Dün akşam Çaykur Didi Stadında oynanan Ç. Rizespor-Fenerbahçe mücadelesinde her iki takım için geçerli olmak üzere göze hoş gelen bir futbolun oynandığını kesinlikle söyleyemem.
Rize Tribünlerinin tamamına yakınının dolması tabii ki, Fenerbahçe’den kaynaklanıyor. Büyük takımların dışındaki Anadolu takımlarının taraftarları her zaman 3 büyükleri yakından takip etmek ister. Diğer maçlarda her nedense tribünleri tam doldurmaz. Sanki oralardan alınan puanlar puan değil!...
Maça gelelim; Oyuna her iki takım normal tempo ile başladı. Ç. Rizespor çok iyi kapandı. Ancak duran bir topla kaleci Gökhan’ında hatasıyla Fenerbahçeli Deniz daha oyunun hemen başında attığı golle 1-0 öne geçti.
Bu gol Ç. Rizespor’un gardını çok ciddi kırmadı. Bilakis daha çok hırslandı. 5 dakika sonra beraberliği sağlayan golü buldu. Aborhoun’un altı pasın içinde adeta tekmeye kafa atarcasına rakibin dizininde kafasını darp etmesine rağmen, Fenerbahçe defansının bir anlık gafletinden de istifade ederek beraberlik golünü kaydetti.
Maçın ilk yarısı her iki takımın cılız ataklarıyla 1-1 tamamlandı. İkinci yarı Ç. Rizespor 45 dakikayı adeta kopuk kopuk oynadı. Rakip kele önünde ya da ceza sahasında diyelim, yeterince çoğalamadı.
Fenerbahçe Emre’yi oyuna aldıktan sonra ataklarını daha da artırmaya başladı. 70. Dakikada sahanın iyilerinden Fenerbahçeli Jailson yaklaşık 35 metreden biraz şans, biraz da kaleci Gökhan’ın iyi yer alamayışından Fenerbahçe’nin ikinci golü geldi. Bu da onlara 3 puan almaya yetti.
Sonuç olarak: Ç. Rizespor devreyi santraforsüz 12. Sırada tamamladı. 2. Yarı çok daha çetin geçecek. Dolayısıyla aksayan yerlere mutlaka takviyeler yapılması gerekir. Tüm takımlar 20 günlük devre arasına girdi. Ç. Rizespor Ligde tutunabilmesi için daha iyi bir oyun planıyla ve de başarılı olabilmesi için ciddi tedbirler almalıdır.
Aksi halde atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmiş olacaktır.