Soylu, Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ve beraberindeki heyeti kabul etti.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının, çalışma hayatının tüm taraflarının bakanlığı olduğunu belirten Soylu, sosyal tarafların bakanlık üzerinde bakandan daha çok hakka ve hakkaniyete sahip olduğunu söyledi.
Ülkenin belirlenen hedeflere ulaşmasının kamu, işveren ve çalışanların birlikte hareket etmesiyle mümkün olacağını vurgulayan Soylu, "Ek gösterge, 4/a, 4/b, 4/c ve bütün bunların tamamının bu dönemde tekrar değerlendirmeye muhtaç olduğunu ifade etmeliyiz" diye konuştu.
Teröre destek veren devlet memurlarına müsaade etmelerinin mümkün olmadığını bildiren Soylu, şöyle konuştu:
MEMUR OLUP HENDEK KAZACAKSIN ÖYLE Mİ?
"Bir tarafta devlet memuru olacaksın, diğer tarafta akşam hendek kazacaksın. Bir taraftan belediyede çalışacaksın, diğer tarafta tünel kazıp oradan silah ve mühimmat takviyesi yapmaya çalışacaksın. Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bu doğru değil. Bu tespitlerin her biri yapılacaktır. Bunun 657 ile de 357 ile de 557 ile de hiçbir ilgisi yoktur. Devletin varlığını ve bağımsızlığını tehlikeye sokmaya çalışan unsurların tamamı tasfiye edilecektir. Kim ne söylerse söylesin."
"Bu yapıyı hakkaniyetli bir sürece döndürmek durumundayız"
Bir gazetecinin "Kıdem tazminatının yeniden düzenlenmesiyle ilgili çalışmanın ne aşamada olduğunu" sorması üzerine Soylu, her 100 çalışandan sadece 14'ünün kıdem tazminatını alabildiğini işaret etti.
Herkesin kıdem tazminatını alabildiği bir yapıyı kurmak istediklerini vurgulayan Soylu, "Biz bu yapıyı hakkaniyetli bir sürece döndürmek durumundayız. Dosyanın kapağını daha yeni açtık. Sosyal taraflarla bu konuyu görüştük. Hükümetimizin reform ve eylem planı arasında bu da var. Şu anda biz çalışıyoruz, sosyal taraflar da çalışıyor. Var olan haktan geri gitmek diye bir şey yok. Biz alın terinin ve emeğin hakkını gözetmek için bu adımları atıyoruz. Herkes bir günlük kendi kıdem tazminatını görebilecek. Bu işçi ile işveren arasındaki tehditleşmeyi de ortadan kaldıracak" dedi.