsünün önünde kendi milletvekili tartaklanıyor, Kılıçdaroğlu engel olacağı yerde konuşmasında bize hakaret ediyor.

"YENİ SİSTEM 28 ŞUBAT'IN EĞİTİME VERDİĞİ TAHRİBATI ONARACAK"

Menderes döneminde, Özal döneminde milletin genç, fakir, zeki çocukları iyi üniversitelerde okuyarak bir yerlere geldiler. İşte 28 Şubat bu duruma da müdahale etmiştir. Bu ülkenin, bu milletin çocukları okumasın, iyi yerlere gelmesin diyen elitist, seçkinci bir anlayışın ürünüdür 28 Şubat. 4+4+4 sistemi 28 Şubat'ın eğitime verdiği tahribatı onaracaktır.

"TÜSİAD ÖNCE 28 ŞUBAT'TAKİ EKONOMİK KRİZDEKİ ROLÜNÜ SORGULASIN"

Üç kademeli eğitim Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu en modern eğitimdir. 4+4+4'e malum çevrelerin tepkisi Türkiye gerçeklerinden uzak. Yapılan bir reform karşısında CHP'nin statükoyu savunmasına alışmış durumdayız. Ama 8 yıllık kesintisiz eğitimin mimarlarından TÜSİAD'ın bu reforma karşı çıkması ilginç.

Kusura bakma TÜSİAD senin istediğin olmayacak. Milletin dediği olacak. Sıkılmadan 'kız çocukları okula gidemeyecek' diyorlar, el insaf. 9 yıllık raporlara bir bakar insan. Secaat eylerken sirkatin söylüyorsunuz. TÜSİAD önce 28 Şubat'taki rolünü sorgulasın. TÜSİAD önce 28 Şubat'taki ekonomik krizdeki payını sorgulasın. Bu yeni sistemde kız çocuklarının dışarıda kalmasını savunmak saçmalıktır.

"KIZ ÇOCUKLARININ OKULLAŞMASI REKOR SEVİYEDE"

Dertleri başka, dertleri ideoloji. Okullaşma oranı özellikle de kız çocuklarındaki okullaşma oranı AK Parti döneminde rekor seviyelere ulaşmıştır. Bunları biliyor musun TÜSİAD? Türkiye'de kız çocuklarının okullaşma oranı erkek çocuklarının okullaşma oranından daha fazla. En fazla yatırımı eğitime yaptık. Bu şekilde saldırmak bakar kör olmaktır.

TERÖRLE MÜCADELE

Terörle mücadele konusunda, güvenlik kurumları arasında bir çatışma varmış gibi göstermek Türkiye'ye bir yarar sağlamaz. Uludere'deki kardeşlerimizi unutmadığımızı da belritmek isterim. En az onlar kadar acı hadisenin aydınlatılmasını bekliyoruz. Uludere'deki ve bölgedeki kardeşlerimiz merak etmesin. Bu süreç, hukuk süreci netleşecektir.

Komisyondaki toplantının ardından muhalefet milletvekilleri dezenformasyon yaptı. CHP ve BDP'nin her zamanki tutumu.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.