Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ile bir savunma sanayi firması, yürüttükleri proje kapsamında 400 dolarlık bordan minimum ton değeri 4 milyon doları bulan yüzde 96 saflıkta elementer bor ürünü elde etti.
FÜZELERDE VE UZAY ROKETLERİNDE YAKIT KATKISI OLARAK KULLANILABİLECEK
Türkiye'de ilk kez sanayisel ebatlarda üretilen ürün, özellikle uzun menzilli füzelerde ve uzay roketlerinde yakıt katkısı olarak kullanılabilecek.
Proje ekibinin başkanlığını yapan, üniversitenin Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mükerrem Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bor konusunda özellikle son yıllarda önemli Ar-Ge çalışmalarının yürütüldüğünü söyledi.
"ELEMENTER BOR"
Bordan üretilen ürünlerden en değerlilerinden birinin "elementer bor" olduğuna dikkati çeken Şahin, "Roket Yakıtlarında Kullanılmak Üzere Yüksek Saflıkta Elementer Bor Üretim Sistemi" adlı projelerinin ilk etapta TÜBİTAK tarafından reddedilmesine rağmen projeden vazgeçmediklerini anlattı.
"PROJEYİ DESTEKLEYECEKLER"
Şahin, "Uzay ve havacılık savunma sanayinde uzun menzilli yakıtlarda bu tür ürünlerin kullanıldığı dünya tarafından bilinmekte, 'Türkiye de bu kategoriye girsin' mücadelesi içinde olduğumuz için daha sonra Ankara Kalkınma Ajansı ile görüştük, projeyi desteklemeye layık gördüler. Biz de bir savunma sanayi firmasıyla birlikte fikrimiz olan konuyu hayata geçirdik." diye konuştu.
Yapılan çalışmalar sonucu bor ürününün laboratuvar ve endüstriyel koşullarının tamamlandığını ve üretim aşamasına gelindiğini belirten Şahin, bunun için de gerekli akreditasyon ve izin işlemlerinin sürdürüldüğünü bildirdi.
"ÖN ONAYDAN GEÇTİ"
Bu kapsamda ilk olarak laboratuvar boyutunda yaptıkları ön çalışma neticesinde patent başvurusunda bulunduklarını dile getiren Şahin, patent başvurusunun ön onaydan geçtiğini söyledi.
Şahin, "Proje sonunda elementer boru yeni bir teknolojiyle üretecek bir tesis kuruldu. Bu ilk defa endüstriyel ölçekte yapılan bir tesis, burada sanayi ölçeğinde bir teknolojiyi Türkiye'nin de yapabileceğini öğrendik." ifadelerini kullandı.
"
YÜZDE 99,5 SAFLIK İÇİN DE PROJEMİZ DEVAM EDİYOR"
Üniversite-sanayi iş birliği ile üniversitenin yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin de yer aldığı bir ekiple çalıştıklarının altını çizen Şahin, "Netice itibarıyla ürünümüzü geliştirecek sistemi kurup, yüzde 96 saflıkta ürün geliştirdik. Ürünümüzün analizini yaptırdık, gördük ki bu ürün uzun menzilli füzeler ve uzay roketlerinin yakıtlarında kullanılacak saflığa ulaşmış şekilde elde edildi. Bu tabii bize çok mutluluk verdi çünkü bu saflıkta küresel ölçekte üretim yapan dünyada 3-5 ülke var. Türkiye de bu ülkeler arasında yerini almış oldu." değerlendirmesini yaptı.
Şahin, dünyada bu şekilde üretim yaparak satış yapan ülkelerin başında ABD, Rusya ve İsrail'in geldiğine dikkati çekti.
Ürünün yüksek kapasiteli üretim sistemi fizibilitelerine de başlandığını bildiren Şahin, şunları kaydetti:
"TON DEĞERLERİ 4-5 MİLYON DOLARDAN BAŞLAR"
"Normalde tonuna 300-400 dolar verdiğimiz borun buradaki ton değerleri 4-5 milyon dolardan başlar. Yani biz bu sayede ham olarak 300-400 dolara satabildiğimiz bor ürününü 4-5 milyon dolara satabilecek hale getirdik. Katma değer katarak Türkiye'nin satış ve ihracat potansiyelini artıracak bir ürün haline getirdik. Şimdi bunun daha büyük sanayi tesisini kurma amacındayız, yolumuza devam edeceğiz.
Şimdi teknolojik yeterlilik açısından önemli bir aşamada olduğunu düşünüyoruz. Yüzde 96 saflıkta elde ettiğimiz ürün elimizde ama yüzde 99,5 saflığa çıkmak için de projemiz devam ediyor. O zaman daha yüksek katma değerler de ürünlere gidilecek."
"KARARLILIK, HEDEF VE İNANÇ"
Yaklaşık 10 yıldır bor üzerinde çalışmalar yaptığını vurgulayan Şahin, bundan sonra daha ileri safhada saf ürünler ve bunların yakıt karışımlarını yapmak, en sonda karışımın kendisini yapıp, kendine özgü yakıt tasarımlarına gitmek için çalışmaya devam edeceklerini bildirdi.
Doç. Dr. Şahin, "Kısaca araştırmanın sonu yok, bu şekilde çalışacağız. Kararlılık, hedef ve inanç, bu üçünden ayrılmayınca sonuca gidiliyor. Burada amacımız milyon dolarlar kazanmak değil bu sistemin alt yapısını kurabilmektir. Ülke de bunun için mücadele ediyor. Araştırma fonları artarak devam ediyor. Biz üzerimize düşeni yaptık, bundan sonrası sanayide." açıklamasını yaptı.
"SAVUNMA TEKNOLOJİLERİ KRİTİK TEKNOLOJİLERDİR"
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan da yeni kurulan ve altyapısını henüz tamamlayan üniversitelerden biri olmalarına rağmen Türkiye'nin geleceğini ilgilendiren önemli alanlarda çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
Savunma sanayi ve nükleer teknolojilerde kullanılacak ekip, ekipman ve maddelerin üretilmesi için sanayi ile iç içe faaliyetler ürettiklerini anlatan Doğan, şunları kaydetti:
"Savunma teknolojileri kritik teknolojilerdir. Üniversitemiz bu teknolojilere destek verecek sanayici ile birlikte projeler yürütülmesine sıcak bakmakta ve öğretim üyelerini desteklemektedir. Bu bağlamda yüksek saflıkta elementer bor üretimi önemli projelerden birisidir. Sanayi ölçeğinde bor uç ürünleri üretebilme kapasitesini geliştirmek ülke geleceği açısından oldukça umut vericidir. Bu çalışmalara destek olan başta Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanlığı olmak üzere tüm personelimizi tebrik ederim."