AK Parti Genel Merkez Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı, 25. ve 26. Dönem Trabzon Milletvekili Ayşe Sula Köseoğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için ismi gündeme gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için konuştu. Köseoğlu, “İstanbul için yeterli bulmadığım bir anlayışı Türkiye için de bulamam” dedi. Köseoğlu ayrıca “Bugün ‘Cumhurbaşkanı adayıyım.’ diye gayri resmi ortada varlık gösteren insanların hangi işlerden dolayı buna talip olduklarını da sorgulamak lazım” ifadelerini kullandı.“AK Partili Ayşe Sula Köseoğlu’ndan İmamoğlu açıklaması: İstanbul için yeterli bulmadığım bir anlayışı Türkiye için de bulamam
Birlik Haber Ajansı (BHA) Genel Müdürü Muhammet Kaçar’ın Ankara Çay TV ekranlarından sunduğu Başkent’ten Karadeniz Gündemi isimli programa AK Parti Genel Merkez Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Ayşe Sula Köseoğlu konuk oldu.
‘’Vizyoner anlayış yok’’
Yerel seçimlerle ilgili konuşan Köseoğlu: “İnsanlar Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ya da Ak Parti dışında başka bir güvenli ele teslim etmeyerek yerel seçimde bu eleştirilerini ya da tepkilerini gösterdiler. Parti olarak o günden bugüne seçimi etkileyen faktörler üzerine Sayın Cumhurbaşkanımız hem profesyonel ekiplere çalışmalar yaptırdı hem de bizler tüm Türkiye’yi gezerek seçimi etkileyen faktörleri değerlendirecek çalışmalar yaptık.
Kendi partimizi değerlendirme anlamında faydasını görsek de muhalefete de şans verilmiş oldu. Bugün 2019 seçimlerinde 21 şehirde yöneten Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 35 belediye ile Türkiye’deki önemli anlamda yerel belediyecilik anlayışını ortaya koyacak bir alan kendisine buldu.
“Ankara ve İstanbul gelirleri yatırıma aktarılmıyor”
Belediyecilik anlamında vatandaşlara yapılan hizmetleri sorduğumuz zaman insanlar bunu sayamıyorlar.
İyi insan olmak ayrı, işinin ehli olmak ayrı. Ankara ve İstanbul’da ciddi bir trafik sorunu var. Beş yıl öncesinde ulaşım yatırımları yapmıştık ve idare etti, ancak bir beş yıl daha idare etmeyecek.
İstatistiksel anlamda belediyelerin tüm verilerini değerlendiriyoruz. Bunlara baktığımızda İstanbul ve Ankara’da gelirlerin yatırıma aktarılması noktasında önde giden bir anlayış yok. Kaynakların doğru kullanımı ve vatandaşın hizmet alımı noktasında daha etkin bir belediyecilik yapmak insanların bir sonraki aşamada güvenini sağlayacaktır.
Bugün ‘Cumhurbaşkanı adayıyım.’ diye gayri resmi ortada varlık gösteren insanların hangi işlerden dolayı buna talip olduklarını da sorgulamak lazım.
Ülke için en önemli soru ‘umudun kimde olduğu’, ülkeyi yönetmek anlamında kimin umut verdiği sorusunun cevabı çok önemli. Ülkeyi yönetmek anlamında muhalefet belediyelerin yaptıkları ile bir umut ortaya koymadıklarını, sadece polemik siyaseti ürettiklerini ve genel hizmetlerden çok, genel siyasete atıfla gündemde kalmaya çalıştıklarını görüyorum.
‘’Şehirlerin ufku belediye başkanlarının ufku ile sınırlı’’
Köseoğlu, “Ankara ve İstanbul için bana vizyoner beş tane proje söyleyebilir misiniz? Tüm belediyeler yasal prosedüre göre kaynak alıyorlar; kaynakları kullanmak ve vizyon üretmek bambaşka bir şey. Şehirlerin ufku belediye başkanlarının ufku ile sınırlı.
Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri hizmetten ziyade polemik üreterek adaylıkta ismim öne çıksın, sosyal medya ve farklı medya kuruluşlarına kaynak aktararak kendimi öne çıkarayım düşüncesindeler. Hizmetle öne çıkma gayretleri yok.
Dünyanın Başkent’i olacak bir şehri yönetiyorsunuz ama dünyaya vizyon olabilecek, kaç tane iş yaptınız? Bunu ortaya koymak lazım. İstanbul için bile yeterli bulmadığım bir anlayışı Türkiye için zaten yeterli bulamam.
“Kayyum atamalarını çok yerinde bulmuyorum”
İlk dönemdeki kayyum uygulamaları kaynakların dağlara gönderilmesi ve vatandaşa hizmet noktasında kullanılmaması çok net bir durum ortaya koymuştu. O dönem atanan kayyumlar, bölgeye hizmet noktasında ciddi katkılarda bulundular. Ben bir hukukçuyum, kayyum atamalarını çok yerinde bulmuyorum ancak, ülkenin geçiş sürecinde kaynakları yerel yönetimler anlamında doğru kullanmayı kaçınılmaz sondu kayyum ataması. Genel anlamda ise irdelenerek yapılması gereken bir uygulama olduğunu düşünüyorum. Başından beri kayyum uygulamasının istisnai bir uygulama olması gerektiğine inanıyorum.
Kayyum atamaları siyasi bir yaklaşımla yapılmadı. Bir belediyede yapılan bir uygulama için suçun üzerini siyaseten örtme çabaları var. Yargılaması olan insanları ısrarla aday gösteriyorlar.’’
CANLI YAYIN PROGRAM TEKRARINI İZLE