Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, şu anda sıcak mücadelenin içerisinde olduklarını, yavaş yavaş soğuk mücadelenin kendini göstermeye başladığını belirterek, "Canına kıyacak kadar seven ve canına kıyan taraftarlarımıza bir şampiyonluk borcumuz var. Eğer bu ipi göğüsleyeceksek birlikte göğüsleyeceğiz" dedi.
Trabzonspor'un 50. Divan Genel Kurulu, Trabzon'da bir otelde gerçekleştirildi. Genel kuralda, Başkan Ahmet Ağaoğlu ve yönetim kurulu üyeleri hazır bulunurken, Divan Kurulu Başkanı Ali Sürmen ve divan kurulu yönetim kurulu üyeleri ile birlikte kulüp eski başkanları Ahmet Celal Ataman, Mustafa Günaydın, İbrahim Hacıosmanoğlu, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Yönetim Kurulu Üyeleri Mustafa Hacıkerimoğlu ve Yılmaz Büyükaydın'ın yanı sıra Trabzon Milletvekilleri Salih Cora, Ahmet Kaya ve Hüseyin Örs ile bazı ilçe belediye başkanları katıldı.
Trabzonspor'un borcu 1 milyar 346 milyon 332 bin TL
Genel kurul saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından başladı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle Türk Bayraklarıyla süslenen genel kurulda, Denetleme Kurulu Başkanı Mahmut Ören, bordo-mavili kulübün net borcunun 1 milyar 346 milyon 332 bin TL olarak açıkladı.
Ali Sürmen: "Eleştiri değil destek zamanı"
Trabzonspor Divan Başkanı Ali Sürmen, bordo-mavili takımın şampiyonluğa oynadığını belirterek, "Şampiyonluğa doğru ilerleyen bir futbol takımımız var ve başında değerli bir hocamız var. Bu süreçte hepimizin çok dikkat etmesi lazım. Elbette diyebiliriz ki şu futbolcu alınsaydı, alınmasaydı. Şu anda bunların zamanı değil. Şu anda hepimizin yönetimin arkasında durarak şampiyonluğu kovalayan bir yönetimin aklını, çalışma şevkini ve enerjisini başka yerlere harcamasına sebebiyet vermemeliyiz. O nedenle de başkanımıza ve yönetim kurulumuza, TFF’deki yöneticilerimize çalışmalarında başarılar diliyorum" dedi.
Ahmet Ağaoğlu: "İyi bir sezon başı geçirdik"
Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu, transferlerin tamamının yakının bir bölümünü ilk hazırlık kampına yetiştirdiklerini söyleyerek, "Ondan sonra yapılan 2-3 ilave transferimiz daha var. Takımın çekirdek kadrosunu oluşturacak transferleri, ilk defa uzun zaman üzerine sezon başlamadan bitirerek, takımımızın bugün ortaya koyduğu performansta ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk. Kulübümüzün imkanları dahilinde gerçekleştirilmiş transferler. İyi bir kamp dönemi geçirdik" diye konuştu.
"Ocak ayında gerekli takviyeler yapılabilir"
Ağaoğlu, bu sezon oluşturduklarını takım maliyetinin net 23 milyon Euro olduğunu ifade ederek, "Verdiğiniz mücadele şampiyonluk mücadelesiyse Trabzonspor gibi bir kulübün 25-30 milyon Euro bandında bir kadro oluşturması gerekiyor. Ocak ayında gerekli takviyeler yapılır mı, yapılabilir. Bu tamamen izleme komitesi ve hocamızın talepleri doğrultusunda yapılacak çalışmayla olacaktır" şeklinde konuştu.
