Yılın sonlarına geldiğimiz şu günlerde TÜİK tarafından açıklanan Kasım ayı TÜFE oranları, ülkemiz ekonomisinin alarm sinyalleri verdiğini ortaya koydu. Kasımda aylık enflasyon %1,49 olurken yıllık enflasyon da %12,98’la 2003 yılından beri en yüksek orana çıktı. 2017 yılının geride kalan 11 ayında ise enflasyon %11,17 olarak gerçekleşti. Bu gerçekler ışığında 2017 yılında enflasyonun çift hanelerde gerçekleşeceği bir anlamda kesinleşmiş oldu.
Hatırlanacağı gibi kamu görevlileri ve emeklilerinin maaşlarına 2017’nin ocak ayında %3; temmuz ayında ise %4 zam yapılmış, ilk 6 ayda ortaya çıkan enflasyon farkına mahsuben de ayrıca %2,92 enflasyon farkı verilmişti. Böylece 2016 Temmuzundan 2017 Kasımına kadar memur ve emekli maaşlarına toplam kümülatif %10,12 zam yapılmış oldu. Bugün gelinen noktada maaş zamlarının gerçekleşen enflasyonun gerisinde kaldığı ortaya çıktı. Yalnızca 2016 Kasım-2017 Kasım arasındaki bir yıllık sürede maaşlar %2,86 oranında erimiş oldu.
Bu oran her memur için farklı olmakla birlikte aylık ortalama 85 liralık bir kayba işaret etmekte. Yani bugün memur ve emeklilerimizin maaşı, alım gücü bakımından 2016’nın Kasım ayına göre ortalama 85 lira geriye düştü. Bu erimeye 2017 yılının aralık ayında gerçekleşecek enflasyon da eklenecek ve mağduriyet daha da büyüyecek.
Açıklanan bu rakamlara göre haziran, kasım arasındaki 5 ayda ise toplam enflasyon %4,97 oldu. Böylece temmuz ayında memurlara ve emeklilere yapılan %4’lük maaş zammının da resmen eridiği tescillendi. Kasım ayı itibarı ile memur ve emeklilerimizin %0,97’lik alacağı oluştu. Bu rakamlar dikkate alındığında aralık ayında enflasyon sıfır bile olsa memur ve emeklilere yeni yılın ocak ayında %0,97 oranında enflasyon farkı verilmesi gerekecek.
Ekonomik Hedefler ve Maaş Zamları Gerçekçi Bir Şekilde Revize Edilmeli
Kasım ayı enflasyonuna ilişkin olarak açıklamalarda bulunan Türk Eğitim-Sen Rize Şube Başkanı Murat KÖSEOĞLU: “Her yıl hedeflenen enflasyon ile gerçekleşen enflasyon arasında ortaya çıkan fark kabul edilebilir olmaktan uzaktır. 2018 yılı enflasyon hedefi revize edilmeli ve memur ve emeklilere yapılacak maaş zamları da aynı oranda artırılmalıdır.” dedi.
KÖSEOĞLU açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Kabul edileceği üzere yapılan enflasyon farkı ödemesi, maaşlardaki erimenin yalnızca bir aylığına telafi edilmesi anlamına gelirken gerçekte ise çalışanlara sıfır zam verildiğinin de bir göstergesi olmaktadır. Dolayısıyla çalışanlarımıza enflasyon farkı ödenen her dönem, aslında maaşlarının açıklanan enflasyon kadar arttığı ama gerçekte hiç yükselmediğinin de resmen tescil edildiği anlamına gelmektedir.
Etkisiz konfederasyonun tutarsız, anlamsız, gerçekten uzak söylemleri, hesapları ve hakem kuruluna dahi gitmeden tereddütsüz attıkları imza yüzünden sadece öğretmenler bugün itibarıyla 11 ayda 304 TL kayba uğramışlardır.
Yıllardan beri, yetkililerin enflasyon hesabının sürekli olarak hem de oldukça yüksek oranlarda şaştığı gözlerden kaçmamaktadır. Bu durum yalnızca bir tahmin hatasından öteye yapılan bütün mali planlamaların değiştirilmesine yol açmaktadır. Her ne kadar kamu görevlilerinin ve emeklilerin maaşları toplu sözleşme ile belirlense de etkisiz yetkili konfederasyon sayesinde, yıllardır maaş zamları, bu bütçe kanunları çerçevesinde tahmin edilen enflasyon çerçevesinde gerçekleşmektedir. Ancak, enflasyonun yanlış tahmin edilmesi nedeniyle daima kamu görevlileri ve emeklilerimiz mağdur edilmektedir. Sene başında bütün hesapların %5’lik hedefe göre yapıldığı yılda gerçekleşen enflasyon %13’e dayanmıştır. Dolayısıyla enflasyondaki hata payı %160 olmuştur. Bu, hiç kimsenin kabullenemeyeceği bir durumdur. Merkez Bankası’nın kasım ayında yaptığı enflasyon tahminleri dahi gerçekleri görmekten uzaktır. Buna göre Merkez Bankası’nın 2017 enflasyon tahmini %9,8 olarak revize edilmiştir. Oysa şu anda bile yıllık enflasyon %12,98’dir. Yılın sona ermesine 1 ay kala, ekonominin kalbi durumundaki kurumun dahi gerçekten bu denli uzak tahminlerde bulunması, insanın aklına başka şeyler getirmektedir.
2018 yılına ilişkin Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı henüz TBMM gündemine yeni gelmiş bulunmaktadır. Buna göre 2018 yılında da hedeflenen %5’lik enflasyonun çok çok üzerine çıkılacağını görmek için kâhin olmaya gerek yoktur. Bu tahminlerde ve hedeflerdeki her sapma, memur maaşlarına yapılması planlanan zamları doğrudan etkilemekte, her yanlış hesap maaşlarımızın cebimizden uçup gitmesine neden olmaktadır. Dolayısıyla yol yakınken bütçede, 2018 için hedeflenen enflasyonun gerçekçi bir rakama çekilmesi ve aynı oranda memur ve emeklilere yapılacak maaş zamlarının da güncellenmesi, milyonlarca vatandaşımızın önümüzdeki yıl rahat bir nefes alması için mecburi olarak görülmektedir.
Murat KÖSEOĞLU
Türk Eğitim Sen Rize Şube Başkanı