Soru cevap şeklinde yapılan sohbet toplantısına Rizespor yönetim kurulu üyeleri Halim Mete, Saffet Mete, Süleyman Basa ve Arslan Kalkavan’da katıldı.
Rize Ticaret Borsası bahçesinde yapılan istişare toplantısında Başkan Kalkavan, Rize basınının kendisine yönetilen birçok soruya kendine has üslubu ile cevap verirken “ Günahlar benim, sevaplar sizin “ olsun dedi...
İşte Başkan Metin Kalkavan’ın sözlerinden satırbaşı cümleler:
“ Genelde fazla konuşan biri değilim, uzun zaman sonra bir konuşalım, seneye yaşarsak ya kısmet”..
“ Sekizinci sezonumuz. Bu sezon biraz değişik sistemle çalıştık. Transfer komitesinde değişiklik yaptık. Daha önce Koray beyle çalıştık, kendisine hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum. Ben, Ömer bey ve Hikmet hoca transferde yetkili olan isimler. Bütün yetki, bütçe bazlı olarak hocaya verdik. Hikmet hoca transfer döneminde balayına çıkmadan özveri içinde çalıştı. Bana göre son sekiz yılın en başarılı transfer dönemini kapattık. Kadro olarak ta en uyumlu kadroyu kurduğumuzu düşünüyorum. Yeni bir takımımız var. Toplam 16 yeni oyuncu bir o kadar da giden oyuncu var. Transferde her istediğiniz oyuncuyu almak zor. Santraforda hedefimizi tutturamadık. O bölgede çok ciddi alternatifler vardı, olmadı. Buna bölgesel nedenleri sayabiliriz. Bu sezon daha çok genç ağırlıklı futbolculara yöneldik. Yaş ortalaması 24 civarında bir takım kurduk. Ligin en genç takımı komunuzdayız. Ümitliyim çok. Her sezon 10 -15 futbolcu alma yerine seneye 3 -5 oyuncu alacağız. Daha çok uzun vadeli oyuncular kadromuza kattık. Transferde Hikmet hoca çok başarılı periyod geçirdi, tabi bu bizim görüşümüz, kamuoyu farklı algılayabilir.”
“ Hakaret, küfür, protesto yeme pahasına mali disiplini bozmamaya çalışıyoruz. Bu bizim ana hedefimizdir”
“ Bel Hassani transferi bizi iki ay oyaladı. Ciddi bir parada teklif etmiştik ona. Türkiye bu terör olayından sonra sadece bizde değil, diğer kulüplerde de yaşandı, futbolcular bir lira alırken üç liraya yükseldi. Risk primi çok yükseldi. Türkiye’ye gelen oyuncuların bir çoğu Antalya, Alanya, İstanbul’u tercih etti. Transfer döneminde Ömer Ofluoğlu’nun ciddi katkısı oldu. Tam bir filtre görevi üslendi, ben memnunum”
“ Kolej takımı olmak istiyoruz. Transferde çok ünlü isimler geliyor ama kolej takımını bozmayız. Rize kolay bir yer değil. Sosyal olarak zor. Bu futbolcuların çocuklarının eğitimi, yabancı dil oklu problemi var. Transfere bütçeyi aşmadan iyi işler yaptığımızı düşünüyorum”
“ Adebayor ve Filamini konusunda iş “şaka” ile başladı. Söylenen rakam 1,5 Milyon Euro idi. Bu teklif sonrası iş ciddiye bindi ve Aykut beye görev verdim. Öncelik Adebayor idi. Seyircinin beklentisi çok yükseldi, bunlar doğal. Rize’den yıldız geçmesi güzel bir şey. Mustafa Denizli geldi, kötü mü oldu ? Aykut beye “ git Adebayor’u al gel diye gönderdim” Fakat orada menejerler ikisini bize vermek istedi. Adebayor’un sponsorluk işlerini tamamlamıştık. En önemli şey para değildi, parayı halletmiştik. Menejerlik ücreti ve İstanbul’da ev. Bizim kırmızı çizgimiz buydu. Biz bunu Holosko’da yaşadık. İstanbul’da ev demek “ aklı orada, ayağı burada” olması. Bu iş ilk ordan bozuldu. Bu transferin oluşu, gidişi ile çok zor. Diğer