Rize’de Özlem ile Murat Sandalcı çiftinin, 2 yıl önce ’Hürmet’ adını verdikleri erkek çocukları dünyaya geldi. Doğumdan kısa süre sonra fenalaşan bebeğin, doğuştan kalp ve akciğerine giden damarlarında sorun bulunduğu belirlendi.
Rize Devlet Hastanesi Yenidoğan Servisi’nde 20 gün tedavi gören Hürmet bebek, 2 aylık olduğunda Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi’ne sevk edildi. Yapılan muayenede, bebeğin diğer rahatsızlıklarının yanı sıra sol ayağında da kırık olduğu ortaya çıktı. Talihsiz bebek, 2011 yılının Aralık ayında kalp ve akciğer rahatsızlığı sonucu yaşamını yitirdi.
ADLİ TIP: AĞIR KIRIK VAR
KTÜ’deki tedavi sırasında bebeğin ayağında kırık olduğunun ortaya çıkması üzerine aile, Rize Devlet Hastanesi’nde bebeğin ayağının kırıldığı iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.
Rize Cumhuriyet Başsavcılığı da, soruşturma kapsamında hastanelerden alınan bebeğin ölüm ve ayağının kırık olduğuna dair raporları incelenmek üzere Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na gönderdi. Adli Tıp Kurumu raporunda bebeğin ayağında `ağır kırık’ olduğunu belirlendi.
619 LİRA MASRAF ÇIKARILDI
Yapılan soruşturma sonucu Rize Devlet Hastanesi Yenidoğan servisinde görevli hemşire A.T. hakkında, ’Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak’ suçlamasıyla Rize 2’nci Sulh Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
Mahkeme, hemşire A.T.’nin taksirle yaralanmaya neden olduğuna dair delil bulunmadığından beraatına karar verdi. Sağlık Bakanlığı aleyhine açtıkları tazminat davasını da kaybeden aileye 619 lira vekalet ücreti çıkartıldı.
Parayı 10 gün içerisinde yatırması istenen aileden dekontu, Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü Avukatlık Hizmeti Bürosu’na teslim etmesi istendi.
"BU İNSANLA DALGA GEÇMEK GİBİ BİR ŞEY"
Bu duruma tepki gösteren baba Murat Sandalcı, bebeğinin ayağının kırıldığı için sorumluların cezalandırılmasını istediğini belirterek "Bebeğimin ayağını kıranlar beraat etti, üstüne üstlük birde bana mahkeme masrafı çıkardılar. Sağlık Bakanlığı’nın avukatlık ücretiymiş. Parayı ödeyerek dekontu 75 kilometre mesafedeki Trabzon’da Bakanlık avukatına götürüp teslim etmem istendi. Bu insanla dalga geçmek gibi bir şey. Benim ekonomik durumum iyi olsaydı zaten avukat tutardım" dedi.