Tanrı Dağı’ndan Ayaz Ata’m gelsin,
Çocuklara birer ad koysun;
Biri Börteçine, biri Aşina, biri de Atilla olsun.
Sonra onlara hediye olarak üç ok versin;
Biri vatan, biri bayrak, biri de ihanet eden için olsun.
Onlara bir vatan kursun;
Büyüsün büyüsün, Turan olsun.
Gider iken de Göktürk Alfabe’siyle yazsın;
"Tanrı Türk'ü Korusun!"
Yeni Yılınız (Nardugan Bayramınız) Kutlu Olsun.
Ayaz Ata, tarihi geçmişi 10 bin yıla uzanan Türk topluluklarında ‘Yel Ana’ olarak anılırdı. Çünkü o dönemki Türkler anaerkil bir topluluktu. Ataerkil dönemle birlikte ‘Yel Ana’ ya ‘Yel Ata’ denilmeye başlandı. Zaman içerisinde ‘Ayaz Ata’ ismi verildi. Görüldüğü üzere burada “Ayaz Ata” için benzer ifadeler kullanılmakta ancak ‘Ayaz Ata’ ‘Yel Ana’dan dönüştüğü anlaşılmakta ve geçmişi çok daha eski bir tarihe dayanmaktadır.
Ayaz Ata, Türk, Altay ve Orta Asya mitolojilerinde, özellikle Kazak, Kırgız Türklerinde ve Türkmenlerde Soğuk Hanı olarak tanımlanmaktadır. Mitolojilere göre kışın soğukta ortaya çıkan, kimsesizlere ve açlara yardım eden günümüz karşılığı ile bir evliyadır denilebilir. Ayas Han olarak da bilinir. Tüm Türklerde Ayaz yakıcı soğuk manasına gelmektedir. Özellikle Ay’ın net olarak görüldüğü havanın açık olduğu gecelerde Ay Tanrısının ona bağlı bulunan Ayas Han’ı Türkleri koruması için gönderdiği düşünülürdü.
Yüzyıllarca bu coğrafyalardaki Türkler arasında Nevruz v.b. diğer geleneklerimiz gibi bir kültür timsali olarak kuşaktan kuşağa aktarılmış ve günümüzde hâlâ varlığı bilinen ve etkinliklerde boy gösteren şahsiyet olarak (Türkiye’de pek bilinmese de) değişik ifadelerle de olsa yaşatılıyor.
Türkler var olduğundan beri tek tanrıya inanmaktaydılar. Şu tanrısı bu tanrısı Türk kültüründe yoktur.
Ayaz Ata, bazıları gibi (Noel Baba) göbek bırakıp çatıdan, bacadan gizlice eve girmeyip, delikanlı adamdır, gelir kapıyı çalar, erzakını bırakır, üstüne kımızını içer Tengri’ye dua eder, peşinden ‘Tanrı Türkü Korusun’ diyerek semaya doğru yol alır, diye inanılırdı.
Türklerin Orta Asya’da İslam dinini kabul etmeden önce tek tanrılı inançları vardı ve güneş onlar için çok önemliydi. 22 Aralıkta gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başlamasından dolayı , “Güneş geceyi yendi” diyerek Nardugan Bayramını kutlarlar. “Nar= Güneş Dugan, Tugan=Doğan” anlamında yani Doğan Güneş olarak adlandırılırdı.
Sonuç olarak;
Bazılarının dillendirdiği gibi Tanrı olmayıp Türk mitolojisinin ne kadar zengin olduğunu kanıtlayan bir simgedir.
Ayaz Ata, Orta Asya’dan, atalarımızın mitolojisinden bizlere bir hediyedir.
Avrupa kültürüne de, Avrupa Hun Devleti ile geçtiği düşünülmektedir.
Olması gereken ‘Noel baba’ değil, ‘Ayaz Ata’dır.
TÜRK’ÜN İÇİNDE BULUNDUĞU KÖTÜ DURUMLARDAN KURTULMANIN İLK ADIMI, HAYATIMIZIN HER ALANINDA TÜRK KÜLTÜRÜNÜ YAŞAMAK VE YAŞATMAKTIR.
Nardugan Bayramınız Kutlu Olsun.