Türk bilim adamlarından kene aşısı
Dünyada bir ilk olacak..
Kenenin insana tutunmasıyla kendini gösteren ve ölüme neden olabilen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi(KKKA) hastalığına karşı Türk bilim insanlarınca geliştirilen aşıda ilk aşama tamamlandı.
AŞI, DÜNYADA BİR İLK OLACAK
Henüz laboratuvar çalışmalarının devam ettiği aşı, her şeyin yolunda gitmesi durumunda 3-5 yıla üretime hazır olacak. Türkiye'nin KKKA virüsüne karşı geliştirdiği aşı, dünyada bir ilk olacak.
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Torunoğlu, Türkiye'de keneden bulaşan KKKA hastalığı vakalarının mevsim itibarıyla görülmeye başladığını söyledi.
Mart ayından itibaren kendini gösteren kenenin, en çok haziran ve temmuz aylarında görüldüğünü ifade eden Torunoğlu, "Çünkü kene, kışı toprağın 50-60 santimetre altında uyuyarak geçirdi. Şimdi havaların ısınmasıyla beslenmek için etrafta kan emecek bir şey arıyor. Bu hayvan olursa ona saldırıyor, insan olursa ona geliyor" diye konuştu.
HASTALIK ŞEHİRDEN ÇOK KÖYLERDE GÖRÜLÜYOR
Kenenin neden olduğu KKKA hastalığının ülke genelinde belli bölgelerde yoğunlaştığını vurgulayan Torunoğlu, hastalığın şehirlerden ziyade köylerde görüldüğünü söyledi.
EN SIK GÖRÜLDÜĞÜ İLLER
Hastalığın, Artvin, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Sivas, Giresun ve Ordu'nun iç kesimleri, Malatya, Yozgat, Samsun, Amasya, Kastamonu, Çankırı, Bolu, Karabük, Kırklareli, Edirne, Bingöl ve Tunceli'de sık görüldüğüne dikkati çeken Torunoğlu, bu bölgelerde meraya çıkan hayvanların kene tutmasını önlemek için ilaçlandığını belirtti.
Hayvanların meradan eve kene getirerek popülasyonun artmasına yol açtığına işaret eden Torunoğlu, ayda bir hayvanın sırtına dökerek uygulanan ilaç sayesinde 3-4 hafta kenenin yapışamadığını vurguladı.
İlacın kesinlikle ete ve süte geçmediğini anlatan Torunoğlu, bölgede yer alan yaklaşık 2 bin köyde ev ev dolaşarak 7 yaşından büyük herkes için "kene eğitim ve korunma seti" dağıttıklarını belirtti. Sette kene çıkartma kartı, keneye çıplak elle dokunulmaması için eldiven bulunduğunu dile getiren Torunoğlu, ayrıca yüz yüze eğitim de verildiğini söyledi. Torunoğlu, okullarda da çocuklar için eğitim verilmeye başlanacağını aktardı.
"YOK EDİLMELERİ SÖZ KONUSU DEĞİL"
Kenelerin yok edilmesinin söz konusu olmadığını vurgulayan Torunoğlu, "Onların da yaşaması gerekiyor, onların da misyonları var. Bir misyonları, hayvanlardaki bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Hasta hayvandan sağlam hayvana mikrobu taşıyor, onu doğal yoldan aşılamış oluyor" şeklinde konuştu.
Tavukların azalmasına bağlı olarak kenenin arttığı görüşünün de yanlış olduğunu ifade eden Torunoğlu, "Tavuk keneyi yiyor, ama kene de tavuğa yapışıyor. İki yönlü bir durum bu. 'Köyden tavuklar yakıldı, keneler arttı' diye bir durum yok" ifadesini kullandı.
"AŞININ İLK AŞAMASI BAŞARIYLA TAMAMLANDI"
KKKA hastalığına karşı aşı geliştirme çalışmalarının devam ettiğini ve önemli sonuçlar elde edildiğini müjdeleyen Torunoğlu, bu alanda iki çalışma yürütüldüğünü söyledi.
