Öncelikle şu soruma cevap almak istiyorum; sayın Hikmet Karaman’dan.. Üç hafta öncesinde oynanan futbol ve alınan sonuçların yerine, neden böylesine çirkin ve rezil goller yenilmeye başlandı.
Böylesine kötü sonuçların alınmasında ki etkenler nelerdir? Bir takımın kalecisini düşünün; üç maçta 11 gol yiyor.ve haftaya deplasmanda Allah bilir bir de Hikmet hoca bilir yine kaleyi o kişi koruyacak.
Bakın: Kendi sahasında öyle bir maça çıkıyor ki; yenerse ligde kalması kesinleşecek konumda. Buna kimsenin itirazı yok. Rakibin geçen haftadan cezalı iki önemli adamı bu maçta yok. Maça tek forvet olarak Kweuke ile başlıyor. Orta sahan tamamen dökülüyor. Defansın etekleri tutuşmuş gibi paldır küldür toplarla çıkmaya çalışıyor. 20. Dakikaya kadar ciddi bir atağın yok. Kaldı ki rakip te kontrollü bir şekilde ceza sahasını etrafından bol şut denemelerini sürdürüyor. Ve bunda da muvaffak oluyor. 20 dakikada istediği gibi pozisyon geliştirip uzaktan sert bir vuruşla rakip 1-0 öne geçiyor.
Hadi buna kaza golü dedik ve içimize sindirdik. Ama oda ne? Ne oyun düzeninde bir değişiklik, ne de gol yollarında pozisyona girebilmek. Hiçbir çaba yok!.. İlk yarı böyle bitiyor.
İkinci yarı iki oyuncu değişikliğiyle başlıyor. Takım seyircinin birazcik canlı desteğiyle hareketleniyor, ama yetersiz ve rakip 2-0 yapıyor. Dakika 65 rakip takım 10 kişi kalıyor. Bu Ç.
Rizespor adına önemli bir avantaj olması gerekirken; maçın bitimine de uzatmalarla birlikte 30 dakika kalmasına rağmen biraz kımıldanma oluyor ama yetersiz. 10 kişi oynayan Kasımpaşa; paşalar gibi geliyor 3. Golünü de atıyor.
Ardından Kweuke ile bir teselli golü kazanıyoruz.
Ancak sonuç tek kelimeyle rezaletle tamamlanıyor.
Ç. Rizespor’da inanın hiçbir futbolcu olağan üstü top oynamadı. Ama Kasımpaşa da en az 5-6 futbolcu olağanüstü futbol oynadı.
Hikmet Hocayı bugüne kadar bu denli hırslı ve tepkili görmemiştim. Adam 90 dakika adeta yırtındı ama onu anlayan maalesef bir tek futbolcu olmadı. Futbolcular kendi bildiği enstrümanı çalmakla meşgul oldu.
Sonuç olarak: Biz kaybederken, rakiplerimizde kaybediyor ve biz yerimizden hareket etmiyoruz. Ama şunu çok iyi bilmeliler ki; ‘’Papaz her zaman pilav yemez’’…
Benden söylemesi..
NOT: Duayı alaya alanlar ve duayı inkar edenler iyi bilsinler ki; Dua her şey için ve insanlık için önemli bir silahtır…
Orhan YAZICILAR