KÖSE; EĞİTİME KENE GİBİ YAPIŞANLARDAN HESAP SORUN !
Ülkeyi yönetenler Anayasa’yı açıkça çiğnemektedir. Yönetici atama, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen, mülakat ve 3600 Ek Gösterge konularında bir açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Rize Şube Başkanı Murat Köseoğlu, sözleşmeli ve mülakatla öğretmen atamalarına kökten karşı olduklarını belirterek “Sözleşmeli öğretmenlik modern köleliktir.” İfadelerini kullandı.
Ülkeyi yönetenler Anayasa’yı açıkça çiğnemektedir.
Yönetici atama, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen, mülakat ve 3600 Ek Gösterge konularında bir açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Rize Şube Başkanı Murat Köseoğlu, sözleşmeli ve mülakatla öğretmen atamalarına kökten karşı olduklarını belirterek “Sözleşmeli öğretmenlik modern köleliktir.” İfadelerini kullandı.
Köseoğlu; “Bu kölelik yöntemine şiddetle karşıyız. Sözleşmeli öğretmenler tayin hakkı dahi isteyememektedir. Ailelerinden ayrı yaşamak zorunda bırakılan, çocuklarının büyüdüğünü göremeyen sözleşmeli öğretmenlerimize bu zulmü yaşatmak insanlık ayıbıdır. Anayasamızın 41. Maddesi, ‘ Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilâtı kurar’ der. Hal böyle olunca, ülkeyi yönetenler Anayasa’yı açıkça çiğnemektedir.
Bu noktada yapılması gereken elbette sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılması, bu yapılana kadar da tüm sözleşmelilere tayin hakkı tanınmasıdır.” diyen Köseoğlu; “Mülakat yöntemi de adil ve güvenilir bir yöntem olmadığını belirten Köseoğlu; “KPSS’den çok yüksek puan almasına rağmen verilen adaletsiz puanlar neticesinde elenen adaylar isyan etmektedir. Öğretmen atamalarında mülakat kaldırılmalı, güvenlik soruşturması temiz olan adaylar KPSS puan üstünlüğüne göre kadrolu olarak atanmalıdır” dedi.
Bu noktada yapılması gereken elbette sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılması, bu yapılana kadar da tüm sözleşmelilere tayin hakkı tanınmasıdır.” diyen Köseoğlu; “Mülakat yöntemi de adil ve güvenilir bir yöntem olmadığını belirten Köseoğlu; “KPSS’den çok yüksek puan almasına rağmen verilen adaletsiz puanlar neticesinde elenen adaylar isyan etmektedir. Öğretmen atamalarında mülakat kaldırılmalı, güvenlik soruşturması temiz olan adaylar KPSS puan üstünlüğüne göre kadrolu olarak atanmalıdır” dedi.
Ücretli öğretmen sayısı 74 ilde 83 bin 387’ye yükseldi.
Ülkemizde öğretmen atama sayısının yetersizliğine dikkat çeken Köseoğlu, 26 Mart tarihinde başvuruları başlayacak olan öğretmen atamalarında, sayının artırılmasını istedi. 20 bin yerine 40 bin öğretmen ataması yapılması gerektiğini kaydeden Köseoğlu, atama yapılmamasının en önemli nedeni olarak ülkemizde giderek artan ücretli öğretmen görevlendirmesini gösterdi.
Türk Eğitim-Sen’in yaptığı araştırmaya göre 74 ilde ücretli öğretmen sayısının 83 bin 387’ye yükseldiğini bildiren Köseoğlu, “Bu, 83 bin 387 noktada öğretmen açığımız olduğu anlamına gelir. İlçe milli eğitim müdürlükleri çocuklarımızın dersleri boş geçmesin diye ek ders ücreti karşılığında öğretmen görevlendirmektedir. Bakanlığın ucuz iş gücü istihdamı yaparak, sömürü çarkını işletmesi eğitime darbe vurmaktadır.
Ücretli öğretmenlerin 10 bine yakını iki yıllık meslek yüksek okulu mezunudur, pedagojik formasyona sahip değildir. Dolayısıyla ücretli öğretmen çalıştırılan okullarda kalite ve verim büyük düşüş göstermektedir. Bu nedenle öğretmen açığının giderilmesi için ilk yapılması gereken en az ücretli öğretmen sayısı kadar öğretmen ataması yapmaktır. Sendikamızın talebi 2019 yılı sonuna kadar 100 bin atama yapılmasıdır” diye konuştu.