alternatif oyuncularda vardı ama Alanya’yı tercih etti. Seyirciyle oynamadık. Olmamış transferlerin formaları sosyal medyada yayınlarsan hayal kırıklığı oluyor. Siz benim koltuğuma otursanız ne yapardınız? Hiç biriniz hakaret yemiyor, ben yiyorum. Tribünlerde bir tek benim adıma bağırıyorlar. Bazen lanet olsun diyorum, gidin alın diyorum ama.. Sonra maaşlar ödenebilecek mi? Ben çaylak olarak başladığım bu işte zamanla çok şeyler öğrendim. İki isim büyük futbolcu ama performansları ne olurdu bilemeyiz. Türkiye’de bazen tutuyor, bazen de tutmuyor bu tip büyük transferler. Bu ikilin hikâyesi budur”
“ Geçen sezon transferin son haftasında panik yaptık ve bize maliyeti 4 -5 Milyon Euro’ya patladı. Bu sezon bunu yapmadık. Bir futbolcu takıma büyük katkı yaratıyor. Örnek geçen sezon Kweuke . Bu futbolcu artık hazır , takımla birlikte çalışmalara başladı. Kamerunlu oyuncu bizim yeni bir transferimiz oldu. Hoca’nın kararı sonrası Kweuke takımda ki yerini alacaktır”
“ Ben kendi adıma konuşuyorum. “ Bu takım çok kötü, bu takımdan bir şey olmaz” ben bunlara katılmıyorum. Bizim takım mücadele gücü altında başarılı olacaktır. Genç bir kadromuz var ve biz risk aldık. Konyaspor’un yaptığını kalıcı olarak yapmak istiyoruz. Geçen sezon yıldızı olmadan yıldız bir sonuç aldılar. Sabırlı olmamız, uzun vadeli politikalar yapmanız gerekiyor. Zoru başarmaya çalışıyoruz, kolayı herkes yapıyor. Ligde üç takım düşüyor, sonuçta birileri bu ligde düşecek. Biz evet, ucuz maliyetli bir kadro kurduk ama güç olarak en kötü takım olduğumuzu kabul etmiyorum. Bizim hedefimiz kalıcı bir yer edinebilmek. Rizespor’un ligde kalmak gibi bir hedefi olamaz”
“ Nika’da hata yaptık, kabul ediyorum. Kulüpler en fazla maliyeti alırken değil, gönderirken görüyor. Üç sezonda bizden alacağı 1,5 Milyon Euro Karşılığı 520 bin Euro ödeyerek fes ettik. Bu oyuncunun bize oynama şansı yoktu. Mutumba’da da hata yaptık 225 bin Euro. Ama ona dönemin hocası tarafından hiç şans verilmemişti. Nika’ya şans verildi ama oynamadı”
“Transferde son onayı ben verdiğim için hatalar bana geliyor. Hatalar bizim, sevaplar başkalarının “
“ Transferde dezavantajlı başlıyorsunuz. Rize küçük bir yer ve bir çok oyuncu gelmek istemiyor. Gelen de para için geliyor. Bu durumda eleme yapıyorsunuz. Parayı alıyor ve yatıyorlar”
“ FETO terör olayları sonrası iş adamları içinde en ağır konuşan bendim. Daha önceden Rizespor’un avukatlıklarını yapan arkadaşları şahsen ben tanıdığım, sevdiğim, güvendiğim arkadaşlardı. Tutuklanmış olmaları halinde bile, inşanla belli bir şeyleri çıkmaz. Bunun üzerine biz yetkilerini iptal ettik. Şuanda en tehlikeli durum, gerçekten terör örgütünün içinde olmayanların o damgayı yemeleri. Onlara her kapı kapanıyor, çok dikkatli olmak lazım. Yapanlara sıfır merhamet var neyse cezalarını çekecekler. Bu ismi geçen avukatları dediğim gibi ben şahsen tanırım pırlanta gibi insanlardı. Bende şok geçirdim. Bunların en büyük özelliği çok iyi gizleniyorlar. Etrafımda “yok canım” dediğim bir çok insan çıktı, özellikle askeriyede. Kulübün her hangi pozisyonunda bu tip insanların barınması söz konusu değil, bizde bu kişiler için gereğini yaptık”
Kalkavan ve Rize Basını "etekteki taşları" Döktü!