"Yavaş yavaş soğuk mücadele kendini göstermeye başladı"
Bordo-mavili takımın ligde iyi gittiğini ancak ligin henüz 4’te 1’inin tamamlandığını söyleyen Başkan Ağaoğlu rakiplere de saygı duyduklarını dile getirdi. Ağaoğlu konuşmasını şöyle devam etti:
"Önümüzde 28 maç, üç koca mevsim var. Önümüzde kış, sonbahar ve ilkbahar var. Her savaşta, her mücadelede olduğu gibi bir sıcak savaş, cephede bir savaş, propaganda ve algılar üzerinden yürütülen savaş var. Futbolda da, sporda da mücadele bundan farklı değil. Şu anda sıcak mücadelenin içindeyiz. Yavaş yavaş soğuk mücadele kendini göstermeye başladı. Takımın, teknik heyetin göstereceği performans zirvede devam edip orada kalıp şampiyonluk ipini göğüslemek için yeterli olmayabilir. Camia, taraftar desteğinden yoksun özellikle Trabzonspor gibi bir şehir takımının bu başarıyı elde etmesi mümkün değil. Onun için camiamızın, taraftarımızın ve medyamızın desteğine her zamankinden fazla ihtiyacımız var. Bizim bu takımı canından daha fazla seven canına kıyacak kadar seven, canına kıyan taraftarlara bir şampiyonluk borcumuz var. Eğer bu ipi göğüsleyeceksek birlikte göğüsleyeceğiz. Her türlü algıya, askerdeki tabirle 1-3 ve 3-5 nöbetlerinde uyanık ve alarmda olmaya ihtiyacımız var. 1-2 hafta sonra bu tür algı operasyonlarıyla yüz yüze, karşı karşıya gelebiliriz. Ama bütün enerjimizi, futbol takımımızın mücadelesine, futbolcularımızın verdiği mücadeleye ve hocamızı destekleyerek oraya aktarmamız, olabilecek her türlü olumsuzluğa karşı ta tek vücut olarak duvar örüp onları bu tür sıkıntıların dışında bırakmamız gerekiyor. Camiamızın taraftarımızın enerjilerini bir güç olarak takımımızın arkasında güç olarak verip o gün sezon sonu geldiği zaman her birlikte hak ettiğimiz, arzulanan ve camianın yıllardır beklediği o ipi göğüslemeyi Allah bize inşallah nasip eder."
"Rakiplere saygısızlık bizim felsefemizde yok"
Ligde 34 maçta hiçbir takımın 114 puan almasının mümkün olmadığını belirten Ahmet Ağaoğlu, "Bir takımın bütün maçları kazanması mümkün değil. Ama o inancı içinde taşıdığı sürece o mücadeleyi sürdürdüğü sürece o son basamağı da yakalamaması için bir sebep yok. 'İlk defa bunu telaffuz ediyoruz şampiyonluk mücadelesinin içinde çok ciddi olarak yer alacaktır' dedik ve maçlarımızı oynadık, mücadelemizi ortaya koyduk. Mücadelemizin adı şampiyonluk mücadelesi. Ancak asla 'Biz şampiyon olacağız' demiyoruz. Bu rakiplere saygısızlıktır. Trabzonspor felsefesinde rakiplere saygısızlık diye bir kavram yoktur. Bir başkası saygısız olabilir, sizi göz ardı edebilir, rakiplerini göz ardı edebilir. Ama sorun temel ilkelerinden birisidir. Asla ve asla rakiplerinizi küçük görüp, rakiplerinize saygısız olmayacaksınız. A takımı ile nasıl mücadele ediyorsanız, B takımı ile de aynı ölçüde mücadele etmek zorundasınız. Oynanmadan kazanılan maç yok. Ligin altına baktığınızda kümede kalmak için cansiperane mücadele ediyor takımlar. Trabzonspor’a karşı oynayan takım nasıl mücadele ederse etsin biz onun üstesinden gelmek zorundayız ve rakibin oyununa saygı duymak zorundayız. Bugün itibariyle 7-8 takım şampiyonluk mücadelesi veriyor ve hepsine saygı duyuyoruz. Aynı saygıyı onlardan beklemek gibi bir düşüncemiz yok. O, onların düşünce yapılarıyla orantılı bir durum. Sürekli olarak 'Sezon sonunda şampiyonuz' diyebilirler. 'Diğerleri niye oynuyor acaba' diye düşünüyor insan. Bu sporun gerçeklerinin dışında, camiasını konsolide etmeye yönelik konuşmalar. Ne Trabzonspor kulübü başkanı, ne yönetim kurulu arkadaşlarımız, ne de camiamızın bu tür konuşmaların içinde asla ve asla olmaması lazım. Maç maç gideceğiz. Her maç bizim için önemli. Fenerbahçe maçı bizim için ne kadar önemliyse, Rizespor maçı da Göztepe maçı da aynı önemli. Hepsine aynı ciddiyetle hazırlanıp aynı ciddiyetle oynayıp yolumuza devam etmemiz gerekiyor. Ancak altını bir kez daha çiziyorum, ihtiyacımız olan en büyük şey, camiamızın taraftarla birlikte kenetlenerek, bu mücadeleyi 12. oyuncu olarak birlikte verebilmemiz. Bu talebimizin camiamız ve taraftarımız tarafından heyecanla karşılanacağı ve hassasiyetle bu doğrultuda hareket edileceği konusunda en ufak bir endişem yok. İnşallah mayıs ayının son günleri geldiği zaman çok farklı şeyleri konuşacağımız bir ortamda tekrar birlikte oluruz" ifadelerini kullandı.