Türk Eğitim-Sen’in yaptığı araştırmaya göre 74 ilde ücretli öğretmen sayısının 83 bin 387’ye yükseldiğini bildiren Köseoğlu, “Bu, 83 bin 387 noktada öğretmen açığımız olduğu anlamına gelir. İlçe milli eğitim müdürlükleri çocuklarımızın dersleri boş geçmesin diye ek ders ücreti karşılığında öğretmen görevlendirmektedir. Bakanlığın ucuz iş gücü istihdamı yaparak, sömürü çarkını işletmesi eğitime darbe vurmaktadır.
Ücretli öğretmenlerin 10 bine yakını iki yıllık meslek yüksek okulu mezunudur, pedagojik formasyona sahip değildir. Dolayısıyla ücretli öğretmen çalıştırılan okullarda kalite ve verim büyük düşüş göstermektedir. Bu nedenle öğretmen açığının giderilmesi için ilk yapılması gereken en az ücretli öğretmen sayısı kadar öğretmen ataması yapmaktır. Sendikamızın talebi 2019 yılı sonuna kadar 100 bin atama yapılmasıdır” diye konuştu.
Eğitime kene gibi yapışanlardan, eğitimcileri vampir gibi sömürenlerden neden hesap sormuyorsunuz?
Son yayınlanan yönetici atama takvimine yönelik eleştirilerde bulunan Köseoğlu, “Bu takvimin yayınlanıp, üç gün sonra geri çekildiğini, ardından yeniden eski haliyle yayınlandığını söyledi. Burada karşı çıktıkları hususun, 2014 yılından sonra mülakat marifeti ile hak gaspı yaparak, torpille iş başına gelen bir takım okul yöneticilerinin sınava girmeden ek bir değerlendirme formu ile bir dört yıl daha görev süresinin uzatılmasının sağlanması olduğunu kaydeden Köseoğlu, “Bu adaletsizliğe göz yummamız beklenemez.
Haksız yere okulların başına getirilen bu yöneticilerin yeniden sınava tabi tutulması, objektif bir değerlendirmeden geçmesi çok önemlidir. İşi ehline verme iddiasında olanlar, yandaşları yeni sisteme dahil etmedikçe, ne haktan, ne hukuktan, ne de adaletten söz edebiliriz” dedi.
Haksız yere okulların başına getirilen bu yöneticilerin yeniden sınava tabi tutulması, objektif bir değerlendirmeden geçmesi çok önemlidir. İşi ehline verme iddiasında olanlar, yandaşları yeni sisteme dahil etmedikçe, ne haktan, ne hukuktan, ne de adaletten söz edebiliriz” dedi.
Yönetici atama takviminde yer alan bu hususun, 2023 Eğitim Vizyonu’nda hem Sayın Cumhurbaşkanı’nın, hem de Sayın Milli Eğitim Bakanı’nın ehliyet, liyakat söylemleri ile taban tabana zıt olduğunu ifade eden Köseoğlu, “Bakanlığı yönetenlere sesleniyorum: Neyden, kimden çekiniyorsunuz?
Eğitime kene gibi yapışanlardan, eğitimcileri sömürenlerden neden hesap sormuyorsunuz?” dedi.
Eğitime kene gibi yapışanlardan, eğitimcileri sömürenlerden neden hesap sormuyorsunuz?” dedi.
ÖSYM tarafından 21 Nisan tarihinde yönetici atama sınavı yapılacağını söyleyen Köseoğlu, “Bu sınava kariyer planlamasını okul yöneticiliği üzerine yapan tüm üyelerimizin girmesini önemsiyorum. Üyelerimiz, ‘Yazılı sınavda geçsek bile mülakatta eleniyoruz’ diyerek sınava girmekten vazgeçmesin. Eğitim kurumlarını bilgisiz, ehliyetsiz yandaşlardan kurtarmanın tek yolu, okulların liyakat ve ehliyetle iş başına gelenlere emanet edilmesidir’ dedi.
Ek gösterge sözünün ardında birçok öğretmen emekliliğini erteledi.
Ek gösterge sözünün ikinci 100 günlük plan içinde yer aldığını hatırlatan Köseoğlu, bu sözün yerine getirilmesini istedi. Ek gösterge sözünün ardından birçok öğretmenin emekliliğini ertelediğini bildiren Köseoğlu, “Seçimden önce ikinci 100 günlük planın süresi doluyor. Bu tarihe kadar ek gösterge sözünün hayata geçirilmesini istiyoruz.
Öte yandan tüm kamu çalışanların ek göstergelerinin yükseltilmesi ve ek göstergeden faydalanamayan yardımcı hizmetler sınıfında çalışanlara ek gösterge hakkı verilmesini talep ediyoruz” dedi.
Öte yandan tüm kamu çalışanların ek göstergelerinin yükseltilmesi ve ek göstergeden faydalanamayan yardımcı hizmetler sınıfında çalışanlara ek gösterge hakkı verilmesini talep ediyoruz” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.