“ Bu kadar hakaret, küfürü hak edecek biz ne yapıyoruz? Ben ve arkadaşlarım Rize’nin markasını yükseltmeye çalışıyoruz. Rize’nin parasını çar çur etmiyoruz. Basın bizim kadar sorumludur. Başkan iki laf söyler, reyting rekorları kırar. Ben bu tip Başkan değilim”
“Pirim sitemi değişti. İçerde geriden gelen iyi beraberliklerde maç primi vereceğiz. Dışarda da kötü mağlubiyetlere ceza. Bu sezon kritik bir sezon geçireceğiz. Köklü bir değişikliğe gittiğimiz için. Prim konusunda “kazan kazan” sistemine geçtik”
“ Rize basınının muhatap bulamama konusunu yönetim kurulu tarafında değerlendirilecektir. Ben transferde ilk defa İranlı oyuncular ile bir fotoğraf karesinde yer aldım. Bunu da menejeri İran basınını yansıttı. Taraftar baskısından kurtulmak için o karede yer aldım. Mehdi, taraftar baskısını kaldıramadı, ailesine yönelik baskı ağır geldi ve ülkesine geri döndü. Bu olay FİFA’da devam ediyor”
“ Transfer döneminde ister Aykut Bey, ister Saffet bey, isterse Hikmet hoca, kim konuşursa konuşsun zarar veriyorlar. Ben konuşmam, kendimin reytinge ihtiyacı yok. Bize malzeme gerek diyorsunuz ama o malzeme bizden çıkmaz. Teknik konularda hoca ile zaten konuşuyorsunuz. Dünya’da hangi kulübün başkanı konuşuyor, onları tanıyor musunuz? Muharrem Usta her gün konuşuyorsa, onu kendisine sorun. Benim reytinge, reklama ihtiyacım yok”
“Rizespor’un sistemi kuruldu. Aşağıya gitmez, gittiği gibide geri gelir. Kalıcı olan sistemdir. Belediye kulüpleri hariç Rizespor sistem ile sağlam temleler üzerinde duruyor”
“ Basın burada büyük oyuncudur. İsterse kamuoyunun ateşini siz söndürürsünüz, oyuna katarsınız. Benim elimde kalem yok, ben yazmıyorum. Hiçbir yazılanı da okumuyorum. Sosyal medya da hesabım yok. Beni başka Başkanlarla karıştırmayın. Devamlı bir Başkanın Medyada olması doğru bir şey değildir. Ben Genel kurulda bir kere konuşurum. Yöneticilerin çok konuşması, çok hata getirir. Biz devrim yapıyoruz. Yönetici bir kere konuşsun, yeter. Siz zaten teknik kadro ile bilgi alış verişi yapıyorsunuz. İki demeç patlatırım, medyatik olurum. Ben istemiyorum. Sistemi değiştirme adına çok sancı çekiyoruz, buna siz müsaade ediyorsunuz. En fazla hakareti de ben yiyorum. Diğer takımların yaptıklarını yapmak zorunda değiliz. Kaybetme pahasına doğru olanı yapacağız. Uzun mesafede biz kazanacağız. Çünkü benim Başkanlığımda Türk futbolunda sistemi düzeltmeye çalışıyoruz, doğru olanı yapıyoruz. Bu işi bırakmak isteyenler, her zaman sancı çekerler, bu sancı ondan”
“ Gidin yatın.. Bizim manyak Başkan neler söyledi diye düşünün. Ondan sonra gelin soru sorun. Ama siz, sanki tarafmış gibi davranıyorsunuz. Sizler takımın esas oyuncusu olduğunun farkında değilsiniz. Takımın önemli bir ayaklarından birisi sizsiniz. Önemli olan bizim ne düşündüğümüz anlayıp, iyi analiz ederek bizim karşımıza çıkın. Sizde değerli olan önce hocaya yönetime “çakmak” ondan sonra düzletme hakkı vereceksiniz. Bunları son sekiz yıldır çokça yaşadık”
“Altyapıya ciddi kaynak ayırdık. Önemli olan insana yatırım yapmak”
“ Sayın Cumhurbaşkanı Türk sporunu büyük destek veriyor. Diğer takımlara olduğu gibi bizde sponsorluk anlaşmalar çerçevesinde destek görüyoruz. Öyle Cumhurbaşkanlığı örtülü ödeneğinden Rizespor kulübü destek alıyor , yok böyle bir şey”