Birincisinin hastalığı geçirmiş ve iyileşmiş kişilerden kan örnekleri alınarak antikor denilen bağışıklık serumu elde edildiğini anlatan Torunoğlu, bunun yeni hastalara verildiğini ifade etti. Bu çalışmayı yaklaşık 1,5 yıldır yaptıklarını söyleyen Torunoğlu, ancak bu yıl daha yaygın uygulayacaklarını belirtti.
İkinci çalışmanın ise TÜBİTAK ile yürütülen proje olduğunu dile getiren Torunoğlu, şunları kaydetti:
"Bizim kurumumuzun da katkı verdiği bir proje yürüyor. KKKA virüsüne karşı bir aşı geliştirildi, ama henüz daha laboratuvar ortamında. Henüz, insanlara kullanılabilecek hale gelmedi. Aşı geliştirme çalışmalarında ilk aşama başarıyla sonuçlandı. Faz 1'i yapıldı, faz 2-faz3 çalışmaları yapılacak. Bunun daha 3-5 yıllık bir zamana ihtiyacı var. Şu anda başarılı yürüyor, ama bu sezon elimizde henüz aşımız yok. Bunu vurgulayalım. Bir aksilik olmaz da her şey yolunda giderse Türkiye, 3-5 yıl içinde KKKA için kendi aşısını üretmiş olacak. Bu, aynı zamanda KKKA'ya karşı dünyada geliştirilen ilk aşı olacak."
2009'DA 63 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
KKKA virüsüne bağlı en çok vakanın 2009 yılında görüldüğünü belirten Torunoğlu, "O yıl bin 318 vaka ve 63 ölüm oldu. Ölüm sayısı fazla gibi gözüküyor ama bu hastalığın tedavisinde en başarılı ülkelerden birisiyiz. Bu hastalık, bizden başka birçok ülkede gözüküyor. Başka ülkelerde ölüm oranı yüzde 30'lara kadar çıkıyor. Biz de ise yüzde 4 civarında" diye konuştu.
Torunoğlu, 2010'da 868 vaka, 50 ölüm, 2011'de bin 75 vaka 54 ölüm ve 2012'de 796 vaka 37 ölüm görüldüğünü söyledi. Söz konusu kenenin nemli ortamları çok sevmediğini, kuru toprağı sevdiğini anlatan Torunoğlu, her kenenin KKKA'ya yol açmadığını ancak başka hastalıklara neden olabildiğini belirtti.
AŞI, DÜNYADA BİR İLK OLACAK
Henüz laboratuvar çalışmalarının devam ettiği aşı, her şeyin yolunda gitmesi durumunda 3-5 yıla üretime hazır olacak. Türkiye'nin KKKA virüsüne karşı geliştirdiği aşı, dünyada bir ilk olacak.
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Torunoğlu, Türkiye'de keneden bulaşan KKKA hastalığı vakalarının mevsim itibarıyla görülmeye başladığını söyledi.
Mart ayından itibaren kendini gösteren kenenin, en çok haziran ve temmuz aylarında görüldüğünü ifade eden Torunoğlu, "Çünkü kene, kışı toprağın 50-60 santimetre altında uyuyarak geçirdi. Şimdi havaların ısınmasıyla beslenmek için etrafta kan emecek bir şey arıyor. Bu hayvan olursa ona saldırıyor, insan olursa ona geliyor" diye konuştu.
HASTALIK ŞEHİRDEN ÇOK KÖYLERDE GÖRÜLÜYOR
Kenenin neden olduğu KKKA hastalığının ülke genelinde belli bölgelerde yoğunlaştığını vurgulayan Torunoğlu, hastalığın şehirlerden ziyade köylerde görüldüğünü söyledi.
EN SIK GÖRÜLDÜĞÜ İLLER
Hastalığın, Artvin, Erzurum, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Sivas, Giresun ve Ordu'nun iç kesimleri, Malatya, Yozgat, Samsun, Amasya, Kastamonu, Çankırı, Bolu, Karabük, Kırklareli, Edirne, Bingöl ve Tunceli'de sık görüldüğüne dikkati çeken Torunoğlu, bu bölgelerde meraya çıkan hayvanların kene tutmasını önlemek için ilaçlandığını belirtti.
Hayvanların meradan eve kene getirerek popülasyonun artmasına yol açtığına işaret eden Torunoğlu, ayda bir hayvanın sırtına dökerek uygulanan ilaç sayesinde 3-4 hafta kenenin yapışamadığını vurguladı.
