Yarıyıl tatili başlamak üzere. Çocuklar heyecanlı. Kimi sitresli,kimi mutlu ama geneli tedirdin .çünkü herşey bir yana evde asla memnun olmayan anneler babalar var.
Teknolojiyle değişen pek çok şey gibi, karnelerde değişimden nasibini aldı.e okul var artık ve veliler çoktan notları ve en önemlisi ortalamayı öğrenmişti.Belkide Çerçevelenen ve evin en güzel köşesine asılan karneler daha kıymetliydi.
Karneyi çocuklar alıyor olsa da karne aslında hepimizin. Çocukların aldığı karneler aynı zamanda annelerin, babaların, öğretmenlerin, komşuların, konukomşu bile daha sokağın başından sorar
-karne nasıl?
oysa kimbilir belkide bir kez olsun sorulmamıştır O na
nasılsın? ,harçlığın varmı ?,ayakkabın yazlık gel sana bir bot alalım diyeni olmamıştır çocuğun ,ama karne önemli ya herkes sorar
Okul çocuklar için sadece alfabenin, sayıların, işlemlerin değil aynı zamanda yaşamın öğrenildiği yer. Çocuklar okula sadece kitapları, defterleri getirmezler. Çocuklar okula, içinde yaşadığı ailenin kültürünü, ailesinde konuşulan dili, televizyonda izlediği filmi, bilgisayar oyunlarında kanıksadığı vahşeti, okul yolunda dolmuşta işittiği sohbeti ve sokakta gördüklerini de getirirler. Kısacası çocuklar okula kendi yaşamlarını ve toplumun kültürünü de getirirler. Paylaşır çocuklar birbiriyle, iyi ya da kötü olduğunu fark etmeden herşeyi.
Çocuklarınızın karnelerini incelerken sadece ders notlarını değil, davranış notlarını da önemsediğinizi onlara gösterin. Sadece akademik başarının değil iyi bir insan olmanın da önemli olduğunu hissettirin. Modern çağın gelecek için tek gereksinim olarak dayattığı kariyer hedeflerinin yanında mutlu bir insan olmak için başkalarını sevmek, sorumluluk sahibi olmak, ahlaklı olmak ve inançlı yaşamak gerektiğini de öğretin çocuklarınıza.
8.sınıfta okuyan oğullarım dersleri ve notlarıda iyi olmasına rağmen bana gelip
''anne sen bize neden baskı uygulamıyorsun ''
''neden yasaklar koymuyorsun ''diye sorunca kulaklarıma inanamadım
aynı soruyu bir kaç gün sonra tekrar sorunca çok garip bir hüzün çöktü içime sebebini yazsam sayfalar sürer yazmayacağım.
''oğlum ne yasağı neden niçin not için mi'' ?
yo hayır yasak yok kendi yasaklarını kendin koy dedim ne kadar doğru yaptım bilmiyorum .oğlum sen çocuksun hafıza kartı değilsin ki sadece yükleme yapayım yasaklarla .yarın sen büyüdüğünde çocukluk anılarında ne olacak
''ey gidi günler ey nasılda günde 200 test çözerdik değilmi ''
7 yıl okuduğu okuldan ayrılmak zorunda kalmışlardı ve 14 yıldır yaşadıkları mahalleden ayrılmışlardı ,evimiz yıkılmış istemeden de olsa buraya taşınmıştık .hayatımızda maddi manevi herşey alt üst olmuştu çölde iki kum tanesiydiler benim gözümde yabancıydı herşey herkes bu okulda bu mahallede ,yolda bile tanıdık kimse yokdu günümüz şartlarında çocuklarımın değil sınava hazırlanmak bunalıma girmelerinden çok korkmuştum.ben düzenleri bozulmuş çocuklarımın notları ile değil ruh sağlıklarıyla ilgılenıyordum açıkcası ve çocuklarım mutlumuydu benim için önemli olan buydu
''mutlumusun oğlum ? '' evet anne dendi
o zaman eminim ki bu karnen iyı olmasa da diğeri çok iyı olucak .çünkü siz hafta içi okul hafta sonu okul ve kursdasınız ve öğretmenleriniz gerçekten çok verici ,ve senin kafan rahatsa zaten öğretmenlerinizin anlattığını alırsınız .o zaman yasağa gerek yok .sen kendi planını kendin yap ama fırsatı buldukca da oyun oyna dedim .konu kapandı bizim evde.
e okula bakmadım eski kafalıyımdır ben o mis gibi kağıt kokan karneleri bekliyorum .
hayat çok kısa bir o kadar da uzun .işallah çocuklar ders ve testler arasında çocukluklarını kaçırmazlar.
gelecek ve iyı bır meslek önemli .ama ondan daha önemlı bır şey var ''insan olmak .''
doğa kendini sevene çok cömerttir doğada yı seven ve istemesini bilen aç kalmaz .hayatta kalmak için eğer karnımız toksa şükürler olsun buna ve değerlerimizi örf ve adetlerimizi unutmamışsak birileri bize o testler ve sınavlar arasında bunlarıda öğretebılmış ise oh ne mutlu bize .çünkü mesleğin ve rütben ne olursa olsun önce insanlığın olsun diye düşünüyorum.
Düşük notlar yükselir, kırık notlar sağlamlaşır lakin kırılan çocuk kalbi kolay kolay tamir olmaz. Bu yüzden çocuklarınızı karnesi iyi değil diye incitmeyin. Başarmak için onlara destek olmak, yeni fırsatlar sunmak ve eksik bıraktığımız şeyler noktasında kendimizi sorgulamak daha faydalı bir yol, hepimiz için.
Bırakalım çocuklar yine kardan adam, meşe ağacından kızak yapsınlar. Gönüllerince eğlensin, dinlensinler. Kardan adam erir fıtratı gereği, lakin çocukluk hatıraları baki kalır. Bu yarı yıl tatilini de kurslarla, sınavlarla, etütlerle geçirmesin çocuklar. Çocuklar yine çocuk olsunlar, çocuklar hep mutlu olsunlar…
hoşgörünüze sığınıyorum
sevgiyle kalın