Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Mühendisliği Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şağdan Başkaya, ayı saldırısının dünyanın bir çok ülkesinde yaşanan bir durum olduğunu ama Türkiye’de haddinden fazla yaşandığını söyledi.
Türkiye’de yılda ortalama 2 kişinin ayı saldırısı sonucu hayatını kaybettiğini belirten Başkaya, yüzün üzerinde de yaralanmaların olduğunu ifade ederek, “Ayı, vahşi ve yabani bir hayvan. Ayılar sonuç itibariyle saldırabilen hayvanlar dolayısıyla insan ölümlerine de sebebiyet verebiliyor. Bu durum dünyanın bir çok ülkesinde rastlanan bir olay. Ülkemizde ise haddinden fazla yaşanıyor. 2009 yılından bugüne kadar ayı saldırılarından vefat eden insan sayımız 20’nin üzerinde. Bu, hiç de az bir rakam değil. Yıllık ortalamaya baktığımızda ayı saldırısı sonucu vefat eden kişi sayımız 2 diyebiliriz. Buna şaibeli ölümleri katmıyoruz. Yaralanma durumuna baktığımız zaman ise çok ciddi yaralanmalar olduğunu görüyoruz. 2009-2010 yılından bugüne kadar, daha öncesinden de benzer şekilde devam ediyor. Yüzün üzerinde ciddi yaralanmalar var. En son konuşulan ayının Alucra ilçesinde bir gence saldırması olayı idi. Alucra’da daha önce de ayı saldırıları sonucu ölümler oldu” dedi.
“Her ayı kış uykusuna yatmaz”
Bazı ayıların kış mevsimini uyumadan geçirebildiğine dikkat çeken Başkaya, “Ayılar bu dönemde kış uykusuna yatıyor. Kar her yere iyice sardığında ayıların çoğu yatmış olacak. Ancak bazıları yatmayabilir. Bu durum ayının bulunduğu bölgesine göre değişir. Ülkemizde ayıların uykuya yatma zamanı bölgeden bölgeye değişir. Normalde kış dinlenmesidir. Ayılar kış uykusu; bazı yerde 1-2 ay bazı yerde 5 ay kadar olabiliyor. Eğer kış için beslenmesine çevresi müsaitse, çok sert bir kış olmamışsa ayılar kış uykusuna yatmadan da mevsimi geçirebilir. Bazıları yatacak yer bulamayabilir. Örneğin yoğun popülasyon olan yerlerde yatacak in, kovuk, taş altı, ağaç arkası gibi yerleri bulmak onlar için zor olabilir. Kış uykusunda uyandırılan, rahatsız edilen ayı kendine yeni yer bulmak için etrafta dolaşabilir. Bu mevsimde etrafta dolaşıyorlar zaten. İnsanlar sıkça dolaşan ayılara rastlıyor” diye konuştu.
"Devletin ayı konusuna el atması lazım"
Ayılardan korunmak için bazı tavsiyelerde de bulunan Başkaya, “Mesela onların bölgesindeyseniz gürültülü olunması gerekiyor. Ayı sizi önceden fark edip bölgeden çekilsin; ancak bu her zaman mümkün değil. Rüzgârın ters estiği sisli dumanlı havalarda sizin gürültünüz maalesef işe yaralamayacaktır ayı sizi hissedemeyecektir ve birden bire yüz yüze gelebileceksiniz. En az iki kişi olun diyoruz. Bu her zaman mümkün olamayabilir. Öneride bulunmak kolay ancak burada esas görev devlete düşüyor. Vatandaşı bilinçlendirelim. Ana okulundan itibaren bilgilendirmemiz lazım. Anaokulunda, ilkokulda, üniversite ve sonrasında bütün vatandaşları bilgilendirmemiz gerekiyor. Ayı saldırısında ne yapılır; veya ayı saldırısına uğramadan önce ayı olan bölgede ne yapılır. Yani şüpheli olan bölgelerde ne yapılır. Bunları anlatabiliriz. İnsanlar yanlarında düdük bulundururlar, gürültü çıkartırlar, birden fazla kişiyle dolaşırlar. Esas görevin devlete düştüğü kanaatindeyim. İnsanlar ayı saldırısına uğrayıp ölüyor, yaralanıyor buna devletin el atması lazım” ifadelerini kullandı.