Başbakan Ahmet Davutoğlu milyonlarca kişiyi ilgilendiren müthiş paketi açıkladı. Başbakan Davutoğlu'nun açıkladığı yeni paket kapsamı itibariyle sosyal hizmet ve desteklerden, hamilelik izni ve ücretlerine, yeni evleneceklerden yaşlı ve engellilere kadar bir çok alanda yeni düzenlemeler içeriyor.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, "Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Programı"ndaki konuşması:
YOKSULLUĞA KARŞI EYLEM PLANI
Bedelli askerlik kararı alındı şuana kadar da 70 bini aşan bir katılımla savunma sanayimize önemli katkı sağladı. İş güvenliği reformunu madencileri de kapsayacak şekilde tamamladık ve Meclis'e sevk ettik. Hacı Bektaş ve Mevlana Türbelerine ücretsiz giriş için kararlar aldık. Kayıt dışı için ayrı bir çalışma yürütüyoruz. Önümüzdeki günlerde sektörlerle ilgili kalan 7 maddeyi önümüzdeki günlerde paylaşacağız. Bütün bunlar halkımızın hak ettiği hayat standartları için önemli hamleler. Önümüzdeki günlerde bu reform çalışmalarını arttırarak sürdüreceğiz. Yoksulluğa karşı bir eylem planı açıklayacağız, istihdamın teşvik paketi üzerinde çalışıyoruz, GAP, KOP bölgelerinde teşvik edici yeni eylem planını paylaşacağız, üretimi destek paketi şeklinde reel sektöre dönük bir çalışmayı da yürütüyoruz.
Bugün paylaşacağımız en önemli konu ailenin korunması ve kadın istihdamının kolaylaştırılması üzerinden ve nüfusun dinamizmini muhafaza etmesi. Türkiye süratle modernleşen dinamik sosyal bir bünyeye sahip. Bizim en önemli kurumlarımızdan biri ailedir. Ailenin korunması gelecek nesillerin korunması bağlamında büyük önem taşıyor. Bu özelliğimizin modern hayatla bütünlük oluşturması için yoğun bir çalışma temposu içinde olduk ve dün gece bu paketin detayları üzerinde çalışmalarımızı tamamladık.
1 - Ailenin korunması, buradan anladığımız insanoğlunun tarihin başlangıcından itibaren olan en önemli kurum olan ailenin korunması anlamını taşır. Fiziki yapılar tahrip edilse, ekonomide krizler yaşansa bunlar telafi edilebilir. Ama aile tahrip edilirse onu tekrar oluşturabilmek mümkün değildir. Aile, gelecek nesillerin, temel normlarımızın kurulması bağlamında büyük önem taşıyor. Kentleşme, göç artışı küreselleşme gibi olgular insan doğasını da etkileyen sonuçlar doğuruyor. Eskiden yüz yüze konuşan nesiller, aileler şimdi aynı aile içinde ayrı odalarda dünyanın bir başka ucundaki arkadaşıyla iletişim kuruyor ama yan odadaki kardeşiyle iletişim kuramayabiliyor. Biz ailenin korunması bağlamında çok önemli tedbirler almak konusunda kararlıyız.
2 - Kadın İstihdamı ve kadınların çalışma hayatındaki konumları; Kadınların çalışma hayatında aktif olmalarını temin etmek lazım.
NÜFUS DİNAMİZMİNİ KORUMAMIZ LAZIM
3 - Nüfus dinamizminin korunması; Nüfusun genç nüfusun korunması bizim için etik değil, stratejik bir hedeftir. Şuanda 65 yaş üzeri nüfusumuz yüzde 7 civarında. Türkiye yaşlanma bakımından hızlı bir trend takip ediyor. 2023 yılında 65 yaş nüfus oranı yüzde 10'u aşacak. AB'nin bugün karşı karşıya olduğu sorunlardan biri budur. 2 Büyük hedefi bir arada gerçekleştirmek durumundayız. Ailenin korunması ve nüfus dinamizminin korunması. Bunların korunması kadınlarımızın ve aile hayatımızın desteklenmesini de zaruretiyle getiriyor. Bunun altında 38 eylem planı var. Bu kapsamda bütün sosyal destek içinde olanlara ulaşacak ve yeni bir yapısal reform gerçekleştiriyoruz. Türkiye 500 ailenin sosyal desteğini takip edecek, denetim faaliyetinde bulunacak yeni bir ekip oluşturuyoruz tıpkı aile hekimi gibi. Türkiye dünyaya örnek olacak bir performans sergiliyor. Desteğe ihtiyacı olanlara onlar bize başvurmadan biz onlara ulaşacağız. Esas muhatabımız olan hedef başka alanlarda istismar edilebilir bu çerçevede denetim mekanizmasını güçlendirecek 5 bin yeni personel alacağız.
