Türkiye'nin en yaşlı şimşir ormanlarından iyi haber
TÜRKİYE'nin tek yaşlı şimşir ormanı olan ve Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nca (WWF) korumaya alınması gereken 200 ekolojik bölge arasında gösterilen, Rize'nin Fırtına Vadisi'nde kuruma tehlikesi bulunan şimşir ağaçları, ilaçlama ve biyolojik mücadele ile yeniden yeşermeye başladı.
TÜRKİYE'nin tek yaşlı şimşir ormanı olan ve Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nca (WWF) korumaya alınması gereken 200 ekolojik bölge arasında gösterilen, Rize'nin Fırtına Vadisi'nde kuruma tehlikesi bulunan şimşir ağaçları, ilaçlama ve biyolojik mücadele ile yeniden yeşermeye başladı. Rize'nin Fırtına Vadisi'ndeki şimşir ağaçlarında, 2004 yılında hastalık görülmeye başlandı. Hastalık nedeniyle şimşirlerin gövde ve dallarında çürümeler başladı, odun dokusunun niteliği bozuldu. Zaman içinde ağaçlar kuruma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü ekipleri, 1,5 hektarlık şimşir ormanındaki kurumanın önüne geçebilmek için çalışma başlattı. Hastalığın belirlenmesi için oluşturulan Şimşir Gen Ormanı'ndan kabuk ve toprak analizleri alındı, İtalya'dan gelen uzmanlar da bölgede inceleme yaptı. İlk bulgulara göre şimşir ağaçlarına, Sibirya'dan ithal edilen kömürün nakliyesi sırasında bulaşan mantar hastalığının zarar verdiği tespit edildi. Çalışmalar sonrası 10 ile 12 metre boyunda, 20 ile 30 santimetre çapındaki şimşir ağaçlarına geliştirilen ilaç ile aşı yapıldı.
YENİDEN YEŞERDİ
Türkiye'nin tek yaşlı şimşir ormanında yürütülen çalışmalar sonuç verdi. Yaz aylarıyla birlikte ormandaki şimşir ağaçları, tepeden filiz vererek, yeniden yeşermeye başladı. Uzun bir aradan sonra yeniden yeşeren yosunlarla kaplı ormanlar, turistlerin de ilgi odağı oldu. Düğün sezonunun açılmasıyla çiftler de fotoğraf çekimi için şimşir ormanlarını tercih ediyor.
'AĞAÇLAR HAYATA DÖNDÜ'
Şenyuva köyünün eski muhtarı Atilla Güneri, yosunlarla kaplı şimşir ormanına yoğun ilgi gösterildiğini belirterek, "Şimşir ormanlarımızda 2004-2005 yıllar arasında bir kuruma başladı. Hiçbir çözüm bulunamadı ve 2010 yılında tamamen kurudu. Bir mantar hastalığı dolayısıyla bu kurumanın olduğu belirtilmişti. Yöre insanı da ormancılar da şimşirlere sahip çıktı. Kimse ağaçları kesmedi. Bugün mutlulukla görüyoruz ki ağaçlar yeniden hayata döndü. Ağaçlar sürgün vermeye, yaprak açmaya başladı. İlk gördüğümüzde sevinçten havalara uçtuk. Yosunla kaplanan şimşir ormanları da vatandaşların ilgisini çekti ve son yıllarda özellikle fotoğraf çektirmek için burayı tercih eder hale geldiler. Biz şimdi büyük bir sabırla kuruyan bütün ağaçların yeşermesini bekleyeceğiz" dedi.Düğün fotoğrafı için şimşir ormanını tercih ettiklerini belirten Berat Kazım Feyizoğlu da "Ormanımız artık yavaş yavaş yeşermeye başlayarak eski günlerine geri dönüyor. Biz de yosunla kaplı bu günlerini fotoğraflarda yaşatmak istedik. Bu yüzden düğün fotoğrafımızı burada çektirdik" diye konuştu.Şimşir ormanını gezen Mustafa Şeremet ise "Bu yosunlu haliyle şimşir ormanları çok özel bir görsel şölen sunuyor. Bu manzarayı görenler de şimşir ormanlarına gelerek bolca fotoğraf çektiriyor. Aslında bölgenin tanıtımı yapılıyor ama biz yine de şimşir araçlarımızın yemyeşil olduğu o günleri yeniden görmek istiyoruz" dedi.
