Engelli; doğuştan veya sonradan meydana gelen hastalık ve sakatlıklarla bedenî, zihnî ve ruhî yeteneklerini muhtelif derecelerde kaybetmesi sebebiyle toplumsal hayata uyum sağlama ve günlük ihtiyaçlarını karşılamada birtakım güçlükleri olan, korunmaya ve bakıma ihtiyaç hisseden kişilerdir.
Engelli olmak; kusur değil, Allah’ın kullarına takdir ettiği muhtelif ilahî imtihan vesilelerinden biridir.
***
Engelliler, Allah’ın kendilerine takdir ettiği engelli hallerine isyan etmez, şikâyet de etmez, sabreder…
Engellileri rahatsız eden ve müşteki oldukları husus; Allah’ın kendilerine takdir ettiği “halleri” değil, onların bu hallerini görmeyen/göremeyen, onların seslerini duymayan/duyamayan, dertlerini dinlemeyen/dinleyemeyen “duyarsızlık engeline” müptela insanların ilgisizliği, sevgisizliği ve duyarsızlığıdır!
***
Zenginlerin fakirlere karşı zekât ve sadaka sorumluluğu ne ise, engelsizlerin engellilere karşı yardım ve hizmet sorumluluğu da odur.
***
Devletin, engellilere karşı tanıdığı nice takdir-e şayan haklar ve imkânlardan biri de; engelli olanlara ve yakınlarına ÖTV ve MTV muafiyetli araç almalarıdır.
***
Engellilere ait araç park yerleri yetersiz ve de denetimsiz!..
Belediyeler, devletin engellilere tanıdığı haklar istikametinde engellilere ait araçlara özel park yerleri tahsis etmişler… Tebrik ve takdir edilecek güzel bir hizmet.
Lakin hizmet güzel olmayı güzel de, denetim olmayınca bu güzellik gölge de kalıyor!
***
Engelli ve yakınlarının ricası;
Kendilerine tahsis edilmiş özel park yerlerinin engelsizler tarafından işgal edilmemesi ve yetkili ve sorumluların da denetimlerini sıklaştırması!..
***
Unutmayalım: Her engelsiz her an bir engelli adayıdır!
“Gözün kıymetini “âmâ” olandan; Sözün kıymetini “lâl” olandan; Ekmeğin kıymetini “aç” olandan öğren!..”
Vesselam...
Ahmed Çıtlakoğlu
10 Şubat 2018 / 24 Cemaziyelevvel 1439