İşte o konuşmadan satır başları
"AK Parti 14 yılda büyük hizmetlere imza attı. Bunların en büyükleri sağlık ve ulaşımda yapıldı. Sağlıkta vatandaşın memnuniyet oranı yüzde 70'in üzerin. Vatandaş daha iyi hizmet alsın diye çalışıyoruz.Düşünün hep filmlerde görürdük. Bir yabancının başka bir ülkede başına bir şey geldi. Uçak gelir götürürdü. Bunlar neden bizim memleketimizde yok diye hayıflanırdık. Artık Allah'a şükür hepsi bizde var.
ARTIK DEVLET DESTEK VERECEK
Sağlık Fuarı'nda 5 bin civarı katılımcı var. 4.sü yapılıyor. Bu kongrede benim katılımcılara söyleyeceğim en önemli iş şudur. Sağlık araç ve gereçlerine ülke olarak büyük para veriyoruz ama artık sağlıktaki dönüşümle bu işler biraz daha düzeldi. Devlet bu alanda üretim yapanlara artık destek verecek. Artık istediğiniz araç ve gereçleri Türkiye'de yapmak için önünüzde bir engel kalmadı. İlk hedefimiz sağlık ürünlerini millileştirmek olmalı. Sağlıkta yerli üretim çok önemli. her türlü girişim için altyapıyı hazırladık. Bahanemiz yok.
AP İSTEDİĞİ KADAR KARAR ALSIN...
2 Gün önce AP'de bir karar aldılar. Türkiye ile müzakerelerin durdurulmasına karar verdiler. Bu kararın bizim için kıymeti yok. kendi kendilerine gelin güvey oluyorlar. İstedikleri kadar karar alsınlar biz milletimizin aldığı kararlar dışındaki kararları önemsemiyoruz. Türkiye'nin bölgede potansiyelini biliyoruz. Avrupalı dostlarımız söz konusu Türkiye olunca objektiflikten uzaklaşıyorlar. AP bu kararla kendini küçük düşürmekten başka hiç bir şey yapmamıştır. Milletimiz'in AB'ye olan güven duygusunu zedelemişlerdir. AP Türkiye ile mi yürüyecek yoksa terör örgütleri ile mi önce ona karar vermeli.
MÜLTECİ ANLAŞMASI SONSUZA DEK SÜRMEYECEK
Avrupa bilsin ki Mülteci Anlaşması sonsuza kadar sürmeyecek. AB verdiği sözün arkasında durmalı. Türkiye bu mültecilere sahip çıkmazsa Avrupa'nın halini bir görün bakalım. Macaristan'a Avusturya'ya 2-3 mülteci geldi, tekmelediniz, yerlerde sürüklediniz. İnsanlığın ölmediği ülke Türkiye. AP'nin bu kararı kesinlikle dikkate almayacaktı.Türkiye'ye ayar veremeye çalışmak vicdansızlıktır.
TEMELİ SAĞLAM BİR EKONOMİYE SAHİBİZ
Türkiye ekonomisi son 14 yıl içinde bugünlerde yaşadığımız dalgalanmalara benzer en az beş tane dönem geçirdi. 2006'da, 2009 küresel krizde, Gezi olaylarında, 17-25 Aralık'ta, 15 Temmuz'da Türk ekonomisi zorlu sınavlardan geçti ve bunların hepsini atlatmasını bildi. ABD seçimlerinden sonra bütün dünyada İngiltere hariç euro da dahil para birimleri değer kaybetti. Bunun kaynağı yeni ABD Başkanı Trump'ın uygulayacağı politikalar. 'Ben önce ülkemin sorunlarını bitireceğim' diyor. Yani dışarıdaki ABD sermayesini içeriye çekmek için gerekirse faiz yükselecek. Bu haberler bütün dünyada Trump'ın kazanmasıyla birlikte değer bulmaya başladı. Bunu kalıcı bir dalgalanma olarak görmek büyük bir hatadır. Temeli sağlam bir ekonomiye sahip olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Piyasalarımızın, işadamlarımızın ufak da osla tedirginliklerini gidermek bizim görevimiz. Bir parasal tedbirler. Bunlarla ilgili Merkez Bankası çalışmalarını yapıyor. Hükümet olarak biz de dövize olan ihtiyaçta bir sıkıtnı yaşanmaması için birtakım önlemler aldık. Dolar cinsinden olan sözleşmeleri Türk lirasına çevirdik. "