ŞİMŞİR AĞAÇLARI
Karadeniz'in doğusundan Kastamonu ve Zonguldak'a kadar uzanan bölgede yetişen şimşir ağaçları, Türkiye'de yetişen en sert ağaçlardandır ve çok sıkı yapılıdır. Bu nedenle zor işlenir, fakat çok düzgün ve parlak yüzeyi vardır. Küçük ölçülü, fakat üstün nitelik isteyen işlerin yapımında şimşirden yararlanılır. Tornalı işlerde, müzik aletlerin küçük bölümlerinde, ders aletleri, mekik, makara, kaşık, tavla pulu, satranç taşı yapımında kullanılır.
YENİDEN YEŞERDİ
Türkiye'nin tek yaşlı şimşir ormanında yürütülen çalışmalar sonuç verdi. Yaz aylarıyla birlikte ormandaki şimşir ağaçları, tepeden filiz vererek, yeniden yeşermeye başladı. Uzun bir aradan sonra yeniden yeşeren yosunlarla kaplı ormanlar, turistlerin de ilgi odağı oldu. Düğün sezonunun açılmasıyla çiftler de fotoğraf çekimi için şimşir ormanlarını tercih ediyor.
'AĞAÇLAR HAYATA DÖNDÜ'
Şenyuva köyünün eski muhtarı Atilla Güneri, yosunlarla kaplı şimşir ormanına yoğun ilgi gösterildiğini belirterek, "Şimşir ormanlarımızda 2004-2005 yıllar arasında bir kuruma başladı. Hiçbir çözüm bulunamadı ve 2010 yılında tamamen kurudu. Bir mantar hastalığı dolayısıyla bu kurumanın olduğu belirtilmişti. Yöre insanı da ormancılar da şimşirlere sahip çıktı. Kimse ağaçları kesmedi. Bugün mutlulukla görüyoruz ki ağaçlar yeniden hayata döndü. Ağaçlar sürgün vermeye, yaprak açmaya başladı. İlk gördüğümüzde sevinçten havalara uçtuk. Yosunla kaplanan şimşir ormanları da vatandaşların ilgisini çekti ve son yıllarda özellikle fotoğraf çektirmek için burayı tercih eder hale geldiler. Biz şimdi büyük bir sabırla kuruyan bütün ağaçların yeşermesini bekleyeceğiz" dedi.Düğün fotoğrafı için şimşir ormanını tercih ettiklerini belirten Berat Kazım Feyizoğlu da "Ormanımız artık yavaş yavaş yeşermeye başlayarak eski günlerine geri dönüyor. Biz de yosunla kaplı bu günlerini fotoğraflarda yaşatmak istedik. Bu yüzden düğün fotoğrafımızı burada çektirdik" diye konuştu.Şimşir ormanını gezen Mustafa Şeremet ise "Bu yosunlu haliyle şimşir ormanları çok özel bir görsel şölen sunuyor. Bu manzarayı görenler de şimşir ormanlarına gelerek bolca fotoğraf çektiriyor. Aslında bölgenin tanıtımı yapılıyor ama biz yine de şimşir araçlarımızın yemyeşil olduğu o günleri yeniden görmek istiyoruz" dedi.
ŞİMŞİR AĞAÇLARI
Karadeniz'in doğusundan Kastamonu ve Zonguldak'a kadar uzanan bölgede yetişen şimşir ağaçları, Türkiye'de yetişen en sert ağaçlardandır ve çok sıkı yapılıdır. Bu nedenle zor işlenir, fakat çok düzgün ve parlak yüzeyi vardır. Küçük ölçülü, fakat üstün nitelik isteyen işlerin yapımında şimşirden yararlanılır. Tornalı işlerde, müzik aletlerin küçük bölümlerinde, ders aletleri, mekik, makara, kaşık, tavla pulu, satranç taşı yapımında kullanılır.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.