DOĞUM YAPAN ANNELERE YARI ZAMANLI ÇALIŞMA İMKANI GETİRECEĞİZ
Doğum izninde derece kademe ilerlemesi yapılamıyordu. Bu yeni düzenleme ile borçlanma yapmaksızın derece ve kademe ilerlemesini sağlayacağız. Erkekler askerden kazandığı kademe için kadınlar da doğum nedeni ile aynı haklardan istifade etme hakkına sahip olacaklar.
Doğuma bağlı yarı zamanlı çalışmalarla ilgili önemli çalışmalar yapılacak. Yapacağımız düzenleme ile yarı zamanlı çalışma imkanı getireceğiz. Yani anneler isterse yarı zamanla mesai yapmak suretiyle geri kalan zamanda çocuklarının yanında olacak ve aradaki fark kesintiye uğramayacak ve tam ücret alacaklar. Yarı zamanı işveren, izinli sayılan zamanı ise biz devlet olarak karşılayacağız. Evlat edinleri de aynı kapsama alacağız. Çoğul gebelik halinde her çocuk için bu zaman da bir ay uzatılacak.
ANNEYE VERİLEN HAKLAR BABAYA GEÇECEK
Çocuk okul çağına gelene kadar ebeveynlere kısmi çalışma izni getireceğiz. Annelere 30 saate kadar kısmi çalışma hakkı getireceğiz. Ebeveyn işinden olmayacak iş garantisi devam edecek profesyonel hayattan kopmayacak çocuğunu da hayata hazırlayacak.
Prematüre doğum, izin haklarını yeniden düzenliyoruz. Anne doğum esnasında hayatını kaybederse aynı hakları babaya sağlayacağız. Bu da anne vefatından doğacak merhamet eksikliği bebekte ortaya çıkmasın. Bu hakkı işçi kardeşlerimize de veriyoruz. Memurlar için buna ek olarak izin de sağlıyoruz. 7,5 aylık doğum olmuşsa 1,5 aylık dönem de bu izinlere eklenecek. Çocuğun yüzde 70 engelli olması durumunda ebeveynlerden birine 1 yıl içinde 10 güne kadar ek izin getiriyoruz. Ebeveynlerden birine hangisi müsaitse 10 güne kadar izin kullanabilecek yakınını çocuğunu hastanelere götürebilecek ve ayrıca izin talebine ihtiyaç kalmayacak.
ANNELERE İLK ALTIN DEVLETTEN
Yine annelerimiz için çok güzel bir uygulama getiriyoruz. Şuanki uygulamalara baktığımızda kendisi ve eşi kamuda çalışanlara doğum parası babanın hesabına yatıyor. Buna düzenleme getiriyoruz. Önce bu parayı annenin hesabına yatıralım. Anne çalışmıyorsa çek gönderelim dedik. Daha sonra bu memurlar için olan bu uygulama tüm anneler için ilk çocukta 300 ikinci çocukta 400, üçüncü çocuk için 600 TL ödenecek. Yani her bir anneye doğum gününde bu hediye takdim edilecek. Babalar da iyi hizmet ederlerse başka hediyeleri hak edebilirler. Bu hediyeyi hak eden annelerdir. Annelerimize her türlü desteği vereceğiz.
Kreş ve gündüz bakım evlerini arttırmak için bu kurumların teşvikden yararlanmalarını sağlayacağız.
BELEDİYELERE KREŞ ZORUNLULUĞU
Kreş ve gündüz bakım evlerini arttırmak için bu kurumların teşvikden yararlanmalarını sağlayacağız. Bunlar pratik olarak hemen uygulamaya sokacağımız ve bunu da ifade edeyim bunun yasalaşması için bir kısmı herhangi bir yasaya gerek kalmadan uygulamaya geçirilecek bazıları ise yasalaştıktan sonra hayata geçirilecek. Belediyelere kreş ve gündüz bakım evi kurma zorunluluğu getireceğiz.
