Erzurum Valiliği'ne atanan Mustafa Çiftçi bu sabah görevine başladı. Sabahın erken saatlerinde Valilik Binası önünde yapılan karşılama programına kamu kurum ve kuruluşlarının yöneticileri ile Valilik personeli katıldı.

Çorum Valisi görevini yaparken son Valililer Kararnamesi'yle Erzurum Valiliğine atanan Mustafa Çiftçi kente gelerek göreve başladı. Karşılama töreninden sonra makamına geçen Vali Çiftçi, "Yaklaşık beş yıl Çorum'da görev yaptıktan sonra Cumhurbaşkanlığı kararıyla Erzurum'a atandım. Ve az önce de göreve başlama yazısını imzalamak suretiyle bugün mübarek cuma gününde buradaki görevime başlamış oldum. Bunu niye söyledim? Daha önceden iki yıl süreyle Tekman'da görev yaptığımdan dolayı Erzurum'a bir aşinalığım var. Yani Erzurum'u bir yirmi yıl öncesinden tanıyorum. Ama bugün çok gelişmiş ve değişmiş gördüm. Erzurum Türk hakimiyetine 1048 yılında geçmiş. Malumlarımız Anadolu'nun kapısı Türk milletine bir Malazgirt Zaferi'yle açıldığına göre Erzurum ondan daha önce Türk hakimiyetine geçmiş. Daha sonra 1517 yılında Yavuz Sultan Selim Han zamanında Osmanlı hakimiyetine geçmiş ve o günden bugüne kadar da Türk yurdu olarak devam ediyor. Dolayısıyla bu haliyle düşünüldüğünde kadim bir Türk şehir. Şehirde yüz otuz tane tarihi caminin olması yirmi altı tane türbenin olması. Buranın bir Selçuklu ve Osmanlı şehri olduğunu gösteriyor" dedi. 

Erzurum'un yine bin 900 metreye yakın rakımıyla Türkiye'nin en yüksek vilayetlerinden birisi olduğunu hatırlatan Vali Çiftçi, "Ahmet Hamdi Tanrı Tanpınar'ın burayla ilgili güzel bir tanımı var. Rahmetli Tanpınar diyor ki, Erzurum Türkiye manzarasına bin sekiz yüz doksan üç metre yükseklikten bakan bir şehirdir. Dolayısıyla ilimizin bu şekilde bir yükseltiye sahip olması kış sporları açısından, özellikle kayak sporu açısından burayı önemli bir merkez, cazibe merkezi halinde getiriyor. Yine ilimizin bu şekilde yüksek olmasının hayvancılık açısından da gerek tarihi ve turistik açıdan gerekse tarım ve hayvancılık açısından sanayi ve ticaret açısından, alan büyüklüğü açısından Erzurum, doğunun başkenti ünvanını fazlasıyla hak eden bir şehir. Aynı zamanda yine Erzurum'la ilgili söyleyebileceğim burası bir hafızlar şehri. Bin bir hatmin okunduğu böyle bir geleneği uzun yıllardır böyle bir geleneğin olduğu bir şehir. Bu açılımda mübarek bir şehir olduğunu düşünüyorum. Beni bu şehre hizmetkar eyleyen Cenab-ı Hakk'a sonsuz şükürler ediyorum. Herkese nasip olmaz diye değerlendiriyorum" diye konuştu.