Çalımbay’dan Devrim Gibi Bir Öneri

Çalımbay’dan Devrim Gibi Bir Öneri

Çalımbay’dan Türk Futbolu İçin Devrim Gibi Bir Öneri.

  Süper Lig’deki yabancı kontenjanı konusunda fikrini söyleyen Çalımbay, “Kulübeleri genişletin 22 kişi yapın dedim. Eğer ben 10 tane yabancı alıyorsam tribünde olması yanlış. Benim düşüncem kulübeyi geniş tutarsak daha iyi olabilir. Mola gibi bir şey de konuşuldu. Bu olursa büyük değişiklik olur” dedi
Çaykur Rizespor lige hızlı bir başlangıç yaptı, iyi de sonuçlar aldı. Ne var ki o çıkış, ilk yarının bitimine haftalar kala yerini hayal kırıklığına bıraktı.
İyi gittiği dönemde bile teknik direktör Rıza Çalımbay’ın, maç sonu söylemlerinde sürekli, “ ‘Bu takıma takviye şart” demekten, dilinde tüy bitti!

Rıza hocanın, bu konuşmaları kamuoyunda, çeşitli spekülasyonlara bile yol açtı. Hatta, “Takım iyi gidiyor, nereden çıktı bu takviye?”yorumlarını da beraberinde getirdi.

Ancaak, Rıza Çalımbay, tecrübeli bir hocaydı. Geleceği ve tehlikeleri görüyordu. Bizler dışarıdan, o içerden bakıyordu. Nitekim, Rıza hocanın dedikleri bir bir çıktı, Rizespor ilk yarıyı sıkıntılı kapattı.

Hocanın belini büken, her teknik adamın korkulu rüyası olan ardı ardına gelen sakatlıklardı. Hiç bir şeyden çekmedi Rıza hoca, sakatlıklardan çektiği kadar… Hiç bir maça tam kadro çıkaramadı Rizespor’u. Yani, kenarda hep huzursuz ve gelecek kaygısı yaşadı Rıza hoca.

Rizespor’un teknik direktörü Rıza Çalımbay’ın Antalya’da kapısını çaldık, iki saat oturduk, konuştuk.

*** 4 forvet, 3 gol

‘Bir dokun, bin ah dinle’ misali Rıza hoca… Ne var ki, tüm olumsuzluklara karşın ayakta kalmayı bilen, kendi yağıyla kavrulan, Rizespor’u korkulu bölgeden uzaklaştırmak için gece gündüz çalışıyor. Yönetimle sürekli diyalog halinde…

** Takviyeler ufak ufak başladı, biraz olsun yüzü gülüyor hocanın:

“Kweuke var forvet. Depetris, Uche ve Ozan vardı. 4 forvetin attığı gol sayısı 3… Benim korkumun nedeni bu. Kweuke hep sakattı. Uche ve Depetris’ten verim alamadık. Uche’nin bir katkısı olsaydı forvet arıyor olmazdık. Çok sakatlıklar, şanssızlıklar yaşadık. Ben antrenörlük hayatımda bu kadar sorun yaşamadım. Yoksa biz lige iyi başladık. Sakatlıklar ne zaman fazlalaştı, o zaman sorun yaşadık.”

Sakatlıkların nedeni hocam? Ağır mı çalıştırıyorsunuz yoksa?

“Biz sakatlıkları da araştırdık. Bizle alakası olmayan, darbeye bağlı sakatlıklardı. Kaan’ın bağları koptu, Cernat’ın dirseği kırıldı. Sercan’ın ameliyat olması lazım. Eren sakattı. Hurşit sezon boyunca sakattı. Kweuke’nin 90 dakikası yok. Rahat kazanabileceğimiz maçlarda da inanılmaz hatalar yaptık.”

** Peki, hocam Rizesspor ilk yarıdan ders çıkardı mı?

“Aldık, ona göre takviyeler yapıyoruz. Yapmaya da devam edeceğiz. Birinci lig ile Süper Lig’i karıştırmamamız gerekiyor.  Alınan oyuncuların Süper Lig tecrübesi olması gerekiyor. Defansta fazla eksiğimiz yok. Ofansa oyuncu şart. Golcü arıyoruz. Ancak bu yabancı da olur. Çünkü  Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray’dan yerli golcü alamazsın. Bu yüzden yabancı arıyorsun. Onları da almak için para vermen gerekiyor.”

** Para var mı hocam?

“Parasal sıkıntı o kadar yok. Ancak tabii ki istediğimiz transferleri yapamıyoruz. Her şeye rağmen oyuncularımızın alacakları yok. Transfer yapamazsak zorlanırız.”

**Ya olmazsa, pes eder, bırakır mısın hocam?

“Hiç bir takımı yarı yolda bırakmadım. Son limitlere kadar zorlarım. Ancak yönetim farklı anlayışta olursa tabii ki durum farklı olur. Başkanımız kaynak bulmamız gerektiğini söylüyor. İnşallah bulurlar, aksi taktirde zorlu bir ikinci yarı bizi de bekliyor.”