GENÇLERE EVLİLİK TEŞVİĞİ
Gençlerde evliliği teşvik etmek için yeni modeller geliştiriyoruz. Çeyiz hesabı. Anadolu da bu hala devam eder. Anadoluda biri için ağaç dikilir. Ebeveynleri teşvik için çeyiz hesabı düşünüyoruz. 18 yaşına kadar çocuklar için kullanılacak bir tasarruf hesabı açacağız. Ebeveyn bu hesaba ne kadar yatırdıysa bu rakama ortalama olarak yüzde 15 oranında bir de devlet katkı yapacak. Aile 100 bin TL biriktirmişse devlet ona 15 bin TL ekleyecek. Bu yüzde 15 ortalama bir rakam. Bu kademeli olacak çünkü. Çocuk doğar doğmaz başlamışsa daha fazla, ya da 18 yaşına yaklaştığında başlamışsa daha az şeklinde olacak.
EVLİLİK ÖNCESİ EĞİTİM PROGRAMLARINI ARTTIRACAĞIZ
Aile eğitim programlarını yaygınlaştıracağız. Evlilik yeni bir hayata geçiş sürecidir. O aşama öncesi gençlerimiz istemeleri halinde bu eğitimden geçebilirler.
Aile ve bebek dostu kültürel alanlar oluşturacağız. Ev ziyaretlerinde bebek var gelemiyorum argümanı olmayacak şekilde anne ve bebeğin ihtiyaçlarını karşılayacak düzenlemeler getireceğiz bu AVM'ler dahil her yerde evdeymiş gibi rahat edecek bir ortam oluşturmaya çaba göstereceğiz.
Engelliler için zaten devrim gibi çalışmalar yaptık, yapacağız.
Yaşlılarımızın sayısından artmasından rahatsız değiliz ama mesele genç nüfus azalmasın, ekonomi dinamizmini kaybetmesin, yaşlılarımızda topluma sahip çıkabilsin. Yaşlı hizmet merkezleri oluşturacağız burada da onların sayısını arttıracağız.
KADINA VE ÇOCUĞA ŞİDDETİ ÖNLÜYORUZ
Şiddet her yerde kötüdür, dün Fransa'da olduğu gibi ama en affedilemez şiddet aile içinde kadına ve çocuğa karşı şiddettir. Ailenin esası muhabbettir. Her şeyi bir diğeri için verebilme kararıdır. Dün, mültecilerden AFAD'ın yıldönümü dolayısıyla mülteci kamplarından gelen etkilenmiş çocuklarla beraberdik. Her biri bize sarılırken anne ve babasından gördüğü şefkati bizde görmek istiyor. Devlet olarak tedbir alacak, bütün topluma yayılması çabasını da sürdüreceğiz. Bu programla kadınlarımızın aile sorumlulukları için kolaylıklar getiriyoruz, anne olanların işlerini kaybetmeleri veya işlerinde kademe kaybına uğramaları gibi negatif sonuçları ortadan kaldırıyoruz. Herkes bunu iyi anlamalıdır. Aileyi destekliyoruz, kadının istihdama katılımını da destekliyoruz.
KADININ İSTİHDAMA KATILIMINI DESTEKLİYORUZ
İşte bu yeni Türkiye daha sorun çıkmadan pozitif bir yaklaşımla gelecek 10-20-50 yılını görecek bir Türkiye. Bir gün nüfus dinamizmini kaybettikten sonra alınacak tedbirler, tedbir olmaktan çıkar. Şimdi biz, 2023'te yüzde 10'un üzerine çıkacak olan yaşlanma nispetini şimdiden kontrol altına alabilmek teşvik etmek anneleri teşvik etmek, annelere ve kadınlara gösterilmesi gereken saygıyı gösterebilmek için bu paketi bütün boyutları ile açıkladık. Önümüzdeki 2 ay içinde bütün uygulamalar başlayacak. Bir kez daha buradan annelerimize ve babalarımıza muhabbet ve saygılarımızı iletiyoruz.
