Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, ABD'de siyahi vatandaşın acımasızca öldürülmesi sonrası çığırından çıkan protesto gösterilerine ilişkin yaptığı açıklamada, kuvveti üstün tutan, ırkçı, çifte standartçı zihniyetten, söylem ve eylemlerden uzaklaşılmadığı takdirde, Amerika’nın bir iç savaşa doğru gidebileceğinin sinyallerini verdiğini belirtti.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, "Siyahi Amerikalı George Floyd’un “nefes alamıyorum” diye haykırışı aslında, tüm dünya genelinde imtiyazlı zümrenin zulmünden ve sömürüsünden bunalan 7 milyar insanın haykırışıdır." dedi.
ABD'de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak
ABD’de yüzyıllardır ırkçı bir anlayışla dışlanan, haksızlığa uğrayan Afrika kökenli Amerikalıların, George Floyd olayı sonrasında başlattıkları protesto hareketleriyle “artık yeter” dediğini ve bir çok taşı yerinden oynatabilecek güce ulaştıklarını vurgulayan Erbakan şunları kaydetti:
"Bu son olaylarla birlikte Amerika’daki hakim güçlerin tarihten gelen ‘Efendi-Köle’ zihniyeti, ırkçı, çifte standartçı, baskıcı anlayışı bu kez büyük bir dirençle karşı karşıya kalmıştır. Bütün bunlar; ABD Yönetimi dünya genelinde küresel emperyalist anlayışı gereği, aslında uluslararası hukuk normlarına göre terör örgütü olan, bulundukları bölgede karışıklık çıkaran, şiddet uygulayan bir kısım unsurları “özgürlük savaşçıları” olarak adlandırıp bunlara meşruiyet kazandırmaya çalışırken, diğer taraftan kendi ülkesinde haksızlık ve çifte standart karşısında tepkisini ortaya koyan, kendi vatandaşı olan göstericileri bizzat ABD Başkanı Trump’ın ağzından “üzerlerine orduyu göndermekle” tehdit etmektedir. Bu da ABD Yönetimi’nin çifte standartçı, çelişkili ve iki yüzlü tavrının açık bir göstergesidir."
Kızılderililere, Siyahilere yapılan neyse Müslümanlara Irak'ta, Afganistan'da yapılan aynı…
'Amerikan polisinin bu tavırlarının kendilerini şaşırtmadığını' ifade eden Erbakan, "Çünkü bu son yaşadığımız olay 1800’lü yıllarda Kızılderililere yapılanlarla, 1960’lı yıllara kadar Amerika’daki tüm Afrika kökenlilere köle muamelesi yapılmasıyla, Ebu Gureyb’de, Guantanamo ve Afganistan’da yapılan zulümlerle aynıdır da onun için. Bütün bu olaylar birleştirilince ABD’yi yönetenlerin, ABD’de güç ve yetki sahibi olanların gerçek zihniyeti bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Yaşanan bu son olaylarla ABD Yönetimi’nin temel söylemlerini oluşturan ve küresel olarak uygulanması için çalıştıklarını ifade ettikleri “demokrasi, eşitlik, özgürlük, insan hakları” gibi kavramlarla bizatihi kendilerinin hiçbir alakaları olmadığı da bir kez daha görülmüştür." dedi.
ABD asıl zulmü bütün dünyaya yapıyor
Yaşanan vahim olayın diğer önemli bir noktasına dikkat çeken Erbakan, "ABD Polisi, Afrika kökenli vatandaşın bir mal, bir emek karşılığında sahip olunmamış bir banknotu kullanmaya kalktı üzerine çullanıp öldürdü. Peki ya bir avuç imtiyazlı zümrenin elinde bulunan FED (Federal Reserve) tarafından, yıllardır basılan yeşil kağıt, milyarlarca Amerikan Doları karşılıksız değil mi? Elbetteki karşılıksız.
Çünkü karşılığında bir mal, hizmet, emtia olmadan karşılıksız olarak basılıyor da onun için. FED’in sahipleri olan ‘imtiyazlılar’ sadece kağıt, mürekkep ve matbaa makinesinin elektrik sarfiyatı karşılığında milyarlarca dolar basıyor ve bu karşılıksız, sadece yeşil bir kağıttan başka bir şey olmayan Amerikan Doları’yla bütün dünyanın ürettiği mal ve hizmete yattıkları yerden sahip oluyorlar. Ve böylelikle bu yeşil kağıtla, yani en önemli sömürü aracıyla bütün dünyayı sömürüyorlar. Asıl hırsızlık budur, asıl haksızlık budur, bu en büyük zulüm ve emek sömürüsüdür. İşte bu da Milli Görüş’ün 50 seneden beri söylediği bir diğer gerçektir." şeklinde konuştu.
Çünkü karşılığında bir mal, hizmet, emtia olmadan karşılıksız olarak basılıyor da onun için. FED’in sahipleri olan ‘imtiyazlılar’ sadece kağıt, mürekkep ve matbaa makinesinin elektrik sarfiyatı karşılığında milyarlarca dolar basıyor ve bu karşılıksız, sadece yeşil bir kağıttan başka bir şey olmayan Amerikan Doları’yla bütün dünyanın ürettiği mal ve hizmete yattıkları yerden sahip oluyorlar. Ve böylelikle bu yeşil kağıtla, yani en önemli sömürü aracıyla bütün dünyayı sömürüyorlar. Asıl hırsızlık budur, asıl haksızlık budur, bu en büyük zulüm ve emek sömürüsüdür. İşte bu da Milli Görüş’ün 50 seneden beri söylediği bir diğer gerçektir." şeklinde konuştu.