** Rıza hoca Fatih Terim’in teknik direktörlerle yaptığı toplantıda ilginç bir öneri de getirmiş:

“Yabancılarla ilgili önerim, ‘kulübeleri genişletin 22 kişi yapın’ dedim. Eğer ben 10 tane yabancı alıyorsam kulübede olması gerekiyor. Tribünde olması yanlış. Fenerbahçe çok büyük paralar verip oyuncusunu tribünde oturtabiliyor. Benim düşüncem kulübeyi geniş tutarsak daha iyi olabilir. Mola gibi bir şey de konuşuldu. Bu olursa büyük değişiklik olur. Isınan oyuncu sorunu da var. Üç oyuncu şartı var. Ama bir sakatlık olursa oturan oyuncuyu alabiliyorsunuz. O zaman zor durumda kalıyoruz. Fatih hoca mükemmel bir şey yapmış. Fatih hoca ile oynadık, benim antrenörlüğümü de yaptı. Fatih hocayı değişik buldum. Türk futbolunu tamamen eline almış. Çok iyi şeyler yapacağını düşünüyorum. Türk Futbolu’nun sıkıntılarını çok iyi biliyor. Dersine çok iyi çalışmış. Fatih hoca her zaman iyiydi, ancak bu sefer hep birlikte hareket edip dinliyor. İnşallah başarılı olur.”
Beşiktaş havasını kaybetti
Hocaya Beşiktaş’ı sormamak olmazdı:

“Beşiktaş havasını kaybetti. Mükemmel bir hava yakaladılar. Oyuncuların kendilerine güvenleri vardı. İlk oynadıkları Bursa maçı mükemmeldi. O tempoyla gayet iyi gidiyorlardı. Galatasaray maçında alınan ceza, sahalarının olmaması sorun yarattı. Oynadığı takım sıradan bir takım değil. Galatasaray’dı. Beşiktaş’ın geçen seneye göre kadrosu daha kaliteli. Ama herkesin performansını artırması gerekiyor. Hava çok önemliydi onlar için. Fernandes üst düzey oynuyordu. Oğuzhan da süper oynuyordu. Bizim maçta bir ara 5 forvet oldular. Çok iyi bir hava yakalarsın, kazanırsın. Ama onu kaybettiğin zaman olmaz.”

Peki, zirveyi başka hangi takım zorlar hocam?

“Kasımpaşa var Kasımpaşa… Her ne kadar Akhisar’dan dört gol yeseler de, kaliteli bir kadroya sahipler. Şampiyon olmasalar bile Avrupa’ya giderler.”
Golf ustası
Rıza hoca için yeter ki, spor olsun, fark etmez. Meşin yuvarlağı çok seviyor, öyle kenarda kalarak antrenmanları izlemez! Zaman zaman oyuna bile girer, ilerlemiş yaşına rağmen, gençlere ayak uydurur. Hatta o hırsıyla onları bile geçer. Basketbolu da çok iyi oynar, iyi biliriz. Acaba golf oynar mı dedik. Gittik, otelin yanında kilometrelerce golf alanı var. Aldı eline golf sopasını, başladı topa vurmaya. Bir golf hocası ona nasıl tutulacağını ve topa nasıl vuracağını gösterdi. Biz fotoğraf peşindeydik, işimizi bitirdik. Gelin görün ki, Çalımbay’ı oradan almak ve otele döndürmek için bir hayli uğraştık!
En güzel özür dİleyen, Engin!n Hocam Engin Baytar’ı kiraladınız. Engin’i bize anlatabilir misin?

“Engin Baytar çok iyi birisi. Sahada kaybetmeyi sevmiyor. O yüzden agresif olabiliyor. Onun dikine giderlerse, hakem bile olsa değişebiliyor. Engin’in değiştiğini düşünüyorum. Eskişehir’de onunla çalıştık. Onun takımı iyi bir yerde tutmamızda çok faydası olmuştu. Burada da yararlı olacaktır. Çünkü onu çok iyi tanıyorum. Çok güzel bir kalbi var. Hem iyi oyuncu, hem de Türkiye’de bana göre en güzel özür dileyen bir futbolcudur Engin.”
En şanslısı Fenerbahçe

** Bu tür söyleşilerde daldan dala atlarız, rotayı hep farklı yere çeviririz. Lideri sorduk hocaya:

“İkinci yarı çok şeyler olabilir. Şu anda bana göre üste alta baktığında en şanslı takım Fenerbahçe. Kovalayacak takım tabii ki var. Ancak Fenerbahçe’nin çok iyi bir kadrosu var. Sahasında taraftarı ile de çok güzel bütünleşiyor. Bir gün Emenike, bir gün Kuyt, bir gün Webo, bir gün Sow çıkıyor. Çok alternatifli bir kadrosu var. Galatasaray da çok başarılı. Üç kulvarda gidiyor onlar da. Fenerbahçe’nin tek kulvarda devam etmesi onlar için çok büyük bir avantaj. Trabzonspor da sıkıntılı, onlara da takviye şart.”
‘Sergen istemeli’
Hocam ligde Beşiktaş patentli teknik adam zincirine şimdilerde Sergen Yalçın da eklendi:
“Sergen çok akıllı, eğer kendini tam verirse hocalık da yapar. Antrenörlük çok zor bir iş. Sıkıntı, stres her şey var. Koskoca şehrin sorumluluğu sende. Futbolun konuşulmadığı yer yok. Bu işe ilk defa adım attı. Başarılı olur ama istemesi lazım.”

BİLAL MEŞE / ÖZEL RÖPORTAJ

 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.