ABD'nin resesyona gireceği korkusu ve Avrupa'nın akutlaşan borç sorunu küresel ekonomiyi tehdit ediyor. Ancak endişeler sadece ABD ve Avrupa ile sınırlı değil. Kriz döneminde küresel ekonominin lokomotifi olan Asya ülkelerine yönelik endişeler de piyasaları germeye devam ediyor. Hareketli geçmesi beklenen Eylül ayında da piyasaların yönünü ise üç kıtadan gelecek haberler çizecek.
3.PAKET YOLDA MI?
ABD'nin resesyona gireceği endişeleri piyasaları etkilemeye devam ediyor. Bayramdan önce meşhur Jackson Hole'de konuşan FED Başkanı Bernanke, 3. gevşeme paketi ile net bir açıklama yapmadı ve zaman kazanmak için 20-21 Eylül'deki FED toplantısına bıraktı. Bu demek ki piyasalardaki yüksek volatilite iki hafta daha devam edecek.
Piyasalarda her ne kadar 3. gevşeme paketi gelecek gibi hareket etse de uzmanlar ABD'den bu yönde bir hareket beklenmiyor. Gevşeme paketi yerine gelecekten umudunu kesmiş ABD vatandaşlarının cebini rahatlatacak birkredi gevşemesi gelebileceğine daha sıcak bakıyor piyasa uzmanları.Böylelikle para bekleyen spekülatörler yerine halkın borçlarını ödemesi kolaylaştırılacak ve ekonomi canlı tutulmaya çalışılacak.
Ayrıca başkan Obama'nın 8 Eylül'de yeni istihdam planı hakkında söyleyecekleri de piyasaların üzerinde etkili olacak.
AVRUPA'DA FIRTINA ÖNCESİ SESSİZLİK
Avrupa tarafında ise fırtına öncesi sessizlik sürüyor.Boğazına kadar borca batan Avrupa, dünya ekonomisi için kabus olmaya devam edecek gibi. Euro birliğindeki kararlılığın sürdüğü dışında mali birlikle ilgili net bir açıklama yok. Her ne kadar kurtarılsa da Yunanistan bitmeyen karın ağrısı gibi. İtalya ve İspanya'ya yönelik endişeler gündemden düşmüyor. Bazı Avrupa bankalarının zorda olduğuna yönelik haberler Avrupa'daki endişelerin dozunu artırıyor. Kısaca Avrupa can çekişirken dünya gelişmeleri yüreği ağzında izliyor.
ASYA DA DOMİNO ETKİSİNE KAPILIR MI?
Gelelim Asya'ya. Geçen ayın son haftasında Asya piyasalarında da moraller bozuktu. ABD ve Avrupa'ya yönelik endişelerin artması, dünyanın durgunluğa doğru gittiğine yönelik sinyaller Asya piyasalarında da etkili oldu.
Piyasalar açısından belki de en önemli veri de bu nedenle Asya'dan gelecek.Büyüme için ABD ve Avrupa'ya ihtiyacı olan Çin,Japonya, Kore gibi ekonomisi ihracata dayalı ülkelerdeki düşük büyüme rakamları karamsarlığı körükleyeceği endişesi ağır basıyor.Kaldı ki sadece IMF değil diğer pek çok kuruluşta başta ABD olmak üzere Avrupa ve Asya için de hem bu yıl hem de gelecek yıl için büyüme rakamlarını yeniden revize ederek düşürdü.
Önümüzdeki hafta Asya'daki büyüme verileri açıklanacak.İşte bu veri küresel ekonominin bundan sonraki yönü açısında çok önemli olacak. Eğer Asya ülkelerindeki büyüme rakamları beklentilerin çok altında gelirse küresel ekonomideki durgunluk bir kez daha teyit edilmiş olacak. Bu nedenle Asya'dan gelecek büyüme verisi en az ABD ve Avrupa'dan gelecek haberler kadar piyasalar üzerinde etkili olacak.
ASYA, ALTINI VURABİLİR
Yükselişini sürdüren altın fiyatları ile ilgili değerlendirmede bulunan İstanbul Mücevherciler Kuyumcular ve Sarraflar Derneği Başkanı Mehmet Yıldırımtürk, belirsizlik ortamını seven altınındaki yükselişin spekülatif olduğunu söyledi.
Küresel ekonomideki belirsizliğin ve altına olan talebin altın fiyatını 2 bin dolar üstüne taşıyacağına dikkat çeken Yıldırımtürk, yatırımcıları sert düşüşe karşı da uyardı.Yıldırımtürk, şöyle konuştu:" Asya'nın büyüme rakamlarını düşük gelmesi ekonomik durgunluğa işaret edecek ve tüm emtialarda olduğu gibi altında da sert satışlara neden olacaktır. Altın yeniden 1.500 dolar seviyesine çekilebilir.Bu nedenle Asya,emtialar ve özellikle altın için kritik öneme sahip. Asya'da büyüme yavaşlarsa emtialarda düşüş hızlanır. Bu da altını 1.500 dolar seviyesine kadar çekebilir."
Altında mevsimsel hareketliliğe bağlı olarakta altına olan talebin ve fiyatının arttığına dikkat çeken Mehmet Yıldırımtürk, darphanenin tatile çıkması nedeniyle stoklu çalışmayan kuyumcuların çeyrek altın talebinde artış olduğunu ancak darphanenin piyasaya çeyrek altın sürmesi ile bu aşırı talebin duracağını söyledi. Çeyrek altına olan talebin 15 gün daha süreceğini ve fiyatların 175-180 lira arasında değişebileceğini kaydeden Yıldırımtürk, uluslararası piyasalarda altının 1.952-1.870 dolar aralığında seyredeceğini vurguladı.