Karadeniz Çocuğunun Kürt’e Mektubu..

Orhan YAZICILAR
                                  VATAN AŞKI
Karadenizliyim!
Lazca konuşma merakım hiç olmadı.
Anadilde Lazca isteğim olmadığı gibi.
Karadeniz diye adlandırılan topraklarda hep gurbeti yaşadım.Bazen inşaatçı oldum.Bazen yurt dışına göç eden emekçi.
Patika yollarla doludur yaşadığım yer.Keçi yolu diye tabir edilen yolları hiç keleş ile dolaşmadım.
Pusu kurmadım askere, polise.
Sen susuzluktan yakınırken ben sellerin sürüklediği seller arasında kaybettiklerimin cesetlerini aradım.Hala daha bulamadığım cesetler.
Senin adın sınır kaçakçılığıyla anılırken,ben yasa dışı silah kaçakçısı olarak tanındım.
Silah ürettim evimin ahırında,namlu taktım oyuncak silahlara.
Sen Irak,Suriye topraklarında gezinirken ben de Gürcistan topraklarına uzanmışım ara sıra.
Bazıları bizi çok özdeş kabul eder.ür
Lazlar Kürtün Deniz görmüşüdür der bilirsin.
Benziyor muyuz Gerçekten?
Hem de çok,hem de hiç!.
Benziyoruz;Sen karnı burnunda anne adaylarını kızak ile hastanelere taşırken, ben sırtımda taşıyorum.
Benzer miyiz?
Ülkemin en ağır işlerini beraber sırtladık.
Sana ulaşma konusunda devletin nasıl geç kaldığını iddia ediyorsan benim de farkım yok bilesin.
Benzemez miyiz?
Aynı gelenek yüzünden silahına sarılıp binleri öldürdük namus anlayışı gereği.
Silaha merakımız;silahı yaşamın parçası görme anlayışımız hep aynı.
Benzemez miyiz?
Çok benziyoruz çok..
Kürtler,Lazların deniz görmemişidir.
Ne kadar doğru değil mi?
Orhan Yazıcılar - Gazeteci Yazar