Zabıta Müdürünün Bıçaklanmasına Tepki
Memur-Sen ve aynı zamanda Bem-Bir-Sen (Belediye ve Özel İdare Çalışanları Sendikasi) Rize İl başkanı Resul Usta, dün akşam saatlerinde makamında bıçaklı saldırıya uğrayan Rize Belediyesi Zabıta Müdürü Bayram Ali Sarı’ya yapılan saldırıyı basın açıklamasıyla kınadı.
Usta yaptığı basın açıklamasında, "Aynı zamanda sendikamız üyesi olan Rize Belediyesi Zabıta Müdürümüz Sayın Bayram Ali Sarı, makamında bir seyyar satıcının bıçaklı saldırısına maruz kalmıştır. Bu saldırı Rize Belediyesine ve Rize halkına yapılmıştır. Bem-Bir-Sen Rize İl Başkanlığı ve mesai arkadaşları olarak, Sayın Müdürümüze yapılan bu menfur saldırıyı şiddetle kınıyor ve acil şifalar diliyoruz." dedi.
Açıklamasında "Zabıta personeli bulundukları belediyenin aynası, yerel yönetimlerin vitrinidir. Belediye Başkanı ve yönetimi adına vatandaşla sürekli yüz yüze olan, birinci dereceden problemleri tespit ve çözüme yetkili kişi, zabıta personelidir." ifadelerine yer veren Usta açıklamasına şöyle devam etti: Zabıta, üstlenmiş olduğu görev gereği bu sorunlar karşısında sessizliğini bozup problemlerini dile getirmekte güçlükler yaşamaya devam etmektedir. Zabıta Teşkilatı’nın belediye içindeki önemi bugün bile kavranabilmiş değildir. Ve zabıta teşkilatı hâlâ bir alt birim olmanın dezavantajlarını çalışma koşullarının zorluğu ve ağır sorumluluğu içinde yaşamaya devam etmektedir. Oysa Zabıta memurumuz, Avrupalı meslektaşlarının aynı sıkıntıları yaşamadığını, gerekli olan her türlü savunma ve korunma yetkileriyle birlikte mesleğinin bilgi ve donanımla mücehhez kılındığını bilmektedir.
Zabıta çalışanlarının fedakârlıklarını görmezden gelen, çalışma koşullarındaki memnuniyetsizliği hiçe sayan yönetimler ve hükümetler, bu gerçeği bir an önce görebilmeli, Zabıta teşkilatlarının belediye içindeki önemini kavrayarak bu çalışanların 657 sayılı kanunda ayrı bir sınıf olarak tanımlanmaları sağlanmalıdır.
Mesai mefhumu gözetmeden çok büyük fedakârlıklarla çalışan zabıta personeli, her gün onlarca olayla karşı karşıya kalmakta, üstelik pek çoğunda can güvenliği tehlikesi yaşamaktadır. Özellikle işportacılar ve seyyar satıcılar karşısında savunmasız ve araç-gereçsiz olan zabıta personeli, kamuoyu gündemine de yansıdığı gibi sürekli bir saldırı mağduriyetine muhatap olmakta, kendini koruyacak unsurlardan yoksun bulunmaktadır. Bu anlamda zabıtaların yaşadıkları bu sorunlar yıllardan beri birikmiş ve kangren haline gelmiştir. Yaşanan son talihsiz olayda, bunları göstermektedir.
Zabıta memurlarının görev yaptıkları sırada can güvenliklerinin olmadığını kendilerini savunacak herhangi bir materyale sahip olmadıklarını her zaman söylediklerini ifade eden Usta, "Zabıtalara fiili hizmet zammının mesleki risk bulunmamasından dolayı verilmemesini anlamak mümkün değildir. Can güvenliği olmayan bir meslekte başka ne tür mesleki risk aranmaktadır ? Bu kardeşlerimiz sadece kendilerine verilen görevleri yerine getiriyorlar. Görevleri süresince uğramış oldukları şiddet kabul edilebilir değildir. Bu vesile ile Zabıta Müdürümüz Bayram Ali Sarı’ya yöneltilen saldırıyı şiddetle kınıyor, saldırıdan yaralı olarak kurtulan Müdürümüze tekrar geçmiş olsun diyor,Allah’dan acil şifalar diliyoruz." dedi.
Açıklamasında "Zabıta personeli bulundukları belediyenin aynası, yerel yönetimlerin vitrinidir. Belediye Başkanı ve yönetimi adına vatandaşla sürekli yüz yüze olan, birinci dereceden problemleri tespit ve çözüme yetkili kişi, zabıta personelidir." ifadelerine yer veren Usta açıklamasına şöyle devam etti: Zabıta, üstlenmiş olduğu görev gereği bu sorunlar karşısında sessizliğini bozup problemlerini dile getirmekte güçlükler yaşamaya devam etmektedir. Zabıta Teşkilatı’nın belediye içindeki önemi bugün bile kavranabilmiş değildir. Ve zabıta teşkilatı hâlâ bir alt birim olmanın dezavantajlarını çalışma koşullarının zorluğu ve ağır sorumluluğu içinde yaşamaya devam etmektedir. Oysa Zabıta memurumuz, Avrupalı meslektaşlarının aynı sıkıntıları yaşamadığını, gerekli olan her türlü savunma ve korunma yetkileriyle birlikte mesleğinin bilgi ve donanımla mücehhez kılındığını bilmektedir.
Zabıta çalışanlarının fedakârlıklarını görmezden gelen, çalışma koşullarındaki memnuniyetsizliği hiçe sayan yönetimler ve hükümetler, bu gerçeği bir an önce görebilmeli, Zabıta teşkilatlarının belediye içindeki önemini kavrayarak bu çalışanların 657 sayılı kanunda ayrı bir sınıf olarak tanımlanmaları sağlanmalıdır.
Mesai mefhumu gözetmeden çok büyük fedakârlıklarla çalışan zabıta personeli, her gün onlarca olayla karşı karşıya kalmakta, üstelik pek çoğunda can güvenliği tehlikesi yaşamaktadır. Özellikle işportacılar ve seyyar satıcılar karşısında savunmasız ve araç-gereçsiz olan zabıta personeli, kamuoyu gündemine de yansıdığı gibi sürekli bir saldırı mağduriyetine muhatap olmakta, kendini koruyacak unsurlardan yoksun bulunmaktadır. Bu anlamda zabıtaların yaşadıkları bu sorunlar yıllardan beri birikmiş ve kangren haline gelmiştir. Yaşanan son talihsiz olayda, bunları göstermektedir.
Zabıta memurlarının görev yaptıkları sırada can güvenliklerinin olmadığını kendilerini savunacak herhangi bir materyale sahip olmadıklarını her zaman söylediklerini ifade eden Usta, "Zabıtalara fiili hizmet zammının mesleki risk bulunmamasından dolayı verilmemesini anlamak mümkün değildir. Can güvenliği olmayan bir meslekte başka ne tür mesleki risk aranmaktadır ? Bu kardeşlerimiz sadece kendilerine verilen görevleri yerine getiriyorlar. Görevleri süresince uğramış oldukları şiddet kabul edilebilir değildir. Bu vesile ile Zabıta Müdürümüz Bayram Ali Sarı’ya yöneltilen saldırıyı şiddetle kınıyor, saldırıdan yaralı olarak kurtulan Müdürümüze tekrar geçmiş olsun diyor,Allah’dan acil şifalar diliyoruz." dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.