BU TELAFİ EDİLEMEZ
Bazı maliyetler vardır ki sayısı olarak ifade edilemez. Bazı maliyetler bütçeye sayısal olarak yansır. Bunun da bütçeye bir yansıması olacak tabii ki. Ya da yarı zamanlı çalışma esnasında bunun karşılanması gibi sonuçlar olacak. Bütün bunlardan daha büyük maliyetler sosyal maliyetlerdir. Kadınlarımız en hassas olduğu dönemde acaba işime mi devam edeyim çocuğuma mı bakayım derse bunun maliyeti daha yüksek olur. Ya çocuğunu ihmal eder bu telafi edilemez bir maliyettir, ya da çocuğunu ihmal etmemek için işini kaybeder. Mutad uygulamalar dışına çıkarak her bir çocuk için ek izinler, yarı zamanlı çalışma hakkı ve tam ücret sağlıyoruz. Burada aradaki farkı da devlet karşılıyor. Kadınlarımızın büyük emeklerle elde ettiği mesleğinden feragat etmesini engellemek için elimizden geleni yapıyoruz. 1 milyon 200 bin kadınlarımız bu gerilimi yaşıyor. Bunun maliyeti çok yüksek. Sayısal maliyeti üstleniyoruz ama kadınlarımızın üstündeki psikolojik maliyeti burada engellemeye çalışıyoruz.
KADINLARA YENİ BİR PLATFORM W-20
Kadınlarımız isterse çalışacaklar ama çalışırken aile hayatından ya da çocukların görmek istediği muhabbetten ilgiden fedakarlık etmeyecekler. Haydi Kızlar Okula gibi kampanyalarla geldiğimiz nokta bu. Bunun gibi kampanyaları arttıracağız. Herkes sosyal hayat içinde sorumluluğunu yerine getirmek zorunda. 3 Çocuk politikası olmasaydı Türkiye üretmekte güçlük çekecekti.
G-20'de devletler dışında başka süreçler de devreye giriyor. B-20 mesela. Buradaki temsilciler biz de yeni bir platform oluşturacağız W-20 burada da kadınlarımız bir araya gelecek. Burada yeni bir inisiyatifi devreye sokacağız.
ALDIĞIMIZ TEDBİRLER İLE ÖZEL SEKTÖRE BİR YÜK GELMEYECEK
Alacağınız her tedbirin yan etkisi olabilir ama bunu önemli olan minimuma indirmek. Bizim burada aldığımız kararda özel sektöre hiç bir yük getirmiyoruz. Yarı zamanlı dediğimizde çalışma hakkı 40 saat ise haftada 20 saati özel sektör diğer 20 saati devlet ödeyecek. Bunu biliyoruz. Devletin aldığı tedbirler dolayısıyla özel sektörün politikalarının değişmemesine özen göstereceğiz. Özel sektör bazı alanlar var ki kadın çalışmasını öncelik isteyebilir burada fedakarlık söz konusu olmaz ama kadın istihdamı konusunda teşvikler de yapabiliriz. Doğurganlık hızı şuan 2,07 4-5 yıl içinde bunu daha iyi bir noktaya getireceğiz. Yaşlılık oranı nüfusun da şuanda yüzde 7'lerde tutmak. Daha fazla bu oranın artarak dinamik nüfus yapısının bozulmasına izin vermeme çabası içinde olacağız. Uzun vadede doğurganlık oranını yüzde 3'e kadar çıkarmaya kararlıyız.
KADINA YÖNELİK ŞİDDET
İstanbul sözleşmesine Türkiye öncülük etti şimdi bunu değerlendiriyoruz. Kadınlarımıza dönük şiddet konusunda şuana kadar alınan tedbirler arttırılarak devam edecek, şiddet olgu su sadece ceza ile ortadan kalkacak bir durum değil zihniyetle ilgili de bir durum. Bununla ilgili de uzun vadeli program ve kampanyalara devam edeceğiz. Anadolu da bir söz vardır 'Annenin güçlüsü çocuk dövmez, annenin merhametsizi çocuk döver'. Alınacak tedbirleri alınması gereken tüm tedbirleri gözden geçirip şiddeti önce ailede yok edeceğiz. Ayşenur Hanım'ın ek olarak söylmemek istediği şeyler varsa cevaplayabilir.
Ayşenur İslam; Panik butonu sisteminin pilot aşamasının sonuna geldik ve biraz revize edilmesi gerektiğini gördük. Adalet Bakanlığımız ile de bu konu üzerinde konuştuk. Zaten Sayın Başbakanımızın söylediği paketin içerisinde bunlar da yer alacak.