Hacıosmanoğlu: "Bir kulüp başkanı elinde hoparlörle amigo gibi konuşuyor"
Genel kurulda söz alan eski Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, "Biz 7’den 70’e birlik olursak başarıyı yakalamak için hiçbir engelin kalmayacak. Başkanım çok zor bir görev yapıyorsunuz aynı zamanda kutsal bir görev bu. Teknik kadronun, futbolcuların, taraftarın, emeklerinin Trabzonlular olarak ne sıcak ne soğuk savaşa heba etmemek için var gücümüzle mücadele etmek zorundayız. Ne zaman şampiyonluk için ayaklanıyorsak kirli oyunlar başlıyor. Bunun ilk sahnesini Fenerbahçe maçı sonrasında gördük. Haramzadeler haram yemeye alıştığı için delikanlıca maç yöneten hakemler onların hoşuna gitmez. Büyük kıyametler koptu. Haramzadeler yanlarına 3 amigo alarak Türkiye’yi provoke etmek için havaalanına belki 100 kişi topladılar. Bir kulüp başkanı elinde hoparlörle amigo gibi konuşuyor. Son zamanlarda gördüğünü çalan bir hakem vardı o maçta. Kamuoyunda şöyle bir algı var, 'Fenerbahçe’ye haksızlık yaptığı için Ali Şansalan dinlendiriliyor'. Ali Şansalan’ın dinlendirilmesi konusunda, federasyon yöneticileri de burada, gözlemci ve temsilcilerin raporları da açıklansın. Açıklandığı zaman Ali Şansalan’ın neden dinlendirildiği açıklanacaktır. Fenerbahçe’ye değil, Trabzonspor’un penaltısını vermediği için eksi puan aldı. Bunlar açıklanmış olsaydı, Fenerbahçe Başkanı buradan nara atarak indiği Sabiha Gökçen Havalimanı'nda yuhalanırdı. MHK’de bir değişim oldu. MHK’nın en büyük sınavıdır. Ali Şansalan maçta gösterdiği hakemlik iradesinden dolayı ceza değil hakemlik hayatına devam etmesi gerekiyor. Ben oradaki hakemlik düzenini ve çetesini iyi biliyorum. Bu arkadaşımıza sahip çıkmak gerekiyor" açıklamasında bulundu.
"Gidelim mahkemeye, tek tek şikenin nasıl olduğunu tekrar bir daha orada ispat edelim"
3 Temmuz şike süreciyle ilgili olarak sert ifadeler kullanan Hacıosmanoğlu sözlerini şöyle tamamladı: "3 Temmuz’da şike yaptınız diyenler şimdi konuşun diyerek kendilerini aklanmış sayıyorlar. Çünkü haram yemeye alıştıkları için. Ben buradan bir Trabzonspor sevdalısı olarak yine söylüyorum; eğer ki kim '3 Temmuz sürecinde şike yoktur' diyorsa, namussuz, şerefsiz haysiyetsizin dik alasıdır. Şimdi versinler beni mahkemeye. Gidelim mahkemeye, tek tek şikenin nasıl olduğunu tekrar bir daha orada ispat edelim. Bunlar 'Şike vardır' kimse diyemez diyor. Ben 'Yoktur diyene' diyorum."