İlacın kesinlikle ete ve süte geçmediğini anlatan Torunoğlu, bölgede yer alan yaklaşık 2 bin köyde ev ev dolaşarak 7 yaşından büyük herkes için "kene eğitim ve korunma seti" dağıttıklarını belirtti. Sette kene çıkartma kartı, keneye çıplak elle dokunulmaması için eldiven bulunduğunu dile getiren Torunoğlu, ayrıca yüz yüze eğitim de verildiğini söyledi. Torunoğlu, okullarda da çocuklar için eğitim verilmeye başlanacağını aktardı.
"YOK EDİLMELERİ SÖZ KONUSU DEĞİL"
Kenelerin yok edilmesinin söz konusu olmadığını vurgulayan Torunoğlu, "Onların da yaşaması gerekiyor, onların da misyonları var. Bir misyonları, hayvanlardaki bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Hasta hayvandan sağlam hayvana mikrobu taşıyor, onu doğal yoldan aşılamış oluyor" şeklinde konuştu.
Tavukların azalmasına bağlı olarak kenenin arttığı görüşünün de yanlış olduğunu ifade eden Torunoğlu, "Tavuk keneyi yiyor, ama kene de tavuğa yapışıyor. İki yönlü bir durum bu. 'Köyden tavuklar yakıldı, keneler arttı' diye bir durum yok" ifadesini kullandı.
"AŞININ İLK AŞAMASI BAŞARIYLA TAMAMLANDI"
KKKA hastalığına karşı aşı geliştirme çalışmalarının devam ettiğini ve önemli sonuçlar elde edildiğini müjdeleyen Torunoğlu, bu alanda iki çalışma yürütüldüğünü söyledi.
Birincisinin hastalığı geçirmiş ve iyileşmiş kişilerden kan örnekleri alınarak antikor denilen bağışıklık serumu elde edildiğini anlatan Torunoğlu, bunun yeni hastalara verildiğini ifade etti. Bu çalışmayı yaklaşık 1,5 yıldır yaptıklarını söyleyen Torunoğlu, ancak bu yıl daha yaygın uygulayacaklarını belirtti.
İkinci çalışmanın ise TÜBİTAK ile yürütülen proje olduğunu dile getiren Torunoğlu, şunları kaydetti:
"Bizim kurumumuzun da katkı verdiği bir proje yürüyor. KKKA virüsüne karşı bir aşı geliştirildi, ama henüz daha laboratuvar ortamında. Henüz, insanlara kullanılabilecek hale gelmedi. Aşı geliştirme çalışmalarında ilk aşama başarıyla sonuçlandı. Faz 1'i yapıldı, faz 2-faz3 çalışmaları yapılacak. Bunun daha 3-5 yıllık bir zamana ihtiyacı var. Şu anda başarılı yürüyor, ama bu sezon elimizde henüz aşımız yok. Bunu vurgulayalım. Bir aksilik olmaz da her şey yolunda giderse Türkiye, 3-5 yıl içinde KKKA için kendi aşısını üretmiş olacak. Bu, aynı zamanda KKKA'ya karşı dünyada geliştirilen ilk aşı olacak."
2009'DA 63 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ
KKKA virüsüne bağlı en çok vakanın 2009 yılında görüldüğünü belirten Torunoğlu, "O yıl bin 318 vaka ve 63 ölüm oldu. Ölüm sayısı fazla gibi gözüküyor ama bu hastalığın tedavisinde en başarılı ülkelerden birisiyiz. Bu hastalık, bizden başka birçok ülkede gözüküyor. Başka ülkelerde ölüm oranı yüzde 30'lara kadar çıkıyor. Biz de ise yüzde 4 civarında" diye konuştu.
Torunoğlu, 2010'da 868 vaka, 50 ölüm, 2011'de bin 75 vaka 54 ölüm ve 2012'de 796 vaka 37 ölüm görüldüğünü söyledi. Söz konusu kenenin nemli ortamları çok sevmediğini, kuru toprağı sevdiğini anlatan Torunoğlu, her kenenin KKKA'ya yol açmadığını ancak başka hastalıklara neden olabildiğini belirtti.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.