YARI ZAMANLI ÇALIŞIP TAM MAAŞ ALACAK
Şu anki doğum izni konusunda bir değişiklik yok 16 hafta kalıyor. Buna ek olarak annelik izninden sonra ilk çocuk için 8 hafta da, 2. çocuk için 16 hafta ve 3. çocuk için 24 hafta daha ekliyoruz. Bu haftalarda anneler yarım mesai yapacak. Getirdiğimiz düzenleme ile yarım zamanlı olarak çalışıp 4 saat sonra evine gelecek ama sanki tam zamanlı çalışmış gibi ücret alacak. Annenin bebekten ayrılışı bir anda bütün günü kapsayacak şekilde olmayacak. Sonra anne ben daha çok kalmak istiyorum derse bittikten sonra kısmi zamanlı çalışma ve çalıştığı süre zarfı ücretini alacak şekilde olacak.
Prematüre ise buna 2 ay daha eklenecek. 16 hafta otomatik annelik hakkını kullanacak. Birinci çocuk ise 8 hafta da yarım zamanlı ama tam ücretli olacak. Prematüre olanda 2 ay daha eklediğinizde bu 8 aya kadar çıkıyor ilk çocuk için. Sonra da ben yine de daha az çalışmayı göze alarak buradaki husus şu, yaşayanlar bilir anne çocuğu geride bırakıyor aklı onda kalıyor evde kaldığında da işim ne olacak diyor bunu ortadan kaldırmak için ben çocuğuma daha çok vakit ayırmak istiyorum dediğinde kısmi zamanlı çalışacak ve ona göre ücret alacak.
Burada aslında 3 kategori var. Bir kısmı hemen devreye girecek olanlar uygulamaya başladı. Kırıkkale, Sakarya, Altındağ ilçesinde başladı. Bunlar için yasal düzenlemeye ihtiyaç yok. ikincisi yönetmelik veya genelge ile olanları da hemen başlatacağız. Yasal düzenleme gerektirenleri de muhalefetimiz de bu düzenlemelere olumlu bakacağına inanıyoruz. Zorlukla karşılaşılmadan Meclis'ten geçeceğine inanıyoruz. Bunu seçimlerden önce tamamlayıp yürürlüğe ne zaman girerse anneler o tarihten sonra bundan istifade etmeye başlayacaklar. Yasal olan şeyin geriye dönük olarak işlemesi zaten mümkün değil. O yüzden yasa çıktıktan sonra geçerli olacak.
ÇOCUK SAYISI SINIRLAMASI OLACAK MI?
Birincisi babanın kendisi teşviktir. Hiç bir çile görmeden çocuğu kucağına alıp seviyor. Biz sadece kucağımıza alıp seviyoruz. Bundan daha büyük teşvik olmaz. İki bedeni bünyesinde barındırıp onu çileli ama mutlu bir sonla dünyaya getiren anneler. Ama babalar için 3 gün olan ve memurlar için geçerli olan hakkı tüm çalışanlara 5 gün olacak şekilde yapıyoruz. Aslında hafta sonu ile birlikte bu 7 güne çıkıyor. O günlerde anne ve babası ile çocuğun bir arada olması önemli
ÇEYİZ HESABI
Nabi beyin bir notu oldu. Çeyiz denince kızlar akla geliyor. Erkek çocukları için de çeyiz hesabı olabilir. Evlilik cüzdanını ibraz ettiği anda devlet katkı payını alacak. Evlilik ortalaması şuanda 26-27 yaş. Ondan sonra bunu düşünmüyoruz çünkü. Erken evlilik erken iş sahibi olmakla alakalı olduğu için 21 yaşında evlendi diyelim ailesi onun için 100 bin TL biriktirdi diyelim onun üzerine 15 bin ek katkıyı devletten alacak. İki çocuk için düşünürseniz bunun yüzde 30'a çıktığını düşünmeniz gerekir. Evlilik cüzdanını ibrazı halinde hemen yardımı alacak.
Doğum yardımı ise hastanelerde doğum haberi geldiği anda veya uzak yerlerde ise nüfusa gidip kayıt yaptığında ilk çocuk için yarım, ikinci çocuk için tam altını devlet takmış olacak. Bunların hepimize hayırlı olmasını diliyorum teşekkür ediyorum.