Ligler başladı ama; bu bizim TRT hiç akıllanmaz. Taraflı yayınından taviz vermez..Aynı tas, aynı hamam.
Maç yayınlarına yorumlarına şöyle bir bakın...!
Cuma günü oynanan bir maç, günlerce farklı yorumcularca tartışılır mı?
Üç büyüklerin maçı varsa 2 gün önceden farklı yorumcular(özel kanallar spor programlarını askıya alınca tamamı ve gazete spor yazarları kapağı buraya attılar. Kimin parasıyla? bizim paramızla) başlıyorlar konuşmaya.
Şöyle oynamalı, böyle oynamalı. O yayın bitiyor bu sefer başka üçlü başlıyor büyük takımı anlatmaya. Rakiple ilgili tek söz etmeden. Bu tür yayınların kime faydası var ki?..
Maç oynanırken devre arasında bir üçlü çıkıp ilk yarıyı anlatıyor. Maç bitiyor, bu defa bir başka üçlü görüntüye geliyor...
Mesela; spor programı adı altında yapılıp sadece futbol konuşulduğu yayında eski hakem sadece hakemleri kötülüyor. Takımlara laf etse bir daha yayına çıkamaz, maaştan olur. En zayıf halka hakemler. İleri al, geri sar, yavaş oynat, bunun kime ne faydası var? Maç özetlerini yayınla, hocaların demeçlerini ver ve kapat. Ama böyle yaparlarsa o üçlüler nasıl nereden maaş alırlar?
Maç biter üçlünün biri yorum yapar, sonra başka üçlü. Cuma maçının pazartesi hala konuşulmasının kime faydası var? Yorumculara elbette...
Hafta sonları eski ve yaşı hayli geçkin gazeteci hala olimpiyatları yorumluyor, bu ayıp... Ama. TRT kurumu elektrik, elektronik her kullanımdan para alıyor, yani ana sponsor vatandaş. Elbette hesap sormalı, ama kimden, nasıl? Futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen’e yıllık 8,5 milyon verilmesine ne diyorsunuz? Neyin bedeli? Bu para ile kaç okul, kaç sağlık ocağı açılır?
Geçtiğimiz yıllarda el kol hareketleri ile hakeme tepki gösteren bir oyuncu bir metreden ettiği küfürlere rağmen kart cezası almadı. Hakemler maçları yönetmiyor, idare ediyor. Milli takım gibi hakemlik de artık sadece para. Hakemlerin yıllık kazançlarına bakın, mesleklerinde 10 yılda aldıklarını 1 yılda alıyorlar neden yönetip de tepki alsınlar? Sistem hep güçlüden yana değil mi?
TRT bizim...!
Bu kurumun amacı özel kanallarla....şey yarıştırmak değil, olmamalı. Eğitim, bilgilendirme, eğlence vs olmalı. Özel kanallarda dikiş tutturamayanların sığındığı, işsiz kalınca geldiği liman olmamalı.
Kim yapacak? Kimler düzeltecek bu işi...?
Onu ben de bilmiyorum.
Siz söyleyin....
Yazık...!